https://islamansiklopedisi.org.tr/ebu-tahir-i-hatuni
Hayatı hakkında yeterli bilgi yoktur. Büyük Selçuklu Hükümdarı Melikşah’ın oğlu Muhammed Tapar’ın (1105-1118) hizmetine girdi. Sultanın hanımı Gevher Hatun’un muhasebecisi (müstevfî) olduğu için kendisine Hâtûnî nisbesi verildi. Kemâleddin ve Muvaffakuddevle lakaplarıyla da anılan Ebû Tâhir’in, İran’ın Sâve şehrinde bir kütüphanesi bulunduğundan hareketle (Kazvînî, s. 259) Sâveli olduğu da ileri sürülmüştür.
Sultan Gıyâseddin Muhammed, veziri ve diğer memurları arasında bir değişiklik yaptığında Ebû Tâhir yeni gelen meslektaşlarıyla geçinemeyip onları hicvettiğinden Cürcân’a sürüldü (504/1110). Burada da hicivlerini devam ettirdiği için geri çağrıldı. Hicvettiği kişilerden biri olan müstevfî Muînüddîn-i Kâşî, devletin parasını usulsüz harcadığını ve zimmetine para geçirdiğini ileri sürerek onu hapsedip mallarına el koyduysa da bir süre sonra serbest bırakıldı. Ebû Tâhir-i Hâtûnî’nin vefat tarihi belli değildir. Ancak çeşitli kaynaklardaki kayıtlardan 529-532 (1134-1137) yılları arasında öldüğü anlaşılmaktadır.
Eserleri. Ebû Tâhir-i Hâtûnî’nin divanı günümüze kadar gelmemiştir. Bugün mevcut şiirleri Esedî-i Tûsî’nin Luġat-ı Fürs’ünde, Şems-i Kays’ın el-Muʿcem fî meʿâyîri eşʿâri’l-ʿAcem’inde, Hamdullah Müstevfî’nin Nüzhetü’l-ḳulûb’unda ve Rızâ Kulı Han Hidâyet’in Mecmaʿu’l-fuṣaḥâʾ adlı eserinde nakledilen beyit ve şiir parçalarından ibarettir. Devletşah ona bir Târîḫ-i Âl-i Selçûḳ atfederse de şimdiye kadar böyle bir esere rastlanmamıştır. Nizâmî-i Arûzî’nin Çehâr Maḳāle adlı eserinin ikinci bölümüne benzeyen, yani hem şairleri hem de onlarla ilgili fıkraları nakleden Menâḳıbü’ş-şuʿarâʾ ile Melikşah’ın av partilerini anlatan Şikârnâme adlı eserleri de günümüze ulaşmamıştır. Bugün elde bulunan Tenẕîrü’l-vezîri’z-zîri’l-ḫınzîr adlı tek eseri, Vezir Nasîrülmülk’ü yeren şiirlerini içine alan Arapça küçük bir risâledir. Eserin on bir sayfası Tahran Meclis Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (nr. 633).
BİBLİYOGRAFYA
Esedî-i Tûsî, Luġat-ı Fürs, Tahran 1336 hş., s. 47-48.
Râvendî, Râḥatü’ṣ-ṣudûr, s. 131.
Avfî, Lübâb (nşr. Saîd-i Nefîsî), Tahran 1335, s. VI-VII, XIV-XV, 583, 585, 619, 626.
Şems-i Kays, el-Muʿcem fî meʿâyîri eşʿâri’l-ʿAcem (nşr. Muhammed Kazvînî – Müderris-i Razavî), Tahran 1335 hş., s. 91-92, 215.
Zekeriyyâ b. Muhammed el-Kazvînî, Âs̱ârü’l-bilâd (nşr. F. Wüstenfeld), Göttingen 1849, s. 259.
Devletşah, Teẕkire, s. 29, 58, 64, 76.
Kāmûsü’l-a‘lâm, I, 731.
Bedîüzzaman Fürûzanfer, Süḫan ü Süḫanverân, Tahran 1308/1929, II, 163-165.
Ferheng-i Fârsî, V, 472.
Nefîsî, Târîḫ-i Naẓm u Nes̱r, I, 87-88.
Dihhudâ, Luġatnâme, II, 556-557.
Dj. Khaleghi-Motlagh, “Abū Ṭāher Ḵātūnī”, EIr., I, 387.