ADAK Dinen mükellef tutulmadığı halde kişinin kendi vaadiyle üzerine vâcip kıldığı ibadet.…yerine getirmeyi kendisine borç (vâcip) kıldığı, vaad ettiği…
…gerekli kılmak” mânası bulunduğundan İmam Şâfiî, kasten yaralama…
…Kelimenin kök anlamlarından biri de “uyarıcı ve sakındırıcı…
…gibi, ordudaki öncü ve gözcü birliklerine de -düşmanın durumunu…
…de -düşmanın durumunu bildirmeleri sebebiyle- aynı ad…
…İA , IX, 240). Bir fıkıh terimi olarak nezir,…
…farz veya vâcip türünden bir ibadeti yapacağına dair…
…bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vermesi”…
…İki âyette (bk. el-Bakara 2/270; el-İnsân 76/7) isim…
…76/7) isim olarak tekil, bir âyette (bk. el-Hac 22/29)…
…“İmrân’ın karısı, ‘Rabbim! Ben karnımda olanı sadece sana…
…hizmet etmek üzere adadım, benden kabul buyur; doğrusu her…
…üzere adadım, benden kabul buyur; doğrusu her şeyi işiten ve…
…doğrusu her şeyi işiten ve bilen ancak sensin’ demişti” (Âl-i…
…İmrân 3/35). “İnsanlardan birini görecek olursan de ki: Ben…
…görecek olursan de ki: Ben rahmâna oruç adadım, bugün…
…ki: Ben rahmâna oruç adadım, bugün hiçbir insanla…
…(Meryem 19/26). Bu iki âyet, daha önceki semavî…
…(Meryem 19/26). Bu iki âyet, daha önceki semavî dinlerde de…
…Adak, genellikle herhangi bir hususta Allah’ın yardımını…
...