https://islamansiklopedisi.org.tr/enmati
462’de (1069-70) Bağdat’ta doğdu ve orada yaşadı. Ebû Muhammed Abdullah b. Muhammed es-Sarîfînî’den Ali b. Ca‘d’ın el-Caʿdiyyât diye anılan rivayetlerini okudu. Ayrıca Abdülazîz b. Ali el-Enmâtî, Ebû Nasr Muhammed b. Muhammed ez-Zeynî, Ali b. Ahmed el-Büsrî ve Rızkullah b. Abdülvehhâb et-Temîmî gibi Bağdat’ın tanınmış hadis âlimlerinden ders aldı. İbnü’t-Tuyûrî Mübârek b. Abdülcebbâr es-Sayrafî’nin bütün hadislerini kıraat yoluyla elde etti. O devirde bilinen hadis kitaplarının tamamını, çoğunu bizzat istinsah etmek suretiyle okudu ve pek çok hadisi bir araya topladı. İstinsah ettiği eserler arasında İbn Sa‘d’ın eṭ-Ṭabaḳātü’l-kübrâ’sı, Hatîb el-Bağdâdî’nin Târîḫu Baġdâd’ı gibi hacimli eserler de vardır. Talebesi Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî onun kadar çok hadis yazan bir âlim görmediğini söylemektedir. Güvenilir bir muhaddis olan Enmâtî’ye bu gayretleri sebebiyle “Bağdat muhaddisi” ve “hadis hâfızı” unvanları verildi. Abdülkerîm b. Muhammed es-Sem‘ânî ve diğer bazı âlimler râvilerin cerh ve ta‘dîli hususunda onun görüşlerine başvururlardı.
Devrinin tanınmış birçok âlimi Enmâtî’nin geniş hadis bilgisinden faydalandı. Bağdatlı hadis hâfızı İbn Nâsır es-Selâmî, Abdülkerîm b. Muhammed es-Sem‘ânî, Ebü’l-Kāsım İbn Asâkir, Silefî, Ebû Mûsâ el-Medînî, İbnü’l-Cevzî ve İbn Sükeyne gibi tanınmış âlimlerle, kendisinden yaşça büyük olmasına rağmen İbnü’l-Kayserânî Muhammed b. Tâhir ondan hadis almışlardır. Sem‘ânî el-Caʿdiyyât’ı Ya‘kūb b. Şeybe ile Ya‘kūb el-Fesevî’nin müsnedlerini, Ebû Tâhir Muhallis’in el-Fevâʾidü’l-münteḳāt’ını ondan okuduğunu söylemiştir.
Enmâtî yaşadığı sürece hadis okuyup okutmaya ve talebe yetiştirmeye devam etmiştir. 11 Muharrem 538’de (26 Temmuz 1143) Bağdat’ta vefat etti ve şehrin batı tarafındaki Şûnîziyye Mezarlığı’na defnedildi. Cenaze namazını devrin tanınmış vâizi Ebü’l-Hasan el-Gaznevî kıldırdı.
Selef akîdesini benimseyen, ilmi ve üstün ahlâkı sebebiyle çevresinde örnek insan kabul edilen Enmâtî talebelerinden hiçbir maddî karşılık beklemediği gibi bu maksatla para alanları ayıplar, “Sana nasıl parasız öğrettilerse sen de başkalarına parasız öğret” sözünü sık sık tekrarlardı. Enmâtî’nin bıkıp usanmadan talebe okuttuğundan bahseden İbnü’l-Cevzî hocaları arasında en çok ondan faydalandığını, hadis rivayeti sırasında duygulanıp ağlamasından çok etkilendiğini kaydeder. Güler yüzlü bir insan olan Enmâtî kimsenin dedikodusunu yapmaz, yanında gıybet edilmesinden hoşlanmazdı. Başkasının hakkına saygı duyar, insanlara yapılan haksızlığı bağışlamazdı. Bir defasında Mansûr Camii’ne giderken gasbedilen arazi üzerine kurulduğunu söyleyerek Kalâîn ırmağındaki köprüden geçmemiş, eski köprüden dolaşmıştı.
Enmâtî’nin Kitâb fi’l-icâzât, Teḫâric fi’l-ḥadîs̱ ve Fevâʾid fi’l-ḥadîs̱ adlı eserlerinin bulunduğu kaynaklarda haber verilmekte, Kitâb fi’l-icâzât’ta, yaygın kanaatin aksine, icâzet yoluyla alınan bir hadisin yine icâzet yoluyla nakledilmesini câiz görmediği belirtilmektedir.
BİBLİYOGRAFYA
İbnü’l-Cevzî, el-Muntaẓam, X, 108-109.
a.mlf., Ṣıfatü’ṣ-ṣafve, II, 498-499.
İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, XI, 96.
İbnü’n-Neccâr, el-Müstefâd min Ẕeyli Târîḫi Baġdâd, Haydarâbâd 1978, I, 380-384.
Zehebî, Aʿlâmü’n-nübelâʾ, XX, 134-137.
a.mlf., Teẕkiretü’l-ḥuffâẓ, IV, 1282-1284.
a.mlf., el-ʿİber, II, 454.
İbn Kesîr, el-Bidâye, XII, 219.
İbn Receb, Ẕeylü Ṭabaḳāti’l-Ḥanâbile, Beyrut, ts., I, 201-203.
Süyûtî, Ṭabaḳātü’l-ḥuffâẓ (Ömer), s. 464-465.
İbnü’l-İmâd, Şeẕerât, IV, 116-117.
Hediyyetü’l-ʿârifîn, I, 638.
Kehhâle, Muʿcemü’l-müʾellifîn, VI, 227.
Ziriklî, el-Aʿlâm (Fethullah), IV, 185.