https://islamansiklopedisi.org.tr/omer-hulusi-efendi
Gümüşhaneli olup Gerdankıran lakabıyla anılır. Talebelerinden Ya‘kūb Âsım b. Mahmud Kastamonî’ye verdiği İcâzetnâme’de (İÜ Ktp., AY, nr. 1417) babasının adının Mehmed olduğu, kendisinin de Ahmed b. İbrâhim Kütahyavî’den icâzet aldığı kaydedilmektedir. Ömer Hulûsî Efendi 1846 yılı sonlarında Bahriye müftülüğüne, 1854’te Yenişehir Fener kadılığına tayin edildi. Kasım 1856’da Edirne mollası oldu. Bir yıl sonra Mekke-i Mükerreme pâyesi, 1863’te İstanbul pâyesi aldı. Bu arada çeşitli medreselerde ders verdi ve dârülhadis müderrisliğine kadar yükseldi. Bazı müellifler tarafından İstanbul kadısı olduğuna dair verilen bilgi yanlış olup İstanbul’da fiilen kadılık yapmamıştır (Lutfî, X, 115). Daha sonra Anadolu ve Rumeli kazaskerliği pâyelerini alan Ömer Hulûsi Efendi, Meclis-i Tedkīkāt-ı Şer‘iyye âzalığına tayin edildi; Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye’nin hazırlanışında komisyon çalışmalarına katılarak çeşitli görevlerde bulundu.
Ahmed Cevdet Paşa’nın Adliye nâzırlığı ve Mecelle Cemiyeti reisliğinden uzaklaştırılmasından sonra (Nisan 1870) faaliyetlerini Dîvân-ı Ahkâm-ı Adliyye Dairesi’nde yürüten Mecelle Cemiyeti, Bâb-ı Fetvâ’ya nakledilerek reisliğine o sırada Meclis-i Tedkīkāt-ı Şer‘iyye âzası olan Ömer Hulûsi Efendi getirildi; bir yıl kadar süren bu görevi sırasında Mecelle’nin 5-8. kitaplarının hazırlanmasında bulundu. 25 Ağustos 1871’de Ahmed Cevdet Paşa tekrar Mecelle Cemiyeti reisliğine getirilince bir yıl daha Mecelle çalışmalarına katıldı ve ardından Mecelle Cemiyeti’nden ayrıldı. Ömer Hulûsi Efendi’nin reisliği zamanında önceden hazırlanmış olan “Kitâbü’r-Rehn” Mecelle’nin beşinci kitabı olarak yayımlandı, daha sonra da altıncı kitap olarak kendi döneminde hazırlanan “Kitâbü’l-Vedîa” basıldı. Ancak bu kitap, öncekilerle uygunluk içinde bulunmadığı ve basit bir tarzda kaleme alındığı yolundaki eleştiriler üzerine toplatıldı. Bunun yerine altıncı kitap olarak Ahmed Cevdet Paşa’nın zamanında hazırlanan ve “Kitâbü’l-Vedîa”yı da içine alan “Kitâbü’l-Emânât” kabul edildi. Altıncı kitapla ilgi problemden söz ederken Ahmed Cevdet Paşa, Ömer Hulûsi Efendi ile heyette görev yapan diğer üyeleri fıkıh bilmemeleri ve pratik hayattan uzak kalmaları sebebiyle yetersiz olmakla eleştirir (Tezâkir, IV, 96-97). Mecelle Cemiyeti’nden ayrıldıktan sonra bir müddet dersiâmlık yapan Ömer Hulûsi Efendi 7 Eylül 1875’te vefat etti, mezarı Kâşgarî Türbesi civarındadır. Oğlu Mustafa Reşid Efendi müderrislik ve Yenişehir kadılığı yapmıştır.
Âlim ve fazilet sahibi bir kişi olduğu söylenen Ömer Hulûsi Efendi 1835-1848 yılları arasında huzur dersleri muhataplığı, 1841-1844 ve 1846 yıllarında vekâleten mukarrirlik ve 1849-1853 yılları arasında mukarrirlik yapmıştır. Yenişehir Fener kadılığına tayini sebebiyle huzur derslerine katılamamışsa da âdet olmamakla birlikte derslerde bulunmuş gibi muamele görerek çeşitli hediyelerle taltif edilmiştir. Şehzade hocalığı da yapan Ömer Hulûsi Efendi, II. Abdülhamid ile V. Murad’ın Türkçe hocası olmuştur. Yetiştirdiği öğrencileri arasında Beypazarlı İbrâhim Burhâneddin Efendi gibi âlimler bulunmaktadır.
BİBLİYOGRAFYA
Ömer Hulûsi Gümüşhânevî, İcâzetnâme, İÜ Ktp., AY, nr. 1417.
Cevdet, Tezâkir, IV, 96-97.
a.mlf., Ma‘rûzât, s. 205-206.
Lutfî, Târih, IX, 106, 144; X, 115.
Sicill-i Osmânî, III, 603.
Ebül‘ulâ Mardin, Huzur Dersleri, İstanbul 1951, I, 302-303, 306-307, 310, 314, 324, 327, 331, 334, 357; a.e. (nşr. İsmet Sungurbey), İstanbul 1966, II-III, 150.
a.mlf., Medenî Hukuk Cephesinden Ahmed Cevdet Paşa, Ankara 1996, s. 163.
Danişmend, Kronoloji, IV, 265, 285.
Osman Öztürk, Osmanlı Hukuk Tarihinde Mecelle, İstanbul 1973, s. 29-30.
Hayreddin Karaman, İslâm Hukuk Tarihi, İstanbul 1974, s. 198.
Ali Himmet Berki, Açıklamalı Mecelle, İstanbul 1979, s. X.
Necmettin Tozlu, “Seçkin Âlim ve Büyük Yetiştiricilerden Gümüşhaneli Gerdan-Kıran Ömer Hulusi Efendi”, Geçmişte ve Günümüzde Gümüşhane Sempozyumu: 13-17 Haziran 1990 (haz. Nasuhi Ünal Karaarslan), Ankara 1991, s. 579-595.