https://islamansiklopedisi.org.tr/zeyd-b-hubab
130 (748) civarında doğdu. Aslen Horasanlı olup Ukl kabilesinin âzatlısıdır. Dedesinin adı Rûmân olarak da kaydedilmiştir. Genç yaşta ilim tahsili için yolculuklara (rihle) başlayan Zeyd o dönemin merkez coğrafyasındakiler kadar uzak bölgelerdeki ders halkalarına da iştirak etti. Horasan’daki çeşitli ilim merkezlerinin yanı sıra Irak, Şam, Hicaz, Mısır ve Endülüs’e gitti. Daha sonra Kûfe’ye yerleşti. Hişâm ed-Destüvâî, Şu‘be b. Haccâc ve Hammâd b. Seleme ile Basra’da görüştü. Ahmed b. Hanbel onun (Endülüs kadısı Muâviye b. Sâlih’ten) hadis tahsili için Endülüs’e gittiğini söylemiş, Hatîb el-Bağdâdî ise Zeyd b. Hubâb’ın Muâviye’yi Mekke’de dinlediğini zannederek Ahmed b. Hanbel’in verdiği bu bilgiyi hatalı bulmuştur (Târîḫ, IX, 449; Mizzî, X, 46; Zeyd ile Muâviye’nin Medine’de görüştükleri hakkında bk. İbn Sa‘d, VII, 521). Ancak Endülüslü tarihçi ve tabakat müellifi İbnü’l-Faradî’nin kaydettiği üzere bizzat Zeyd b. Hubâb’ın Endülüs’e gidip Muâviye b. Sâlih’ten hadis yazdığını belirtmesi ve Ebû Ümeyye Bekir b. Muhammed b. Ferkad’ın “Zeyd b. Hubâb Kûfe’den Endülüs’e Muâviye b. Sâlih’e geldi. Onunla burada karşılaştı ve kendisinden rivayette bulundu” demesi (Târîḫ, I, 185-186), burada hata yapanın Ahmed b. Hanbel değil, Hatîb el-Bağdâdî olduğunu gösterir.
Mâlik b. Enes’ten de ders alan Zeyd b. Hubâb daha çok Merv kadısı Hüseyin b. Vâkıd ile Muâviye b. Sâlih’ten faydalanmış, Süfyân es-Sevrî’nin yakın talebelerinden biri olarak anılmıştır. Örneğin Ahmed b. Hanbel’e “Süfyân’ın ashâbından Zeyd b. Hubâb’la Zübeyrî arasında kalsan hangisini tercih edersin?” diye sorulduğunda “Zübeyrî’yi” cevabını vermiştir (İbn Ebû Hâtim, VII, 297). Zeyd, hocası Süfyân es-Sevrî’nin hadislerin mâna ile rivayeti lehine olan bazı ifadelerini nakletmiş olsa da (Ahmed b. Hanbel, I, 550) kendisi özellikle Muâviye b. Sâlih’ten aldığı hadisleri lafızlarıyla muhafaza etmiştir (Ebû Dâvûd, s. 319). Zeyd, Hammâd b. Seleme’nin yakın talebesi Affân b. Müslim ile de kıyaslanmıştır (Yahyâ b. Maîn, IV, 285). Bu durum onun Hammâd’dan da çok istifade ettiğini gösterir. Zeyd, ayrıca Mısır seyahati esnasında Leys b. Sa‘d’ın yakın çevresine girmiştir. Kuteybe b. Saîd’e Mısır yolculuğunda Leys’in hadislerini kimin sayesinde temin ettikleri sorulduğunda, “Zeyd b. Hubâb adlı bir muhaddis” cevabını vermiştir (Hatîb el-Bağdâdî, el-Câmiʿ, I, 226).
Zeyd’in talebeleri arasında Ebû Bekir İbn Ebû Şeybe, Ali b. Medînî ve Ahmed b. Hanbel gibi isimler vardır. Ebû Bekir İbn Ebû Şeybe ve Ali b. Medînî Zeyd Bağdat’a geldiğinde kendisinden hadis nakletmişler, Ahmed b. Hanbel ise onunla hem Kûfe’de hem Bağdat’ta görüşmüştür.
Yahyâ b. Maîn, Ali b. Medînî, Ahmed b. Hanbel, Ebü’l-Hasan el-İclî, Ebû Hâtim er-Râzî, İbn Adî gibi cerh ve ta‘dîl âlimleri tarafından güvenilir bir râvi olarak kabul edilen Zeyd b. Hubâb hakkında bazı eleştiriler de yapılmıştır. Yahyâ b. Maîn’e göre Zeyd, özellikle Süfyân’ın hadislerinde hatalar yapmıştır. Zeyd b. Hubâb’ı güvenilirliğinde (sıdk) şüphe olmayan Kûfeli muhaddislerden sayan İbn Adî de onun Süfyân es-Sevrî’den naklettiği bazı hadislerde hata ettiğini, ancak gerek ondan yaptığı rivayetlerin büyük çoğunluğunun gerekse diğer hocalardan aktardığı hadislerinin doğru olduğunu belirtir (el-Kâmil, IV, 165-167). Zeyd’i genel olarak güvenilir bulan (tevsik) Ahmed b. Hanbel bazı hadislerde hatalar yaptığına dikkat çekmiş, kitabından yaptığı rivayetler ile hâfızasından yaptıkları arasında bazan farklılıklar olduğunu söylemiştir (el-ʿİlel, I, 159). Buhârî de hâfızasından rivayet ettiğinde zaman zaman hata ettiğini belirtmiştir (Beyhakī, V, 12). İbn Hibbân onu hata eden râvilerden kabul edip meşhur râvilerden rivayette bulunduğu zaman hadisine itibar edileceğini, meçhul râvilerden yaptığı nakillerde ise münker rivayetlerin bulunduğunu söyler (es̱-S̱iḳāt, VIII, 250). Netice itibariyle Zeyd b. Hubâb bu tür bazı eleştirilere rağmen, dindarlığı (salâh) ve güvenirliği sayesinde hadis ilminde makbul bir râvi olarak görülmüştür (Ahmed b. Hanbel, II, 96). Zeyd’in rivayetleri Buhârî’nin el-Câmiʿu’ṣ-ṣaḥîḥ’i dışındaki Kütüb-i Sitte eserlerinde yer almıştır. Buhârî ise onun rivayetlerini sadece el-Ḳırâʾe ḫalfe’l-imâm adlı eserinde zikretmiştir.
Ömrünün büyük bir kısmını ilim yolculuklarında geçiren ve fakir bir hayat süren Zeyd 203 senesi Zilhicce ayında (Haziran 819) Kûfe’de vefat etmiştir.
BİBLİYOGRAFYA
İbn Sa‘d, eṭ-Ṭabaḳāt, VI, 402; VII, 521.
Yahyâ b. Maîn, et-Târîḫ, IV, 285.
Ahmed b. Hanbel, el-ʿİlel (Vasiyyullah), I, 159, 384, 550; II, 96, 101, 418-420.
Buhârî, et-Târîḫu’l-kebîr, III, 391.
Ebû Dâvûd es-Sicistânî, Suʾâlâtü Ebî Dâvûd es-Sicistânî li’l-Aḥmed b. Ḥanbel fî cerḥi’r-ruvât ve taʿdîlihim (nşr. Ziyâd M. Mansûr), Medine 1414/1994, s. 319.
Ebü’l-Hasan el-İclî, Maʿrifetü’s̱-s̱iḳāt (nşr. Abdülalîm Abdülazîm el-Bestevî), Medine 1405/1985, I, 377.
Fesevî, el-Maʿrife ve’t-târîḫ, I, 20.
Osman b. Saîd ed-Dârimî, et-Târîḫ (nşr. Ahmed M. Nûr Seyf), Dımaşk, ts. (Dârü’l-Me’mûn li’t-türâs), s. 113.
İbn Ebû Hâtim, el-Cerḥ ve’t-taʿdîl, III, 561-562; VII, 297.
İbn Hibbân, es̱-S̱iḳāt, VIII, 250.
Râmehürmüzî, el-Muḥaddis̱ü’l-fâṣıl (nşr. M. Acâc el-Hatîb), Beyrut 1391/1971, s. 229, 475.
İbn Adî, el-Kâmil (nşr. Âdil Ahmed Abdülmevcûd v.dğr.), Beyrut, ts. (Dârü’l-kütübi’l-ilmiyye), IV, 165-167.
İbnü’l-Faradî, Târîḫu’l-ʿulemâʾ ve’r-ruvât li’l-ʿilm bi’l-Endelüs (nşr. İzzet Attâr el-Hüseynî), Kahire 1408/1988, I, 185-187.
Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī, es-Sünenü’l-kübrâ, Haydarâbâd 1352, V, 12.
Hatîb el-Bağdâdî, Târîḫu Medîneti’s-selâm (nşr. Beşşâr Avvâd Ma‘rûf), Beyrut 1422/2001, IX, 447-450.
a.mlf., el-Câmiʿ li-aḫlâḳı’r-râvî ve âdâbi’s-sâmiʿ (nşr. Mahmûd et-Tahhân), Riyad 1403/1983, I, 226.
Mizzî, Tehẕîbü’l-Kemâl, X, 40-47.
Zehebî, Aʿlâmü’n-nübelâʾ, IX, 393-395.
İbn Hacer, Tehẕîbü’t-Tehẕîb, III, 402-404.