ÖVÜNME …kullanılan Arapça fahr ve aynı kökten türeyen iftihâr…
…“bir kimsenin, mal ve mevki gibi kendi varlık…
…dışındaki değerlere ve imkânlara sahip olduğu için…
…olduğu için kendini övmesi” veya “kişinin kendisinde yahut…
…bulunan üstünlükler, şan ve şeref dolayısıyla övünmesi,…
…“bir kimsenin üstünlük ve meziyetlerini sıralayarak…
…, “fḫr” md.). Temeddüh ve mübâhât kelimeleri…
…IV, 307). Câhiliye insanı ve özellikle Câhiliye şairi…
…yiğitlit, mertlik, cömertlik ve zekâ gibi üstünlükleriyle,…
…asaleti, cömertliği ve cesareti, hatta saldırganlık…
…cesareti, hatta saldırganlık ve kan dökücülüğüyle övünür,…
…Câhiliye Arapları mal, evlât ve akrabalarının çokluğunu,…
…asaletini şeref sebebi sayar ve buna öylesine önem…
…sayar ve buna öylesine önem verirlerdi ki mezarlıklara gider, ölmüş…
…oyun, eğlence, gösteriş ve insanlar arasında bir övünme…
…bir övünme (tefâhur), mal ve evlâtta çokluk yarışından…
…36), “Allah’a kulluk edin ve O’na hiçbir şeyi ortak…
…yetimlere, yoksullara, yakın ve uzak komşuya, yakın dostlara…
…uzak komşuya, yakın dostlara ve yolculara iyilik edilmesi…
…kendini beğenen (muhtâl) ve övünüp böbürlenen (fahûr)…
...