ÖZBEK HAN CAMİİ - TDV İslâm Ansiklopedisi

ÖZBEK HAN CAMİİ

ÖZBEK HAN CAMİİ
Müellif: NİCOLE KANÇAL-FERRARİ
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2007
Erişim Tarihi: 21.11.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/ozbek-han-camii
NİCOLE KANÇAL-FERRARİ, "ÖZBEK HAN CAMİİ", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/ozbek-han-camii (21.11.2024).
Kopyalama metni

Kırım’ın güneydoğusunda bulunan Eski Kırım (Solhat) şehrinde Altın Orda hükümdarı Özbek Han döneminde (1313-1340) inşa edilmiştir. Evliya Çelebi burada ikisi cuma camii olmak üzere beş mâbed zikretmişse de günümüzde bunlardan sadece Özbek Han Camii ayakta olup iki caminin ise harabeleri kalmıştır. Cami 17,5 × 13,5 m. ölçüsünde dikine dikdörtgen bir plana sahip oldukça sade bir yapıdır. Dış köşeleri kesme, duvarları kısmen kesme, kısmen moloz taşla yapılmış, üzeri kiremit kaplı kırma bir çatı ile örtülmüştür. Kuzeydoğu köşesindeki minare XVIII. yüzyıla ait resimlerde kısmen yıkık ve kalın silindir gövdeliyken yakın dönemde yeniden inşa edilen mevcut minare ince uzun gövdelidir. Özbek Han Camii’nin ihtişamlı taçkapısı hafif dışarı taşmaktadır. Kapının üst kısmı aslına uymayan bir şekilde tamir edilmişse de orijinal düzeni belli olmaktadır. Dıştan biri ince, diğeri kalın iki bordürle çerçevelenmiş olup kalın iç bordürde damarlı rûmî, dilimli yaprak, stilize çiçeklerden oluşan zengin bir motif yer almaktadır. İç tarafta derin tutulan girişinin köşelerine bitkisel süslemeli başlıkları olan yivli sütunçeler yerleştirilmiştir. Kapı üzeri mukarnaslı kavsaralı olup üstte bazı parçaları günümüze intikal etmiş sivri kemerli yazı bordürünün varlığı anlaşılmaktadır. Köşe dolgularında rûmî bezemelerin izleri mevcut olan kavsaranın en alt şeridinde kitâbe yer almaktadır. Taçkapısındaki kitâbede yapının Muhammed Özbek Han zamanında 714 (1314-15) yılında Abdülazîz b. İbrâhim el-Erbîlî tarafından inşa edildiği yazılıdır. Üslûp ve tezyinatı gibi caminin bu girişi de Anadolu’da Selçuklu dönemine ait cami cephelerini hatırlatmaktadır. Cami üçerden altı sütunla bölümlenmiş mihraba dik üç nefli bir plana sahiptir. Sütunların kaideleri ve başlıkları mukarnaslı olup sivri kemerlerle birbirine bağlanmıştır. Evliya Çelebi yapının dört sütunlu ve ahşap tavanlarının da nakışlı olduğunu yazar. Alt kısımlarında geometrik yıldız motifleri bulunan mihrap sülüs hatla Âyetü’l-kürsî’nin yer aldığı bir yazı bordürüyle çevrelenmiştir. Mukarnas kavsaralı mihrap nişi iki yanda birer sütunçe ile sınırlanmış, bunun içine ikinci bir mukarnaslı küçük niş yerleştirilmiştir. Üstteki kitâbede kelime-i tevhid yazılıdır. Üst kavsaranın köşelerinde birer rozet, kalan yüzeyde ise kıvrık dallı rûmî motifleri bulunmaktadır. Evliya Çelebi’ye göre I. Mengli Giray Han bu camiye üstünde 918 (1512) tarihli kitâbesi bulunan bir minber yaptırmıştır.

Caminin kıble duvarına bitişik olan İnci Hatun Medresesi harap durumdadır ve yalnızca kuzey duvarındaki tonozlu birimleri kısmen günümüze ulaşmıştır. Yaklaşık 30,30 × 29,00 m. ölçülerindeki yapı dört eyvanlı avlulu bir şemaya sahiptir. XVIII. yüzyıla ait iki resimde medresenin harap, ancak ayakta olduğu görülür. Doğu cephesinde yer alan taçkapısı dışa biraz taşkın olup avluya eyvan şeklinde açılır. Batı’da taçkapı karşısında ana eyvanla avlunun doğuya yakın iki köşesinde yan eyvanlar yerleştirilmiştir. Eyvanları revaklı avluya hafifçe taşan yapıda ana eyvanın iki yanında ve giriş eyvanının kuzeyinde büyük tonozlu dört oda, giriş eyvanının güneyinde ise dört, yan eyvanların batı taraflarında da beşerden toplam on dört küçük tonozlu oda bulunmaktadır. Yapının vaktiyle muvakkithâne olarak da kullanıldığı bilinmektedir. Evliya Çelebi’nin naklettiği, günümüzde mevcut olmayan kitâbesine göre medrese Emîrü’l-ümerâ Kılburun Bey’in kızı İnci Bey Hatun tarafından 733’te (1333) inşa ettirilmiştir.

Caminin kuzeyinde sadece duvarları ayakta kalmış bir türbe bulunmaktadır. Bugün türbenin içinde bir taş lahitle bazı parçalarda bitkisel süslemeler, bazılarında ise yazılar olan birçok lahit ve mezar taşı parçaları vardır. Ayrıca XVIII. yüzyıla ait bir resimden caminin doğusunda klasik tarzda sivri kemerli nişli bir çeşmenin mevcut olduğu görülmektedir.


BİBLİYOGRAFYA

İbn Bîbî, el-Evâmirü’l-Alâiye: Selçukname (trc. Mürsel Öztürk), Ankara 1996, II, 204.

, VII, 662.

W. de Tiesenhausen, Sbornik materialov, otnosyaschikhsya k istorii Zolotoi Ordy, St. Petersburg 1884, I, 363, 435.

A. L. Jacobson, Srednevekovıy Krım, Moskva 1964, s. 106-108.

Oktay Aslanapa, Kırım ve Kuzey Azerbaycan’da Türk Eserleri, İstanbul 1979, s. 5-10.

A. Yu. Yakubovskiy, Altın Ordu ve Çöküşü (trc. Hasan Eren), Ankara 1992, s. 47, 51.

C. Krikun, Pamytniki Krimskotatarskoy Architektura, Simferopol 2001, s. 18, 19.

M. G. Kramarovskii, “Solkhat-Krym in 13th and 14th Centuries: People, Culture and Craft Traditions”, Altın Orda ve Varisleri İkinci Uluslararası Konferansı, İstanbul 2005, s. 48-49.

a.mlf., “City, Palace and City Dominants in the Golden Horde”, The Golden Horde: History and Culture, St. Petersburg 2005, s. 134.

Osman Akçokraklı, “Staro-Kirimskie i Otuzkie natpisi XIII.-XV. vv.”, Izvestiya tavriceskogo obşcestva istorii, arheologii i etnografii, I/58, Akmescit 1927, s. 5-17.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2007 yılında İstanbul’da basılan 34. cildinde, 109-110 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER