https://islamansiklopedisi.org.tr/mirza-muhammed-ahbari
21 Zilkade 1178 (12 Mayıs 1765) tarihinde Hindistan’da Ekberâbâd yakınlarındaki Ferruhâbâd beldesinde dünyaya geldi. Aslen Esterâbâdlı olan ve Nîşâbur’da ikamet eden babası Abdünnebî onun doğumundan önce ailesiyle birlikte Ekberâbâd’a yerleşmişti. Öğrenimini Ekberâbâd’da tamamlayan Mirza Muhammed 1199 (1785) yılında annesi ve babasıyla birlikte hac görevini yerine getirdi. Hac dönüşünde önce babası, bir süre sonra da annesi vefat etti. Şîa tarafından kutsal sayılan Necef, Kerbelâ ve Kâzımeyn’de kalan Mirza Muhammed buralarda Âgā Muhammed Ali Bihbehânî, Mirza Mehdî Şehristânî, Mûsâ Bahrânî gibi âlimlerden faydalandı. Bu arada sihir, tılsım ve cifr gibi konularda bilgi edinerek özellikle cedel hususunda tecrübe kazandı. İmâmiyye bünyesinde mevcut ekollerden Ahbârî düşüncesine yönelip Usûlî görüşteki fakih ve müctehidlere karşı mücadeleye koyuldu. Bilhassa Kâşifülgıtâ Ca‘fer en-Necefî, Seyyid Ali Tabâtabâî ve Muhammed İbrâhim el-Kelbâsî ile sert tartışmalara girişerek onları itham etmesinden dolayı Usûlîler tarafından düşman ilân edildi. Bunun neticesinde Irak’ı terkedip İran’a gitti. Başta Meşhed olmak üzere bazı şehirlerde bir müddet kaldıktan sonra İran-Rus savaşlarının (1803-1813) başladığı devrede Tahran’a gelerek burada dört yıl ikamet etti ve Feth Ali Şah’tan yakın ilgi gördü. Tahran’da kaldığı süre içinde zamanını eser telif edip ders vermekle geçiren Mirza Muhammed halk arasında keramet sahibi bir kişi olarak şöhret kazandı (Zeynelâbidîn-i Şirvânî, s. 581). Hükümdarla iyi münasebetler kurdu, Ahbârî ekolünün devletçe tanınıp himaye edilmesini Feth Ali Şah’tan istediyse de olumlu cevap alamadı. Bu arada Mirza Muhammed’in Ahbârî düşüncesini hükümdara telkin edeceğinden endişelenen Ca‘fer Kâşifülgıtâ en-Necefî, onun aleyhinde yazdığı Keşfü’l-ġıṭâʾ ʿan meʿâyibi Mîrzâ Muḥammed ʿadüvvi’l-ʿulemâʾ adlı eserini saraya göndermişti. Usûlî düşünceye mensup önemli kişilerin baskısı sonucunda Mirza Muhammed Tahran’dan ayrılarak Irak’ta Kâzımeyn’e gitti. Kâzımeyn’de bulunduğu sırada Usûlîler’le mücadelesini ısrarla sürdürmeye devam etti. Bu durum başta Seyyid Muhammed Mücâhid, Seyyid Abdullah Şibr ve Şeyh Esedullah Kâzımeynî olmak üzere zamanın âlimleri arasında onun katlinin gerektiği hükmünün yayılmasına zemin hazırladı. Bu esnada Bağdat’ta bulunan iki Osmanlı idarecisinden Esad Paşa bildiği sihir ve garip bilgilerle kendisini destekleyen Mirza Muhammed’in himaye edilmesine, buna karşılık Usûlî ulemâ ve müctehidlerden yana olan Dâvud Paşa onun ortadan kaldırılmasına taraftardı. Sonunda Usûlî ulemânın hükmüne dayanan muhalif bir grup Mirza Muhammed’in Kâzımeyn’deki evine baskın düzenleyerek kendisini, büyük oğlu Ahmed’i ve o sırada yanında bulunan bir öğrencisini öldürdü. Mirza Muhammed’in günümüze kadar Irak’ta devam eden nesli Âl-i Cemâleddin diye anılmaktadır.
Eserleri. Akaid, fıkıh, Ahbâriyye’nin Usûliyye’ye karşı müdafaası ve gaybî ilimler hususunda seksen civarında eser telif eden Mirza Muhammed’in çalışmalarından bir kısmı şunlardır:
1. Uṣûl-i Dîn ve Fürûʿ-i Ân. İslâm inanç esasları konusunda olup büyük bölümü Farsça, bazı kısımları Arapça yazılmıştır (Münzevî, II, 887).
2. Âyîne-i ʿAbbâsî der Nümâyiş-i Ḥaḳşinâsî (Emâlî-i ʿAbbâsî). Yahudi, hıristiyan ve Mecûsî akaidini red ve nübüvveti ispat amacıyla yazılmıştır (Âgā Büzürg-i Tahrânî, I, 53; II, 318; V, 588).
3. Tuḥfe-i Cihânbânî. Hz. Ali’nin imâmetini aklî ve naklî delillerle ortaya koymaya çalışan, bu arada inanç esaslarına temas eden eser Kaçar Hükümdarı Feth Ali Şah’ın oğlu Muhammed Ali Mirza’ya ithaf edilmiştir (Münzevî, II, 908-909).
4. Devâʾirü’l-ʿulûm. Tuḥfetü’l-ḫâḳān diye de bilinen eser (Âgā Büzürg-i Tahrânî, VIII, 267), müellifin çeşitli ilim dallarından seçtiği konuları “daire” adını verdiği bölümler halinde ele aldığı bir çalışmadır (Kum 1402).
5. Ẕaḫîretü’l-elbâb ve buġyetü’l-aṣḥâb. Bir önceki eser tarzında yazılmıştır (a.g.e., X, 14).
6. Îḳāẓü’n-nebîh. Fıkıhla ilgili olan eser Mirza Muhammed neslinden gelen Mirza İbrâhim tarafından tashih edilmiş ve bir mukaddime ilâvesiyle yayımlanmıştır (Kahire 1356).
7. el-Burhân fi’t-teklîf ve’l-beyân. Allah’ın kullarını mükellef kılmasını konu edinen çalışmada Ahbâriyye’nin görüşleri desteklenirken Usûliyye’nin düşünceleri reddedilmiştir (Bağdad 1341). Esere Ali Muhammed Bâb’ın yazdığı hâşiyede ileri sürülen bazı itirazlara, Mirza Muhammed’in öğrencilerinden Mirza Muhammed Bâkır Lârî Deştî tarafından kaleme alınan ve el-Burhân’ın şerhi olan el-Kelimâtü’l-ḫâḳāniyye’de cevap verilmiştir.
8. Fetḥu’l-bâb. İlim kapısının kapandığını iddia edenlerin düşüncelerini red amacıyla yazılan kitabı Cemâleddin Mirza Ahmed Ahbârî neşretmiştir (Bağdat 1342).
9. Meṣâdirü’l-envâr fi’l-ictihâd ve’l-aḫbâr. Eserde imamlardan gelen haberlere itibar edilmesinin gerekliliği belirtilmekte ve ictihada karşı çıkılmaktadır (Bağdad-Necef 1341, 1342).
10. Tuḥfe-i Emîn (S̱emîn). Muhammed Emîn Han Hemedânî’nin çeşitli konularda on iki sorusunun cevabını ihtiva eden bir risâledir (Münzevî, II, 941).
Mirza Muhammed’in bunların dışında çok sayıda eseri mevcuttur (eserlerinin geniş bir listesi ve bulundukları kütüphaneler için bk. M. Ali Habîbâbâdî, III, 935-942; DMBİ, VII, 159).
BİBLİYOGRAFYA
Zeynelâbidîn-i Şirvânî, Bustânü’s-seyâḥa, Tahran 1310, s. 580-581.
Hidâyet, Ravżatü’ṣ-ṣafâ, IX, 415.
M. Hasan Han İ‘timâdüssaltana, Târîḫ-i Muntaẓam-ı Nâṣırî, Tahran 1330, III, 116.
Hânsârî, Ravżâtü’l-cennât (nşr. Esedullah İsmâiliyyân), Kum 1392, VII, 127-140.
Browne, LHP, IV, 374-376.
Tebrîzî, Reyḥânetü’l-edeb, Tebriz, ts. (Çâphâne-i Şafak), I, 85-86.
Ma‘sûm Ali Şah, Ṭarâʾiḳ, I, 183-184.
Münzevî, Fihrist, II, 887, 908-909, 911, 941.
M. Ali Habîbâbâdî, Mekârimü’l-âs̱âr, İsfahan 1351 hş., III, 925-944.
Kehhâle, Muʿcemü’l-müʾellifîn, IX, 31.
Hamid Algar, Religion and State in Iran, 1785-1906: The Role of the Ulama in the Qajar Period, Berkeley-Los Angeles 1969, s. 64-66.
a.mlf., “Akbārī, Mīrzā Moḥammad”, EIr., I, 716.
Âgā Büzürg-i Tahrânî, eẕ-Ẕerîʿa ilâ teṣânîfi’ş-Şîʿa, Beyrut 1403/1983, I, 53; II, 318; V, 588; VIII, 267; X, 14.
Aʿyânü’ş-Şîʿa, IX, 173.
M. Âsaf Fikret, Fihrist-i Elifbâʾî-yi Kütüb-i Ḫaṭṭî-yi Kitâbḫâne-i Merkezî-yi Âsitân-ı Ḳuds-i Rażavî, Meşhed 1369 hş., s. 14, 87, 215, 225, 244, 315, 380, 391, 423, 441, 494, 523, 533, 567, 572.
Metin Yurdagür, “Ahbâriyye”, DİA, I, 490-491.
Rızâ Şükrî, “Aḫbârî, Mîrzâ Muḥammed”, DMBİ, VII, 157-160.