İBNÜ’l-MÜCÂVİR - TDV İslâm Ansiklopedisi

İBNÜ’l-MÜCÂVİR

ابن المجاور
İBNÜ’l-MÜCÂVİR
Müellif: EYMEN FUÂD SEYYİD
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2000
Erişim Tarihi: 09.11.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/ibnul-mucavir
EYMEN FUÂD SEYYİD, "İBNÜ’l-MÜCÂVİR", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/ibnul-mucavir (09.11.2024).
Kopyalama metni

Adı bilinmemekte, eserinin 352. sayfasında babasının adı ve soy kütüğü kaydedilmektedir. Bu durumun da etkisiyle yakın zamana kadar, 690 (1291) yılında ölen Necmeddin Yûsuf b. Ya‘kūb ed-Dımaşkī (İbnü’l-Mücâvir) adlı hadis âlimiyle karıştırılmış ve eseri bu şahsa nisbet edilmiştir. Künyesinden, babasının veya dedelerinden birinin, zamanını Harem-i şerif’te yahut başka bir kutsal mekânda ibadetle geçiren bir zâhid olduğu anlaşılmaktadır.

İbnü’l-Mücâvir, Arap yarımadasının batı ve güneybatı sahillerinin coğrafî-tarihî durumu ve özellikle buralarda VII. (XIII.) yüzyılın ilk yarısında yaşayan halkın örf ve âdetleri konusunda önemli bir kaynak olan Târîḫu’l-müstebṣır (müstanṣır) adlı eseri sebebiyle Yemen ve Hicaz bölgeleri üzerine en önde gelen coğrafyacılardan sayılmaktadır. Kendi ifadesine göre bir gemisi vardı ve deniz ülkeleri arasında ticaret yapıyordu. Bu gemi ile Uman denizi ve Hint Okyanusu’nda yolculuk etmiş, 618 (1221) yılında Hindistan’daki Deybül’e kadar giderek orada İzzeddin Şemsülmülk Melikü’t-Tüccâr lakabıyla tanınan Yahyâ b. Es‘ad el-Beledî adında büyük bir tâcirle buluşmuştu. Yolculuklarında “râhnâmecât” denilen kılavuz kitaplar kullanması, onun denizcilik ve denizler hakkında geniş bilgi sahibi olduğunu göstermektedir. İşi gereği birçok ülkeyi görme imkânı bulmuş, meselâ 618’de (1221) Deybül ve Aden’i, 619 (1222), 624 (1227) ve 626 (1229) yıllarında Zebîd’i ziyaret etmişti; 627’de de (1230) Arabistan’da bulundu. İran, Irak, Hicaz, Yemen, Hadramut ve Uman’ın birçok yerini dolaşmış ve kitabında Kîs adası ile Arap yarımadasının doğusundaki bölgelerde yaşayan İbâzîler’e geniş yer ayırmıştır. Zebîd, Cidde ve Aden hakkında verdiği bilgiler çok geniş ve yararlıdır. Ayrıca Afrika sahillerine ve Makdişu’ya (Mogadişu) gitmiş, muhtemelen Kilve ve Komor adalarını da görmüştür; Endonezya’daki Cava adasına ulaştığını gösteren deliller de vardır. Eserinde yolları tanıtmaya ve şehirlerin birbirlerine olan uzaklıklarını belirtmeye özel bir çaba harcamıştır. İbnü’l-Mücâvir’in 630 (1233) yılı civarında ve denizde vefat etmiş olması kuvvetle muhtemeldir; bu tarihte henüz kitabını temize çekmemiş ve ona son şeklini vermemişti.

İbnü’l-Mücâvir’in aktardığı olayların çoğu VI. (XII.) yüzyılın ikinci yarısına ve VII. (XIII.) yüzyılın ilk otuz yılına aittir. Söz konusu olayları anlatırken halkın ahlâkından, gelenek ve göreneklerinden, bölgeyle ilgili hikâye ve efsanelerden de bahsetmiştir. Meselâ Zebîd’deki evlilik âdetleri, düğün törenleri, köle alım satımı ve tüccarların bunu nasıl denetledikleri, o dönemde kullanılan ölçü tartı alet ve birimleri, paralar, elbise çeşitleri, vergilere dair önemli bilgiler verir. Aden’deki Zürey‘îler’e ve Eyyûbîler’in Yemen hâkimiyetine geniş yer ayırmış, Yemen’de daha önce hüküm süren Suleyhîler ve özellikle kurucuları Ali es-Suleyhî hakkında da Yemen tarihçileri Umâre el-Yemenî ve Ceyyâş b. Necâh’ın eserlerinden bilgi nakletmiştir. Yazdıklarında genellikle kendi gözlem ve tecrübelerine dayanmakla birlikte Mes‘ûdî ve Bîrûnî’nin kitaplarından faydalanmış ve ayrıca genellikle isimlerini açıkladığı başka müelliflerden de alıntılar yapmıştır. İbnü’l-Mücâvir’in eseri, Aden’in meşhur tarihçisi Ebû Mahreme (Bâ Mahreme) lakabıyla tanınan Ebû Muhammed Abdullah et-Tayyib b. Abdullah’ın (ö. 947/1540) Târîḫu s̱aġri ʿAden’ine önemli bir kaynak oluşturmuştur.

Târîḫu’l-müstebṣır’ın üzerine Batı dünyasının dikkatini ilk defa 1864 yılında, Arabistan’ın yollarını tanıtırken bu kitaptan çok faydalanan Aloys Sprenger çekmiş, F. M. Hunter da 1877’de yayımladığı Aden hakkındaki kitabına eserin büyük bir bölümünün tercümesini koymuştur. Daha sonra Carlo de Landberg kitabın bazı bölümlerini Fransızca tercümesiyle birlikte yayımlamış (Etudes sur les dialectes de l’Arabie méridionale içinde, I-II, Leiden 1901-1913), Gabriel Ferrand da Aden hakkında verdiği bilgileri Fransızca’ya çevirmiştir (, XIII [1919], s. 471-483). Oscar Löfgren, önce kitabın Aden’le ilgili kısmını Ebû Mahreme’nin Târîḫu s̱aġri ʿAden’iyle birlikte (Leiden 1936), daha sonra da tamamını Ṣıfatü bilâdi’l-Yemen ve Mekke ve baʿżi’l-Ḥicâz adıyla (Leiden 1951) neşretmiştir.


BİBLİYOGRAFYA

İbnü’l-Mücâvir, Ṣıfatü bilâdi’l-Yemen ve Mekke ve baʿżi’l-Ḥicâz (nşr. Oscar Löfgren), Leiden 1951, s. 352.

, I, 141; II, 30-31.

, VI, 20; VII, 342.

İbn Saîd el-Mağribî, el-Ġuṣûnü’l-yâniʿa (nşr. İbrâhim el-Ebyârî), Kahire 1977, s. 19-25.

, V, 370.

a.mlf., el-Muʿîn fî ṭabaḳāti’l-muḥaddis̱în (nşr. Hemmâm Abdürrahîm Saîd), Amman 1404/1984, II, 220.

, II, 41.

, VIII, 33.

, V, 417.

, I, 634; Suppl., I, 883.

I. J. Kračkovskij, Târîḫu’l-edebi’l-coġrâfiyyi’l-ʿArabî (trc. Selâhaddin Osman Hâşim), Kahire 1963, I, 349-351.

Eymen Fuâd Seyyid, Meṣâdiru târîḫi’l-Yemen fi’l-ʿaṣri’l-İslâmî, Kahire 1974, s. 123-124.

Selâhaddin el-Müneccid, Muʿcemü’l-müʾerriḫîne’d-Dımaşḳıyyîn, Beyrut 1398/1978, s. 121.

Şâkir Mustafa, et-Târîḫu’l-ʿArabî ve’l-müʾerriḫûn, Beyrut 1979, II, 295, 361.

Beşîr İbrâhim Beşîr, “İbnü’l-Mücâvir”, Dirâsât fî târîḫi’l-Cezîreti’l-ʿArabiyye: Meṣâdiru târîḫi’l-Cezîreti’l-ʿArabiyye, Riyad 1979, I/2, s. 41-60.

Abdurrahman Hamîde, Aʿlâmü’l-coġrâfiyyîne’l-ʿArab ve muḳteṭafât min âs̱ârihim, Dımaşk 1416/1995, s. 436-446.

Ramazan Şeşen, Müslümanlarda Tarih-Coğrafya Yazıcılığı, İstanbul 1998, s. 157-158, 279.

Ca‘fer el-Hasenî, “İbnü’l-Mücâvir”, , XXXII (1957), s. 383-385.

G. Rentz, “Ibn al-Mud̲j̲āwir”, , III, 880-881.

Ebü’l-Hasan Diyânet, “İbn Mücâvir”, , IV, 581-582.


Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2000 yılında İstanbul’da basılan 21. cildinde, 148-149 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER