https://islamansiklopedisi.org.tr/ebu-zura-el-kadi
Dedesinin sonradan İslâmiyet’i kabul eden bir yahudi, kendisinin de Dımaşklı ve Sakīf kabilesinin mevlâsı olduğundan başka doğumu, gençliği, tahsili hakkında kaynaklarda bilgi yoktur. Kadılık görevleriyle ilgili olarak verilen bilgiler de farklıdır. Kaynakların birçoğunda önce Mısır, sonra Şam kadılığı yaptığı belirtilirken bazılarında da aksi söylenmektedir. Ayrıca kadılık görevine Ahmed b. Tolun, oğlu Humâreveyh, onun oğlu Hârûn veya Abbâsî Halifesi Mu‘tazıd-Billâh (892-902) tarafından tayin edildiğine dair farklı bilgiler verilmektedir. Ancak İbn Asâkir’in verdiği bilgilerden, Ebû Zür‘a’nın Ahmed b. Tolun (868-884) ve oğlu Humâreveyh (884-896) zamanlarında Şam, Hârûn zamanında da (896-905) Mısır ve daha sonra tekrar Şam kadılığı yaptığı anlaşılmaktadır.
Hârûn b. Humâreveyh tarafından 284’te (897) Mısır’a kadı tayin edildiğinde Filistin, Ürdün, Humus ve Kınnesrîn gibi bölgeler de kendisine bağlandı. Mısır’a tayin edilen ilk Şâfiî kadı olan Ebû Zür‘a, 292 (905) yılında Abbâsî Halifesi Müktefî-Billâh’ın Kahire’yi ele geçiren kumandanı Muhammed b. Süleymân el-Kâtib tarafından azledilinceye kadar bu görevde kaldı. Daha sonra Şam kadılığına tayin edildi ve Rebîülâhir 302 (Kasım 914) tarihinde vefatına kadar bu görevini sürdürdü. Evzâî mezhebine bağlı olan Şam halkı onun gayretleriyle Şâfiî mezhebini benimsedi. Mısır kadısı iken kadıların tayin işiyle de görevli olduğu için Mısır ve Şam’a Şâfiî kadıların tayinini sağlamış, kendisinden sonra da kadılık görevine hep bu mezhepten olan kimseler getirilmiştir. Hatta Ebû Zür‘a’nın, Şâfiî mezhebinin kaynak eserlerinden olan Muḫtaṣarü’l-Müzenî’yi ezberleyenlere 100 dinar verdiği rivayet edilmektedir.
İlmî ve kazâî faaliyetlerinin yanı sıra siyasetle de ilgilenen Ebû Zür‘a’nın Halife Mu‘temid-Alellah ile, fiilen iktidarı elinde bulunduran kardeşi Ebû Ahmed el-Muvaffak arasındaki mücadelelerde halifenin tarafını tuttuğu bilinmektedir. Hatta Ahmed b. Tolun’un isteği üzerine Dımaşk’ta camide, kardeşi Mu‘temid’e karşı biatını bozan Muvaffak’ı veliahtlıktan aldığını ilân etmiştir. Mu‘temid’den sonra hilâfet makamına geçen Muvaffak’ın oğlu Mu‘tazıd-Billâh bundan dolayı Ebû Zür‘a’yı sorguya çekmişse de kendisinin zekâsı ve halifenin hoşgörüsü sayesinde affedilmiştir.
Hüküm vermede son derece dikkatli olduğu söylenen Ebû Zür‘a’dan Muhammed b. Yûsuf el-Herevî, Hasan b. Habîb el-Hasâirî ve başkaları hadis rivayet etmişlerdir. Resmî kadılık görevinin dışında halkın sağlığı ile de ilgilenmiş, çeşitli bitkilerden ilâçlar yaparak bazı hastalıkları tedavi etmeye çalışmıştır.
BİBLİYOGRAFYA
Kindî, el-Vülât ve’l-ḳuḍât (Guest), s. 248, 480, 518-523.
İbn Asâkir, Târîḫu Dımaşḳ, XV, 652-655.
İbn Manzûr, Muḫtaṣaru Târîḫi Dımaşḳ, XXIII, 46-49.
Zehebî, Aʿlâmü’n-nübelâʾ, XIV, 231-233.
Safedî, el-Vâfî, IV, 82-83.
Sübkî, Ṭabaḳāt, III, 196-198.
İsnevî, Ṭabaḳātü’ş-Şâfiʿiyye, I, 519-520.
İbn Kesîr, el-Bidâye, XI, 122-123.
İbn Kādî Şühbe, Ṭabaḳātü’ş-Şâfiʿiyye, I, 101-102.
İbn Tağrîberdî, en-Nücûmü’z-zâhire, III, 183-184.
Süyûtî, Ḥüsnü’l-muḥâḍara, I, 399; II, 145.