NİHAYET
Sülûkün sonu anlamında tasavvuf terimi.
SÜLÛK
Tâlibin bir mürşidin gözetiminde yaptığı mânevî yolculuk anlamında tasavvuf terimi.
MÜRİD
Tasavvuf yolunu tutmaya veya tarikata girmeye karar veren yahut bir şeyhe bağlı bulunan kişi anlamında tasavvuf terimi.
HAL
İlâhî bir lutuf olarak sâlikin kalbine gelen his ve bunun ruh ve bedenine yansıması anlamında bir tasavvuf terimi.
VAKİT
İbadetler ve hukukî işlemlerde sebep veya şart işlevi gören zaman unsuru.
MAKAM
Kararlı ve düzenli çabalarla kazanılan ahlâk ilkesi veya sülûkün mertebeleri anlamında bir tasavvuf terimi.
BEZM-i ELEST
Allah’la yaratılışları sırasında insanlar arasında yapıldığı kabul edilen sözleşme için kullanılan bir tabir.
AVAM
İnanç ve ibadetleri genellikle taklide dayanan, dinin şekil ve merasimlerinin ötesine geçemeyenler için kullanılan bir tasavvuf terimi.
HAVAS
Özel bilgiler ve özel hallere sahip velîler anlamında bir tasavvuf terimi.
TASAVVUF
İslâm’ın zâhir ve bâtın hükümleri çerçevesinde yaşanan mânevî ve derunî hayat tarzı.
TARİKAT
Tasavvufta Hakk’a ulaşmak için benimsenen usul, tutulan yol.