https://islamansiklopedisi.org.tr/siyavus-bey
Gürcü asıllıdır. Doğum ve ölüm tarihi hakkında kesin bilgi yoktur; 943 (1536) yılı civarında doğduğu tahmin edilmektedir. Kadı Ahmed’in yazdığına göre çocuk yaşlarında Şah I. Tahmasb’ın (1524-1576) saray nakkaşhânesine girmiş ve dönemin ressam, hattat, rugan ustası Mevlânâ Muzaffer Ali’nin yanında yetişerek portre yapmada eşine az rastlanan bir üstat olmuştur; 1590’lı yılların sonuna doğru da görevinden ayrılıp Şîraz’da yaşamaya başlamıştır (Kādī Ahmad, s. 191). Gelibolulu Mustafa Âlî ise Siyâvuş’un Üstat Hasan’ın öğrencisi olduğunu ve müzehhipliği ondan öğrendiğini, musavvirlikteki ustalığına önceki üstatların güzelliklerini taklit ederek ulaştığını, Musavvir Mihrâb’ın Siyâvuş’un hem kardeşi hem öğrencisi olduğunu ve kendisinin Menâkıb-ı Hünerverân’ı bitirdiği yılda (995/1587) İstanbul’a gelen Tebrizli Velî Can’ın da Siyâvuş’un yanında yetiştiğini yazar (Menâkıb-ı Hünerverân, s. 64, 67). Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’ndeki murakka‘lardan birinin içinde bulunan kalem-i siyâhî tekniğiyle yapılmış bir resmin üzerinde, “gulâm şah velâyet Siyâvuş nakkaş” ibaresi okunmaktadır (Hazine, nr. 2135, vr. 11b). Bu resim bir ağaç altında oturan ve biri saz çalan, diğeri elinde tuttuğu sayfadan muhtemelen şarkı sözlerini okuyan iki genci tasvir eder. Siyâvuş’un özgün imzasını taşıyan resim onun siyah kalem tekniğinde üstat olduğunu göstermektedir. Siyâvuş’un bu teknikte yaptığı ejder öldüren kahraman tasvirinin sağ alt köşesinde de yukarıdaki ibare yer almaktadır (Sakisian, rs. 157). Firdevsî’nin Şâhnâme’sinin 1575-1580 yılları arasında istinsah edildiği ve aynı zamanda resimlendiği sanılan bir nüshasının minyatürlü sayfalarından on dokuzunun kenar kısmına Siyâvuş’un, üçünün kardeşi Mihrâb’ın ve geriye kalanların da dönemin nakkaşları Zeynelâbidîn, Murad, Nakdî ve Sâdıkī’nin isimleri yazılmıştır (Robinson, XIV [1976], lv. I-VIII). Bu isimlerin gerçekten adı geçen nakkaşların imzaları olup olmadığı konusunda kuşkular vardır. Ancak Şâhnâme’deki Siyâvuş imzalı minyatürlerle (a.g.e., XIV [1976], lv. VIa,b) onun siyah kalem tekniğindeki iki eseri karşılaştırıldığında Şâhnâme’deki resimlerin de Siyâvuş’un elinden çıkmış olduğu söylenebilir. Kaynaklar ve resim örnekleri Siyâvuş Bey’in Safevî şahları I. Tahmasb, II. İsmâil (1576-1577), Muhammed Hudâbende (1577-1587) ve I. Abbas (1587-1629) dönemlerinde Kazvin, İsfahan ve Herat gibi önemli Horasan şehirlerindeki saray nakkaşhâne veya kütüphanelerinde görev yapan Sâdıkī Bey, Zeynelâbidîn, Mihrâb, Ali Aşgar Kâşî, Şeyh Muhammed ve Muhammedî ile aynı ortamda eser vermiş bir nakkaş olduğunu göstermektedir. Nitekim 987’de (1579) Hândmîr’in Ḥabîbü’s-siyer adlı eserini Sâdıkī Bey’le birlikte resimlemiştir. 1015’te (1606) hayatta idi. İskender Münşî’ye göre 1025 (1616) yılı civarında vefat etmiştir.
BİBLİYOGRAFYA
Kādî Ahmed-i Kummî, Calligraphers and Painters (trc. V. Minorsky), Washington 1959, s. 191.
Âlî, Menâkıb-ı Hünerverân, s. 64, 67.
İskender Bey Münşî, Târîḫ-i ʿÂlemʾârâ-yi ʿAbbâsî (nşr. M. İsmâil Rıdvânî), Tahran 1377 hş., I, 275.
A. Sakisian, La miniature persane du XIIe au XVIIe siècle, Paris-Bruxelles 1929, rs. 157.
L. Binyon – J. V. S. Wilkinson – B. Gray, Persian Miniature Painting, New York 1971, s. 55, 117, 121.
A. Welch, Artists for the Shah: Late Sixteenth Century Painting at the Imperial Court of Iran, New Haven 1976, s. 17-41.
N. M. Titley, Persian Miniature Painting and its Influence of the Art of Turkey and India, London 1983, s. 106, 131, 157.
Abdürrefî‘ Hakīkat, Târîḫ-i Hünerhâ-yi Millî ve Hünermendân-ı Îrânî, Tahran 1369 hş., II, 856-857.
Abbas Sermedî, Dânişnâme-i Hünermendân-ı Îrân ve Cihân-ı İslâm, Tahran 1379 hş., s. 295.
S. Babaie v.dğr., Slaves of the Shah: New Elites of Safavid Iran, London 2004, s. 118-119.
B. W. Robinson, “Isma’il II’s Copy of the Shāhnāma”, Iran: Journal of the British Institute of Persian Studies, XIV, London 1976, s. 1-8, lv. I-VIII.
Zeren Tanındı, “Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde Veli Can İmzalı Resimler”, TUBA, sy. 15 (1991), s. 287-313.