https://islamansiklopedisi.org.tr/menakib-i-hunerveran
Sultan III. Murad zamanında müellifin Bağdat Hazinesi defterdarlığı sırasında 995’te (1587) kaleme alınan ve Hoca Sâdeddin Efendi’ye ithaf edilen eser, günümüze kadar İslâm kitap sanatları hakkında en önemli başvuru kaynağı olma özelliğini korumuştur. Mukaddimede verilen bilgiye göre Menâkıb-ı Hünerverân, Iraklı Kutbüddin Muhammed Yezdî’nin Âlî Mustafa’nın isteği üzerine kaleme aldığı, elli hattat hakkında kısa bilgi veren Farsça Risâle-i Ḳuṭbiyye’si, saray kâtiplerinden hattat Abdullah Kırîmî’nin verdiği sözlü bilgiler, Ali Şîr Nevâî’nin Mecâlisü’n-nefâis’i, Devletşah Tezkiresi ve Sâm Mirza’nın Tuḥfe-i Sâmî adlı eseri kaynak alınarak yazılmıştır.
Eser bir mukaddime, beş fasıl ve bir hâtimeden oluşmaktadır. Mukaddimede güzel yazı ve hattatın değeri ve önemine âyet ve hadislerden örnekler verilerek temas edildikten sonra III. Murad’a ve Hoca Sâdeddin Efendi’ye övgü yer almakta, eserin telifi, bölümleri ve içindeki konulardan, on çeşit İslâm yazısından, kamış kalem, mürekkep ve kâğıt cinsleriyle özelliklerinden ve ilk yazı yazan kişi olduğu rivayet edilen İdrîs peygamberden söz edilmektedir. Birinci fasılda kûfî hatla vahiy yazan yirmi yedi kâtibin vasıfları ve hünerleri anlatılmaktadır. İkinci fasılda aklâm-ı sittede üstat İbn Mukle, İbnü’l-Bevvâb, hat tarihinin yedi büyük üstadı Yâkūt el-Müsta‘sımî ve onun öğrencileri, Anadolu hattatlarının yedi büyük üstadı Şeyh Hamdullah, Mustafa Dede, Muhyiddin Amâsî, Cemal Amâsî, Ahmed Şemseddin Karahisârî, Abdullah Amâsî, Bursalı Şerbetçizâde İbrâhim hakkında bilgi verilmektedir. Eserin en uzun bölümü olan üçüncü fasılda İran’da Baysungur Han zamanında yetişen Mîr Ali Tebrîzî, Mirza Ca‘fer-i Tebrîzî, Sultan Ali Meşhedî, Muhammed Handan, Muhammed Nûr, Mîr Ali Herevî gibi nesta‘lik hattatlarından söz edilmektedir. Dördüncü fasılda çep, divanî ve siyâkat yazan Acem ve Türk hattatları, beşinci fasılda ünlü Acem ve Türk kātı‘ (kattâ‘), musavvir, müzehhip, tarrâh, mücellit, cetvelkeş ve vassâlleri tanıtılmaktadır. Hâtimede tanınmış hattat isimlerine tekrar temas edilmiş, Vassâl Kalender Çavuş’la ilgili bilgi verilmiştir. Ağır bir dille kaleme alınan Menâkıb-ı Hünerverân’da metin aralarına edebî sanatlarla dolu Türkçe, Arapça ve Farsça şiirler serpiştirilmiştir. Eser edebî özellikleriyle Osmanlı nesrinin güzel bir örneği kabul edilir.
Menâkıb-ı Hünerverân’ın Beyazıt Devlet (Bayezid, nr. 4987), İstanbul Üniversitesi (TY, nr. 4098, 6201, 9757), Topkapı Sarayı Müzesi (Revan Köşkü, nr. 1504; Hazine, nr. 1291; Emanet Hazinesi, nr. 1232/1), Arkeoloji Müzesi (nr. 1302, 1305), Süleymaniye (Esad Efendi, nr. 2211), Millet (Ali Emîrî Efendi, nr. T 801) ve Hacı Selim Ağa (nr. 757, vr. 1b-47a) kütüphanelerinde nüshaları bulunmaktadır. İbnülemin Mahmud Kemal, Viyana Millî Kütüphanesi’nde kayıtlı nüshanın fotoğraflarıyla kendisinde ve Mehmet Zeki Pakalın’da mevcut nüshalar yanında Hacı Selim Ağa, Süleymaniye, Arkeoloji Müzesi, İstanbul Üniversitesi kütüphanelerinde bulunan yazmaları karşılaştırarak Âlî Mustafa’nın hayatı, eserleri ve şahsiyeti hakkında önemli bir inceleme ile birlikte (s. 3-133) eserin tenkitli neşrini hazırlamıştır (İstanbul 1926). Daha sonra Müjgân Cunbur, İbnülemin Mahmud Kemal’in neşrini esas alarak eseri günümüz Türkçe’sine çevirmiş ve Hattatların ve Kitap Sanatçılarının Destanları (Menâkıb-ı Hünerverân) adıyla yayımlamıştır (Ankara 1982).
BİBLİYOGRAFYA
Âlî, Menâkıb-ı Hünerverân, ayrıca bk. neşredenin önsözü, s. 56, 132-133; a.e.: Hattatların ve Kitap Sanatçılarının Destanları (nşr. Müjgân Cunbur), Ankara 1982, neşredenin önsözü, s. 7-9.
Atsız, Âlî Bibliyografyası, İstanbul 1968, s. 18-19.
Beyânî, Ḫoşnüvîsân, III, 813.
C. H. Fleischer, Tarihçi Mustafa Âli (trc. Ayla Ortaç), İstanbul 1986, s. 127, 131.
Ali Cânib [Yöntem], “Mühim Eserlerden: Menâkıb-ı Hünerverân’a Dâir”, HM, sy. 28 (1927), s. 24-25.
Köprülüzâde Mehmed Fuad, “Müverrih Âlî’nin Bir Eseri”, a.e., sy. 45 (1927), s. 364.
M. Takī Dânişpejûh, “Sergüzeştnâmehâ-yi Ḫoşnüvîşân u Hünermendân”, Hüner ü Merdum, sy. 86-87, Tahran 1348/1970, s. 38.