FETHİYE CAMİİ - TDV İslâm Ansiklopedisi

FETHİYE CAMİİ

Müellif: SEMAVİ EYİCE
FETHİYE CAMİİ
Müellif: SEMAVİ EYİCE
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 1995
Erişim Tarihi: 21.11.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/fethiye-camii--inebahti
SEMAVİ EYİCE, "FETHİYE CAMİİ", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/fethiye-camii--inebahti (21.11.2024).
Kopyalama metni

Günümüzde Navpaktos adını alan, Batılılar’ın Lepante (Lepanto) dedikleri, Türk dönemindeki adı İnebahtı olan kasabada II. Bayezid vakfı olarak yapılmıştır. Evliya Çelebi, 905’te (1499-1500) II. Bayezid zamanında fethedilen İnebahtı’da 1081 (1670) yılında sekiz cami ve on bir mescid bulunduğunu, bunlardan Bâyezîd-i Velî’nin yaptırdığına Fethiye Camii denildiğini bildirir. Bayezid’in ikinci camii ise kale içinde bulunuyordu.

Yunan ihtilâli ile kaybedilen İnebahtı’da Fethiye Camii bugüne kadar ayakta kalabilmiştir. Limanda girişi kontrol eden yarım ay şeklindeki iki çıkıntıdan doğudakinin üstünde inşa edilmiş olan bu küçük cami Semavi Eyice tarafından yirmi yıl kadar önce ziyaret edilmişti. İnebahtı’nın Osmanlı döneminden kalan izlerine dair bir çalışma yapan Yunanlı mimar A. Petronotis bir makalesinde Fethiye Camii hakkında açıklamalarla birlikte bazı resim ve rölöveler yayımlamıştır.

Fethiye Camii’nin etrafı çepeçevre yapılarla sarılmış durumda olduğundan dış mimarisi belirsiz haldedir. Şehrin kalesine çıkıldığında dışı sıvanmış olan ziftle kaplı kubbesi farkedilir. Harimi kare biçiminde bir mekândan ibaret olup çok basık olan kubbesine geçiş tromplarla sağlanmıştır. Giriş cephesinin önüne caminin esası kadar büyük, fakat önündeki sokak yüzünden dışı yamuk bir son cemaat yeri ilâve edilmiştir. Evvelce burada, dört ahşap direğe dayanan ve kubbe kasnağı eteğinden dışa doğru meyilli ahşap bir sakıf olduğu tahmin edilmektedir. Sonradan eklenen son cemaat yerini harimle birleştirmek gayesiyle caminin giriş cephesi sadece iki pâye kalacak surette açılmıştır. Bu ekin ahşap çatısı kasnağı da içine alacak şekilde kubbeye dayanmaktadır. Bugün yalnız kürsü kısmı kalan minarenin bu alt parçasında, erken dönem Osmanlı mimarisinde çok görülen taş-tuğla karma örgüsünün kullanılmış olduğu farkedilir.


BİBLİYOGRAFYA

, VIII, 613-614.

, s. 248 (yalnız adını verir).

A. Petronotis, “Othomanika Arkhitektonimata Navpaktou (İnebahtı)”, Navpaktiaka (1992-93), Navpaktos 1994, s. 255-258; Türkçe özeti, s. 292, rs. 17-22.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1995 yılında İstanbul’da basılan 12. cildinde, 459-460 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER