MUFÂVADA المفاوضة Ortakların sermaye, kâr-zarar paylaşımı, tasarruf ehliyeti, yetki ve sorumluluk bakımından eşit olmaları esasına dayalı şirket türü.
ZİLYEDLİK Mâlik sıfatıyla veya mâlik gibi tasarruf etme niyetiyle bir mal üzerinde kurulan fiilî hâkimiyet anlamında fıkıh terimi.
İHRÂZ الإحراز Bir malı elde etme, koruma ve tasarruf altına alma anlamında fıkıh terimi.
MÎRÎ ARAZİ Osmanlı Devleti’nde mülkiyeti devlete ait olup tasarruf hakkı kullananlara devredilmiş arazi.
FERÂĞ الفراغ Mîrî arazî veya icâreteynli vakıf malı üzerindeki tasarruf hakkının devrini ifade eden Osmanlı hukuk terimi.
GEDİK Osmanlı hukukunda imtiyaz ve inhisar esasına dayanan tasarruf hakkı anlamında bir terim.
İNAN العنان Ortaklarının sermaye, kâr payı ve zarara katılımında eşitlik, tasarruf ehliyetinde denklik şartının aranmadığı şirket tiplerini ifade eden terim.
İKTÂ الإقطاع Kamu otoritesinin, tasarrufundaki arazi ve taşınmaz malların mülkiyet, işletme veya faydalanma hakkını kişilere tahsis etmesi.
RİCÂLULLAH رجال الله İlâhî hakikatlerin mazharı olup âlemde tasarrufta bulunan gizli ve âşikâr Allah erleri anlamında bir tasavvuf terimi.
ZEÂMET زعامت Osmanlı timar sisteminde 20.000 akçeden fazla dirlik tasarrufuna verilen ad.
VAAD الوعد Söz verme ve verilen söz; kişinin gelecekte kendiliğinden hukukî bir tasarrufta bulunacağını haber vermesi anlamında fıkıh terimi.
ZARÛRÂT-ı Şİ‘RİYYE الضرورات الشعريّة Şiirin vezin ve kafiye düzeniyle armonik yapısını korumak için şaire tanınan kural dışı tasarruflar anlamında bir terim.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?