https://islamansiklopedisi.org.tr/feth-b-hakan-el-farisi
Yaklaşık 200 (815-16) yılında doğdu. Fergana’da hüküm süren bir sülâleye mensup olan babası Hâkān Urtûc (bazı kaynaklarda Hâkān b. Urtûc) Mu‘tasım-Billâh döneminin önemli kumandanlarındandır. Sâmerrâ şehri kurulurken halifenin sarayının inşaatı ona havale edildiğinden saraya el-Cevsaku’l-Hâkānî adı verilmiş, çevresinde kendisi ve askerleri için bir yer tahsis edilmişti. Halife Mu‘tasım-Billâh tarafından sık sık ziyaret edilen Hâkān Urtûc’un müslüman olduktan sonra Ahmed adını aldığı rivayet edilir. Mütevekkil-Alellah’ın halife olmasından birkaç ay sonra vefat eden (233/847-48) Hâkān Urtûc’un iki oğlundan biri olan Feth, Halife Mu‘tasım’ın oğlu Mütevekkil’in yaşıtı olup onunla beraber büyümüş ve aynı eğitimi görmüştür. Mu‘tasım Hâkān Urtûc’u ziyarete gittiği bir gün küçük yaştaki oğlu Feth’e, “Sizin ev mi daha güzel yoksa bizim ev mi?” diye sormuş, o da, “Halife bizim evde ise bizim ev daha güzel” cevabını vermişti. Bu cevaptan hoşlanan halife Feth’e 100.000 dirhem bağışlamış ve sarayına alarak evlât edinmişti. Feth b. Hâkān Mütevekkil’in halife olmasından (847) birkaç ay sonra Dîvânü’t-tevkī‘in başkanlığına getirildi. 849-851 yıllarında halifenin Sâmerrâ’daki inşaat faaliyetlerine nezaret etti. 242’de (856-57) halifenin oğlu Müntasır-Billâh’a vekâleten kısa bir süre Mısır valiliğinde bulundu.
Mütevekkil-Alellah, muhtemelen Türk kumandanlarının baskısından kurtulmak ve Suriye’deki Arap unsurunun desteğini sağlamak için 244 (858) yılında devlet merkezini Dımaşk’a nakletmeye karar verdi. Aralarında Feth’in de bulunduğu devlet erkânı ile Dımaşk’a giden halife buranın iklimine intibak edemedi. Öte yandan Türk muhafız birliklerinin baskısıyla karşılaştı ve yerine Feth b. Hâkān’ı vekil bırakarak Irak’a dönmek zorunda kaldı. Suriye’de Arap kabileleri arasında çıkan ihtilâfların çözümlenmesinde başarılı olan Feth de Dımaşk’ta fazla kalamayarak bir süre sonra Mütevekkil’in yanına döndü.
Halife Mütevekkil ile Feth b. Hâkān’ı birbirine yaklaştıran en önemli bağ edebiyata olan meraklarıdır. Halife etrafına şair ve edipleri toplar, Feth ise bu muhite yeni sanatkârların girmesini sağlar ve onları himaye ederdi. Devrin tanınmış şair ve ediplerinden Câhiz’i, şair Muhammed b. Kāsım’ı, Ahmed b. Ebû Fünûn’u ve Buhtürî’yi halifeye takdim eden Feth olmuştur. Câhiz et-Tâc fî aḫlâḳı’l-mülûk ile Menâḳıbü cündi’l-ḫilâfe ve feżâʾilü’l-Etrâk adlı kitaplarını, tarihçi Muhammed b. Hâris es-Sa‘lebî Kitâbü Aḫlâḳı’l-mülûk adlı eserini Feth’e ithaf etmişlerdir. Kendisi de edip ve şair olan Feth b. Hâkān’ın kaynaklarda Kitâbü İḫtilâfi’l-mülûk, Kitâbü’ṣ-Ṣayd ve’l-câriḥ ve Kitâbü’r-Ravża ve’z-zehr adlı üç eserinden bahsedilmektedir. Feth’in şiirlerinden günümüze pek az beyit intikal etmiş olup bunlar onun şairliği hakkında bir hüküm vermek için yeterli değildir.
Feth b. Hâkān hem kendi çalışmalarını sürdürmek, hem de âlimlerin araştırmalarına yardımcı olabilmek için Sâmerrâ’da büyük bir kütüphane kurmuş, aralarında Harranlı astronomi âlimi Ali b. Yahyâ el-Müneccim’in de bulunduğu dostlarını bu kütüphanenin zenginleştirilmesiyle görevlendirmiştir. Kütüphanedeki kitapların çoğu felsefî ve edebî eserlerdi. Devrin Basra ve Kûfeli âlimleri de bu kütüphaneden faydalanıyorlardı.
4 Şevval 247 (11 Aralık 861) gecesi dostlarıyla Ca‘feriyye Sarayı’nda eğlenirken oğlu Müstansır-Billâh ile Türk kumandanlarının hazırladığı bir suikasta mâruz kalan Halife Mütevekkil’e vücudunu siper eden Feth b. Hâkān onunla birlikte öldürüldü. Feth vefakâr, cesur, cömert ve devlet adamlığı vasıflarını haiz çok zeki bir insandı. Kaynaklarda kitaba aşırı derecede düşkün olduğu, yanında daima değerli bir kitap taşıdığı, halifenin abdest almak için sohbete ara verdiği zamanı bile ona kitap okuyarak değerlendirdiği nakledilir.
BİBLİYOGRAFYA
İbnü’n-Nedîm, el-Fihrist, s. 169-170.
Yâkūt, Muʿcemü’l-üdebâʾ, XVI, 174-186.
İbnü’t-Tıktakā, el-Faḫrî, s. 6, 237.
Ahmed b. Aybek ed-Dimyâtî, el-Müstefâd min Ẕeyli Târîḫi Baġdâd (nşr. Muhammed Mevlûd Halef – Beşşâr Avvâd Ma‘rûf), Beyrut 1406/1986, s. 373-374.
Kütübî, Fevâtü’l-Vefeyât, III, 177-179.
Kehhâle, Muʿcemü’l-müʾellifîn, VIII, 47.
D. Sourdel, Le vizirat ʿAbbāside de 749 à 936, Damas 1959, I, 282-286.
M. Manazir Ahsan, Social Life Under the Abbasids, London 1979, s. 50, 294.
Ziriklî, el-Aʿlâm (Fethullah), V, 133.
Olga Pinto, “Feth b. Hâkân” (trc. Hakkı Dursun Yıldız – Neyire Milanî), TD, sy. 27 (1973), s. 41-58.
a.mlf., “al-Fatḥ b. K̲h̲āḳān”, EI2 (Fr.), II, 857.
Dihhudâ, Luġatnâme, XXI, 49.