ZİYÂEDDİN el-MAKDİSÎ - TDV İslâm Ansiklopedisi

ZİYÂEDDİN el-MAKDİSÎ

ضياء الدين المقدسي
ZİYÂEDDİN el-MAKDİSÎ
Müellif: MEHMET EFENDİOĞLU
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2013
Erişim Tarihi: 11.12.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/ziyaeddin-el-makdisi
MEHMET EFENDİOĞLU, "ZİYÂEDDİN el-MAKDİSÎ", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/ziyaeddin-el-makdisi (11.12.2024).
Kopyalama metni

6 Cemâziyelâhir 569’da (12 Ocak 1174) Dımaşk’ın Kāsiyûn dağının eteklerindeki Sâlihiye mahallesinde doğdu. 567’de (1171) doğduğuna dair bilgi doğru değildir. Sa‘diyyûn kabilesinden olup dedelerinin asıl yurdu olan Kudüs yakınındaki Cemmâîl köyüne nisbetle Cemmâîlî, Dımaşk’ta doğup burada vefat ettiği için Dımaşkī, doğduğu mahalleye izâfetle Sâlihî nisbeleriyle de anılmış, Ziyâeddin veya Hâfız ez-Ziyâ lakaplarıyla meşhur olmuştur. Babası devrin âlimlerinden Abdülvâhid b. Ahmed el-Makdisî, annesi aynı aileden dindar bir kadın olan Rukıyye bint Ahmed el-Makdisiyye’dir. Ziyâeddin çok küçük yaşta ailesinin yanında okuma yazma öğrendi ve Kur’an’ı ezberledi. Yine küçük yaşta iken ailenin diğer fertleriyle birlikte ders halkalarına katılmaya başladı. İlk hocaları arasında Ebü’l-Meâlî Abdullah b. Abdurrahman es-Sülemî, Ebü’l-Fazl İsmâil b. Ali el-Cenzevî ve Muhammed b. Hamza el-Kureşî gibi âlimler zikredilmektedir. Daha sonra Şam bölgesini dolaştı ve Mizze’de Ebû Ali Ahmed b. Ebü’l-Kāsım ez-Zevzenî’den ve diğer hocalardan ders aldı. 593’te (1197) Muhammed b. Halef el-Makdisî’nin kızı Âsiye ile evlendi.

Evlendikten kısa bir süre sonra çeşitli ilmî seyahatler yaptı. 594 (1198) yılında Mısır’a yaptığı ilk seyahatinde İbn Neciyye diye bilinen Ebü’l-Hasan Ali b. İbrâhim ed-Dımaşkī, Ebû Abdullah Muhammed b. Hamd el-Ensârî el-Ertâhî, İsmâil b. Sâlih el-Mısrî, Hibetullah b. Ali el-Bûsîrî gibi âlimlerden icâzet aldı ve 596’da (1200) Dımaşk’a döndü. Ertesi yıl başlayıp 602’de (1205) tamamladığı ikinci seyahatinde Bağdat’a gitti. Bağdat’ta Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî, Ebû Hafs İbn Taberzed, İbnü’l-Ahdar gibi âlimlerden istifade etti. 598’de (1202) Bağdat’tan Hemedan ve İsfahan’a geçerek birçok âlimden icâzet aldı. Dımaşk’a dönünce ders okutmak için küçük bir medrese inşa ettiyse de 605 (1208) yılında yeni bir seyahate çıktı. Musul’dan başlayıp Hemedan, İsfahan, Nîşâbur, Merv, Herat ve Bûşenc şehirlerine uğradı. 611’de (1214) tekrar Nîşâbur’a ve Bağdat’a, 612’de (1215) Halep ve Harran’a uğrayarak Dımaşk’a döndü. Bu seyahatinde gittiği yerlerde hem ilim tahsil etti hem ders okuttu. Seyahatleri sırasında Kudüs’e birkaç defa uğradığı gibi 586’da (1190) henüz on yedi yaşında iken Kudüs’ü Haçlılar’dan kurtarmak amacıyla cihada katılmıştı. 590 (1194) yılından sonra ilim tahsili için tekrar Kudüs’e gittiğinde Ebû Ali Hasan b. Ahmed el-İvekī’den ders okudu. Mekke’de İbnü’l-Husrî diye bilinen Ebü’l-Fütûh Nasr b. Ebü’l-Ferec’den faydalandığı da bilinmektedir. Onun 500 civarında hocadan yararlandığı nakledilmekte, ancak sünnete, sahâbeye, muhaddislere saygılı olmayanlardan ve bid‘at ehlinden rivayette bulunmadığı bilinmektedir. Meselâ İsfahan’da karşılaştığı İbn Dihye el-Kelbî’den bahsederken bu zatın bazı tavırlarının hoşuna gitmediğini, hadis âlimleri hakkında dedikodu yaptığını, bu yüzden ondan hadis almadığını (, XXII, 391), Ahmed b. Târık el-Kerekî’nin de müfrit bir Şiî olduğu gerekçesiyle rivayetini terkettiğini söylemektedir (a.g.e., XXI, 271). Ziyâeddin el-Makdisî, yaşadığı dönemin özellikle hadis âlimlerinin şahsiyetleri ve güvenilirlik dereceleri hakkında bilgi vermiş, daha sonraki âlimler bu bilgilerden hareketle pek çok kimseyle ilgili değerlendirmeler yapmıştır.

612 (1215) yılında Dımaşk’a dönen Ziyâeddin el-Makdisî daha önce temelini attığı Dârülhadîs ez-Ziyâiyye’yi geliştirdi. Kāsiyûn dağının eteklerinde babasından kalan arazi üzerine kurduğu bu medreseye talebeleriyle birlikte çalışarak 620’de (1223) son şeklini verdi, ardından talebe okutmaya ve eser telifine yöneldi. Resmî görev kabul etmeyip bütün zamanını ilme ve ibadete ayırdı. Kütüphanesindeki kitaplarıyla kendi eserlerini dârülhadise vakfetti. Zengin kütüphanesi ve kaliteli eğitimiyle üne kavuşan bu dârülhadis âlimlerin uğrak yeri haline geldi. Bir Hanbelî âlimi olarak Kur’an ilimleri, fıkıh ve fıkıh usulü, tarih, dil ve edebiyat ilimlerine vâkıf, ancak daha çok hadis ilimleri ve ricâli konusundaki birikimiyle meşhur olan Ziyâeddin el-Makdisî, İbn Nukta, İbnü’l-Hâcib diye bilinen Ömer b. Muhammed ed-Dımaşkī, Zekiyyüddin el-Birzâlî, İbnü’n-Neccâr el-Bağdâdî, Ebü’l-Ferec İbn Kudâme ve Ebû Abdullah Muhammed b. İbrâhim el-Makdisî gibi âlimlere hocalık yaptı. 28 Cemâziyelâhir 643’te (20 Kasım 1245) Dımaşk’ta vefat etti; Kāsiyûn dağında dayıları Muvaffakuddin İbn Kudâme ile Ebû Ömer Muhammed b. Ahmed el-Makdisî’nin yattığı kabristana defnedildi.

Kaynaklarda âlim, hâfız, hüccet, mütkın, nebîl, âbid ve zâhid diye nitelenen Ziyâeddin el-Makdisî’yi İbnü’n-Neccâr el-Bağdâdî “Ben onun gibisini görmedim” (, XXIII, 130), Mizzî “Devrinde eşi ve benzeri yoktu” (İbn Receb, III, 517), İbn Abdülhâdî “Şam bölgesinin muhaddisi” (ʿUlemâʾi’l-ḥadîs̱, IV, 188), Zehebî “selef-i sâlihînden kalma biri” (Aʿlâmü’n-nübelâʾ, XXIII, 126), Süyûtî “hadis ilimlerinde son sözün sahibi” (Ṭabaḳātü’l-ḥuffâẓ, s. 497) ifadeleriyle övmüştür. Geride bıraktığı dârülhadis 658’de (1260) Moğollar’ın Dımaşk’ı istilâsı sırasında büyük zarar görmüş, medrese ve kütüphanesi talan edilmiş, kitapların bir kısmı satılmıştır. Daha sonra yeniden toparlanan ve dârülhadis olarak eğitim vermeye devam eden bu külliyenin binaları 1150 (1737) yılı civarında yıkılmış ve arazisi üzerine evler inşa edilmiştir. 1270’li (1853) yıllarda kütüphanenin kitapları Ömeriyye Medresesi’ne nakledilmiş, burada da eğitim kesilince bilhassa Ziyâeddin el-Makdisî’nin eserlerinin pek çoğunu müellif nüshaları Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’ye intikal etmiştir. Dârülhadîs ez-Ziyâiyye’nin bugün yalnız bazı kalıntıları mevcuttur.

Eserleri. A) Kur’an. 1. Feżâʾilü’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm. Kur’an’ı öğrenmenin ve öğretmenin sevabı, doğru ve güzel okumanın önemi, bazı sûrelerin fazileti gibi konuların ele alındığı eser altmış beş rivayeti senedleriyle birlikte ihtiva etmektedir (nşr. Salâh b. Âyid eş-Şellâhî, Beyrut 1421/2000). Şemseddin İbn Tolun eserden seçtiği kırk hadisi bir cüzde toplamıştır (, I, 54).

2. İḫtiṣâṣü’l-Ḳurʾân bi-ʿavdihî ile’r-raḥîmi’r-raḥmân. Kur’ân-ı Kerîm’in Cenâb-ı Hak tarafından gönderildiğini inkâr edenlere cevap olarak kaleme alınmış bir risâledir (nşr. Abdullah b. Yûsuf el-Cüdey‘, Riyad 1409/1989).

B) Hadis ve Hadis Ricâli. 1. el-Eḥâdîs̱ü’l-muḫtâre mimmâ lem yuḫrichü’l-Buḫârî ve Müslim fî Ṣaḥîḥayhimâ (el-Muḫtâre, el-Eḥâdîs̱ü’l-ciyâdi’l-muḫtâre mimmâ leyse fi’ṣ-Ṣaḥîḥayn ev eḥadihimâ, el-Müstaḫrec mine’l-eḥâdîs̱i’l-muḫtâre mimmâ lem yuḫrichü’l-Buḫârî ve Müslim fî Ṣaḥîḥayhimâ). Ziyâeddin el-Makdisî’nin en önemli ve hacimli eseri olup müellif burada Ṣaḥîḥayn dışında kalan, özellikle müsned, sünen, tabakat ve tarih kitaplarıyla cüz gibi küçük hacimli derlemelerde yer alan sahih hadisleri toplamış, sahih hadis kabulü için uyguladığı ölçülerdeki hassasiyeti sebebiyle çok kimse onun bu eserini Hâkim en-Nîsâbûrî’nin el-Müstedrek ʿale’ṣ-Ṣaḥîḥayn’ından daha muteber saymıştır. 635 (1237) yılı civarında telifine başlanan eser müellifin vefatı sebebiyle tamamlanamamış, telifi bitirilen kısım seksen altı cüzden meydana gelmiştir. türünde kaleme alınan eserin ilk on beş cüzünde aşere-i mübeşşerenin rivayetleri kaydedilmiş, ardından ismi elifle (ا) başlayan sahâbîlerle devam edilmiş ve ayn (ع) harfinden Abdullah b. Ömer’in rivayetleriyle sona ermiştir. Eserin on altı-elli arası cüzlerini oluşturan ve bâ (ب) harfiyle başlayıp sâd (ص) harfiyle biten sahâbîlere ait otuz beş cüzlük kısmı Şam’daki Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’dedir (Mecâmî‘, nr. 21, vr. 87-118; Mecâmî‘, nr. 86, vr. 1-296). Birçok hadis âlimi bu eserle ilgili çalışmalar yapmış, Zehebî Münteḳā mine’l-Muḫtâre’yi, İbn Hacer el-Askalânî Eṭrâfü’l-Eḥâdîs̱i’l-Muḫtâre’yi (el-İnâre fî eṭrâfi’l-Muḫtâre) kaleme almıştır. Kitabın baş tarafından 2300 hadisi kapsayan kısmı, Riyad’da Muhammed b. Suûd Üniversitesi’nde beş kişilik bir öğrenci grubu arasında bölüşüp yüksek lisans çalışması olarak hazırlanmıştır (Hasnâ Bekrî Ahmed Neccâr, s. 166, dipnot). 5401 hadis ihtiva eden eserin tamamı Abdülmelik b. Abdullah b. Dehîş tarafından tahkik edilmiş (I-II, Mekke 1412) ve on üç cilt halinde neşredilmiştir (Beyrut 1420/2000).

2. es-Sünen ve’l-aḥkâm ʿani’l-Muṣṭafâ ʿaleyhi efḍalü’ṣ-ṣalâti ve’s-selâm. Bazı kaynaklarda el-Aḥkâmü’l-kübrâ fi’l-ḥadîs̱, el-Aḥkâmü’l-kebîr ve kısaca el-Aḥkâm adıyla da zikredilen eser ahkâma dair 6397 hadis ihtiva etmektedir. Müellif bu eserini Hanbelî fıkhına delil teşkil eden bütün hadisleri bir araya getirmek amacıyla yazmaya başlamış, üç cilt içinde yirmi cüz halinde tasarlanan eserin son cüzünü oluşturan “Kitâbü’l-Cihâd”ı vefatı dolayısıyla telif edememiştir. es-Sünen “Kitâbü’ṣ-Ṣalât” ve “Kitâbü’z-Zekât” ile başlayıp, “Kitâbü’l-Cinâyât”ın tamamlanmasıyla sona ermiştir. Daha sonra, İbnü’l-Kemâl el-Hanbelî olarak bilinen müellifin kardeşinin oğlu Ebû Abdullah Muhammed b. Abdürrahîm el-Makdisî’nin tamamladığı eseri (Şemseddin İbn Tolun, I, 135, 158) Ebû Abdullah Hüseyin b. Ukkâşe tahkik edip altı cilt halinde neşretmiştir (Cidde 1425/2004).

3. en-Nehy ʿan sebbi’l-aṣḥâb ve mâ fîhi mine’l-is̱mi ve’l-ʿiḳāb. Yaşadığı dönemde sahâbeye yönelik olarak birtakım saygısız sözlerin sarfedildiğini duyan müellif bu eserini kaleme almış, sözü geçen davranışlarla büyük günah işlendiğini belirtmiş ve bu kişilere verilecek cezayı ortaya koymuştur (nşr. Muhyiddin Necîb, Küveyt-Beyrut 1413/1992; nşr. Muhammed Ahmed Âşûr-Cemâl Abdülmün‘im el-Kûmî, Kahire 1994; Beyrut 1994; nşr. Abdurrahman b. Abdullah et-Türkî, Beyrut 1415/1994; Kahire 2009).

4. Feżâʾilü’l-aʿmâl. Bazı amellerin faziletiyle ilgili 778 rivayeti kapsayan eser (nşr. Ali Rahmî, Kahire 1970 [?]; Kahire 1404/1984; nşr. Ahmed Ubeyd ed-De‘‘âs, Beyrut 1413/1993). Seffârînî tarafından aynı adla şerhedilmiştir (Beyrut 1380).

5. el-ʿUdde li’l-kerbi ve’ş-şidde. Üzüntülü ve sıkıntılı durumlarda okunacak dualardan oluşan ve senedleriyle birlikte nakledilen altmış rivayet içermektedir (nşr. Yâsir b. İbrâhim b. Muhammed, Kahire 1414/1994).

6. el-Emr bi’ttibâʿi’s-sünen ve’ctinâbi’l-bidaʿ. Müellifin, bid‘at olarak nitelediği bazı konulara dikkat çekip sünnete dayanan davranışlara yönlendirmek amacıyla kaleme aldığı eser İttibâʿu’s-sünen ve’ctinâbü’l-bidaʿ adıyla yayımlanmıştır (nşr. Muhammed Bedreddîn el-Kahvecî, Dımaşk 1407/1987; nşr. Ali Hasan Ali Abdülhamîd el-Halebî, Demmâm 1409/1988).

7. Fażlü’l-ḥadîs̱ ve ehlüh (Menâḳıbü aṣḥâbi’l-ḥadîs̱). Merfû ve mevkuf rivayetlerin kaydedildiği eserde rivayetler rüya ve şiirlerle desteklenerek açıklanmıştır. Eserin müellif hattıyla günümüze ulaşan birkaç varaklık kısmı Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’de bulunmaktadır (Mecâmî‘, nr. 107, vr. 140-146).

8. Kitâbü’l-Îmân ve meʿâni’l-İslâm. Sadece sahâbî râvileri zikredilerek bir araya getirilen rivayetleri içeren eserin müellif hattı bir nüshası Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’dedir (Mecâmî‘, nr. 21, vr. 56-60).

9. Kitâbü’l-ʿİlm. İlmin önemi ve faziletine dair bazı hadislerin baş tarafının ve sahâbî râvisinin sıralandığı eserin yine müellif hattıyla 1 varaklık kısmı anılan kütüphanede kayıtlıdır (Mecâmî‘, nr. 21, vr. 60).

10. Ṣıfatü’n-nebî ve cemîlü aḫlâḳıhî ve edebih. Hz. Peygamber’in ahlâkı, edebi ve çeşitli vasıflarıyla ilgili sekiz rivayetin senedleriyle birlikte yer aldığı bir risâledir (nşr. Fevvâz Ahmed Zemerlî, Beyrut 1425/2004).

11. Ṣıfatü’l-cenne. Eserde 212 rivayetin sahâbî râvisi zikredilmiş, yer yer sened ve metinleri değerlendirilmiştir (nşr. Sabrî b. Selâme Şâhîn, Riyad 1423/2002).

12. el-Emrâż ve’l-keffârât ve’ṭ-ṭıb ve’r-ruḳayyât (eṭ-Ṭıbbü’n-nebevî, eṭ-Ṭıb ve’r-ruḳayyât). Ṣaḥîḥayn’daki tıbb-ı nebevîye dair hadislerden doksan birinin bir araya getirildiği eseri Mecdî Fethî es-Seyyid eṭ-Ṭıbbü’n-nebevî (Tanta 1409/1989), Ebû İshak el-Huveynî el-Emrâż ve’l-keffârât ve’ṭ-ṭıb ve’r-ruḳayyât (Kahire 1415, 1420/1999), Muhammed Hasan Muhammed İsmâil eṭ-Ṭıb ve’r-ruḳayyât ve’l-emrâż ve’l-keffârât mine’l-ḥadîs̱i’n-nebeviyyi’ş-şerîf (Beyrut 1424/2003) adıyla neşretmiştir. Rûdânî eseri el-Merḍâ ve’l-keffârât ismiyle ihtisar etmiştir.

13. en-Naṣîḥa. Müellifin bu risâleyi, Eyyûbîler’in el-Cezîre ve Dımaşk kolu hükümdarı el-Melikü’l-Eşref Mûsâ’nın ahlâk ve dinî hayat bakımından yeterince hassas davranmaması üzerine kaleme aldığı belirtilmektedir. Altı âyet ve yirmi yedi hadis ihtiva eden risâle Naṣîḥatü’l-Meliki’l-Eşref ismiyle yayımlanmıştır (nşr. Ali Hasan Ali Abdülhamîd el-Halebî, Mecelletü’l-ḥikme, 3 [Manchester-Britanya 1415/1994], s. 215-247).

14. Ẕikrü’l-muṣâfaḥa. On beş rivayeti kapsayan bir cüzdür (nşr. Amr Abdülmün‘im Süleym, Tanta 1424/2003).

15. Risâle fî ḥükmi ṣıyâmi yevmi’ş-şek (Dımaşk 1963).

16. Ẕikru taḥrîmi’l-müskir. Risâlede rivayetler yalnız sahâbî râvisi zikredilerek derlenmiştir. Ẕemmü’l-müskir adıyla da bilinen risâlenin bir nüshası İrlanda Dublin’de bulunmaktadır (Chester Beatty Library, nr. 3854, vr. 47-49).

17. S̱ebetü’s-semâʿ (S̱ebetü’l-mesmûʿât). Ziyâeddin el-Makdisî’nin seyahatleri sırasında faydalandığı ve icâzet aldığı hocalarından, okuduğu kitaplardan ve birlikte derslere katıldığı arkadaşlarından bahsettiği bir eser olup S̱ebetü mesmûʿâti’l-imâm el-ḥâfıẓ Żiyâʾiddîn el-Maḳdisî adıyla neşredilmiştir (nşr. Muhammed Mutî‘ el-Hâfız, Beyrut 1420/1999).

18. Meşâyiḫu’l-icâze. Müellifin, icâzet aldığı hocalarından birer rivayet naklederek kaleme aldığı eserin üçüncü cüzü müellif hattıyla günümüze ulaşmıştır (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 46, vr. 265-276).

19. Cüzʾü’l-evhâm fî meşâyiḫi’n-nübel. Ebü’l-Kāsım İbn Asâkir’in Kütüb-i Sitte müelliflerinin hocalarını tanıtmak maksadıyla kaleme aldığı el-Muʿcemü’l-müştemil ʿalâ ẕikri esmâʾi şüyûḫi’l-eʾimmeti’n-nübel adlı eserinde mevcut hataların tashihine dairdir. Alfabetik düzenlenen eser Sekîne eş-Şihâbî tarafından el-Muʿcemü’l-müştemil ile birlikte (Beyrut 1400/1980), ayrıca Bedr b. Muhammed el-İmâş’ın tahkikiyle müstakil olarak (Medine 1413/1992) yayımlanmıştır.

20. Cüzʾ fi’ẕ-ẕebbi ʿani’l-İmâm eṭ-Ṭaberânî. Taberânî’yi cerhetmek üzere ortaya atılan bazı iddialara cevap vermek amacıyla kaleme alınmış bir risâledir (nşr. Nizâm b. Muhammed Sâlih Ya‘kūbî, Beyrut 1430/2009, Silsiletü liḳāʾi’l-ʿaşri’l-evâḫir bi’l-Mescidi’l-Ḥarâm içinde, XI, yüz otuz ikinci risâle).

21. Cüzʾ fîhi ḥadîs̱ü’l-ḳulleteyn bi-cemîʿi ṭuruḳıhi’s̱-s̱âbit. Müellif bu risâlede “kulleteyn” olarak bilinen ve bazı âlimlerce delil olmaya elverişli bulunmayan hadisin bütün tariklerini bir araya getirerek onu savunmuştur (nşr. Hâlid b. Hâyif b. Ureyc el-Matîrî, Beyrut 1433/2012; nşr. Yûsuf b. Muhammed Mervân el-Özbekî, Beyrut 1433/2012).

22. Cüzʾ fîhi’r-ruvâtü ʿan Ebi’l-Ḥasen Müslim b. el-Ḥaccâc en-Nîsâbûrî. Eserde müelliften başlanarak Müslim b. Haccâc’a ve onun tarikiyle Hz. Peygamber’e ulaşan on farklı isnad zikredilmiş ve Müslim ile olan güçlü bağına işaret edilmiştir. Ebû Yahyâ Abdullah el-Kündürî tarafından tahkik edilen eser, Zehebî’nin Tercemetü’l-İmâm Müslim ve ruvâtü Ṣaḥîḥihî adlı eseriyle birlikte neşredilmiştir (Beyrut 1416/1996).

23. Eḥâdîs̱ü Ebî ʿAbdirraḥmân ʿAbdillâh b. Yezîd el-Muḳrî mimmâ vâfeḳa’l-İmâm Aḥmed. Kaynaklarda Cüzʾü muvâfaḳāti ʿAbdillâh b. Yezîd el-Muḳrî olarak da geçen ve Abdullah b. Yezîd el-Adevî el-Mukrî’nin (ö. 213/828) altmış dokuz rivayetini ihtiva eden eseri Âmir Hasan Sabrî başka müelliflere ait birkaç cüzle birlikte neşretmiştir (Beyrut 1418/1998).

24. Cüzʾ fîhi ẕikru ṣalâti’l-Muṣṭafâ ṣallallāhü ʿaleyhi ve sellem ḫalfe Ebî Bekr eṣ-Ṣıddîḳ (nşr. Nizâm Muhammed Sâlih Ya‘kūbî, Beyrut 1432/2011, Silsiletü liḳāʾi’l-ʿaşri’l-evâḫir bi’l-Mescidi’l-Ḥarâm içinde, XI, yüz ellinci risâle).

25. ʿAvâli’l-esânîd. Sahâbeden müellife kadar en âlî isnadla ulaşan rivayetlerin derlendiği bir cüz olup müellif burada on iki sahâbîden yedi râvili senedle kendisine ulaşan hadisleri kaydetmiştir (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 38, vr. 176-186).

26. Ḫamsetü eḥâdîs̱e müselselât (nşr. Muhammed Muti‘ el-Hâfız, Beyrut, ts. [Dârü’l-beşâir el-İslâmiyye]).

27. er-Ruvâtü’l-erbaʿate ʿaşer. Buhârî, Müslim ve diğer âlimlerin hocaları arasında yer alan, Ziyâeddin el-Makdisî’nin de kendilerine kadar ulaşan senedi bulunan Abdullah isimli on dört râviye dairdir (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 106, vr. 110-135).

28. Cüzʾ fîhi eḥâdîs̱ü ʿavâlin ve ḥikâyât ve eşʿâr (nşr. Muhammed b. Nâsır el-Acmî, Beyrut 1430/2009, Silsiletü liḳāʾi’l-ʿaşri’l-evâḫir bi’l-Mescidi’l-Ḥarâm içinde, XI, yüz otuzuncu risâle).

29. Muvâfaḳātü’l-eʾimmeti’l-ḫamse. Buhârî, Müslim, Tirmizî, Ebû Dâvûd ve Nesâî’nin aynı hocadan rivayet ettikleri sekiz hadisin müellife ulaşan âlî isnadlarını ihtiva eden eser, Muhammed Mutî‘ el-Hâfız tarafından tahkik edilerek müellifin biyografisine dair et-Tenvîh ve’t-tebyîn ile birlikte neşredilmiştir (Beyrut 1999).

30. Kitâbü’l-Erbaʿîn ʿani’l-meşâyiḫi’l-erbaʿîn (nşr. Âmir Hasan Sabrî, Beyrut 1998).

C) Siyer ve Tarih. 1. es-Sîretü’n-nebeviyye. Hz. Peygamber’in hayatını ve diğer peygamberlere üstünlüğünü konu alan eserin bazı bölümleri günümüze intikal etmiştir (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 85, vr. 265-272; Mecâmî‘, nr. 110, vr. 204-213).

2. Min Menâḳıbi Caʿfer b. Ebî Ṭâlib. On yedi rivayet ihtiva eden bir cüzdür (nşr. Muhammed Hasan Âlü Yâsîn, Bağdat 1389/1969).

3. Min Menâḳıbi ʿAbdillâh b. Caʿfer b. Ebî Ṭâlib. Dört rivayet içeren bir cüz olup el-Münteḳā min aḫbâri’l-Aṣmaʿî’yi neşreden Muhammed Mutî‘ el-Hâfız tarafından aynı eserin sonunda basılmıştır (Dımaşk 1987, s. 162-167).

4. Feżâʾilü’ş-Şâm. Haçlılar’ın Şam ve Filistin bölgeleriyle Kudüs şehrini ele geçirdikleri dönemde bölgenin müslümanlar açısından önemini ortaya koymak amacıyla kaleme alınmıştır. İbn Hacer el-Askalânî’nin Münteḳā min feżâʾili’ş-Şâm adıyla işaret ettiği ve daha önce yazılan bir kitaptan seçmeler yapılarak derlendiği anlaşılan eser üç cüzden oluşmaktadır. Eserin sadece Kudüs’le ilgili ikinci bölümü günümüze ulaşmış ve Feżâʾilü Beyti’l-Maḳdis adıyla yayımlanmıştır (nşr. Muhammed Mutî‘ el-Hâfız, Dımaşk 1405/1985, 1408/1988).

5. Menâḳıbü’ş-şeyḫ Ebî ʿÖmer el-Maḳdisî. İki cüzden meydana gelen eser Makdisî ailesinin Cemmâîl’den ayrıldıktan sonra önderi konumunda bulunan Ebû Ömer Muhammed b. Ahmed b. Kudâme el-Makdisî’nin hayatına dairdir. Günümüze ulaşan eser (nşr. Ebû Yahyâ Abdullah el-Kündürî-Ebû Ahmed Hâdî el-Mürrî, Beyrut 1418/1997) adı bilinmeyen bir kişi tarafından ihtisar edilmiştir (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 9, vr. 120-127).

6. el-Ḥikâyâtü’l-muḳtebese fî kerâmâti meşâyiḫi’l-arżi’l-muḳaddese. Yalnız üçüncü cüzü günümüze kadar gelen eserin (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Hadis, nr. 248, vr. 89-99) bu kısmı Daniella Talmon-Heller tarafından bir değerlendirme yazısıyla birlikte tahkik edilmiş (“The Cited Tales of the Wondrous Doings of the Shaykhs of the Holy Land by Dıya al-Din Abu Abd Allah Muhammad b. Abd al-Wahid al-Makdisî [569/1173-643/1245]: Text, Translation and Commentary”) ve İngilizce tercümesiyle birlikte yayımlanmıştır (Crusades, I [London 2002], s. 111-154).

7. Sebebü hicreti’l-Meḳādise ilâ Dımaşḳ ve kerâmâti meşâyiḫıhim. On cüzlük bir eser olup (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 71, vr. 87-99) müellifin günümüze ulaşmayan yine Makdisî ailesiyle ilgili olan Siyerü’l-Meḳādise adlı eserin de aynı eser olduğu tahmin edilmektedir.

8. el-Münteḳā min aḫbâri’l-Aṣmaʿî. İbn Zebr olarak bilinen Abdullah b. Ahmed er-Rabaî’nin Aḫbârü’l-Aṣmaʿî adlı eserinden seçmelerle meydana getirilen iki cüzlük bir risâledir (nşr. İzzeddin et-Tenûhî, Dımaşk 1354; nşr. Muhammed Mutî‘ el-Hâfız, Dımaşk 1987).

D) Makdisî’nin Başka Müelliflerin Eserlerine Dair Çalışmaları. 1. ez-Ziyâdât ʿalâ S̱ülâs̱iyyâti’l-İmâm Aḥmed. Muhibbüddin İsmâil b. Ömer el-Makdisî’nin Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’i hakkındaki S̱ülâs̱iyyât’ında mevcut pek çok eksiğin tamamlanması amacıyla yazılmıştır (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 98, vr. 173-201). Seffârînî eseri Şerḥu S̱ülâs̱iyyâti Müsnedi’l-İmâm Aḥmed adıyla şerhetmiş ve iki cilt halinde yayımlamıştır (nşr. Züheyr eş-Şâvîş, Dımaşk 1380; Beyrut 1391; Beyrut-Dımaşk 1399/1979).

2. Eḥâdîs̱ ṣaḥîḥa mimmâ revâhu Müslim b. Ḥaccâc en-Nîsâbûrî beyne’l-Muṣṭafâ ve beynehû tisʿate nefer. Daha sonra Tüsâʿiyyâtü Müslim fî Ṣaḥîḥihî adıyla anılan eserde Ziyâeddin el-Makdisî, III. (IX.) yüzyılda az rastlanan dokuz râvili senedlerden Müslim’in el-Câmiʿu’ṣ-ṣaḥîḥ’inde bulunanları araştırmış ve üç rivayetin bu nitelikte olduğunu tesbit etmiştir (nşr. Muhammed Mutî‘ el-Hâfız, Beyrut, ts. [Dârü’l-beşâiri’l-İslâmiyye]).

3. eş-Şâfî fi’s-sünen ʿale’l-Kâfî. Müellifin dayısı ve hocası Muvaffakuddin İbn Kudâme’nin Hanbelî mezhebinin dayandığı ahkâm hadislerinden oluşan el-Kâfî’si üzerine yapılmış bir çalışma olup eksik bir nüshası Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’de kayıtlıdır (Mecâmî‘, nr. 21/1, vr. 1-55).

4. Kelâmü’ż-Żiyâʾ el-Maḳdisî ʿalâ şeyʾin min eḥâdîs̱i’l-Cemʿ beyne’ṣ-Ṣaḥîḥayn. Müellifin, Humeydî’nin el-Cemʿ beyne’ṣ-Ṣaḥîḥayn adlı eserinde gördüğü hataları tashih etmek üzere kaleme aldığı bir eser olup kendi hattıyla bir nüshası günümüze ulaşmıştır (Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye, Mecâmî‘, nr. 85, vr. 177-185).

5. İstidrâkât ʿalâ Kitâbi Düreri’l-es̱er li’l-Ḥâfıẓ ʿAbdilġanî el-Maḳdisî. Cemmâîlî diye de bilinen müellifin hocası Abdülganî el-Makdisî’nin Hz. Peygamber’in cevâmiu’l-kelim niteliğindeki hadislerinden oluşan ve zamanımıza intikal etmeyen Dürerü’l-es̱er adlı çalışmasında görülen hataların tashihine dairdir (el-Fihrisü’ş-şâmil, I, 182).

6. İḫtiṣâru Kitâbi’l-Elḳāb li’ş-Şîrâzî. Bir nüshası Saraybosna Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi yazmaları arasında (1/386 [1/2734], 120 varak) günümüze ulaşmıştır (el-Fihrisü’ş-şâmil, I, 63).

Ziyâeddin el-Makdisî’nin Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’de bulunan küçük hacimli pek çok risâle ve cüzünden bazıları şunlardır: Eḥâdîs̱ (Mecâmî‘, nr. 21, vr. 61-81); İḫtiyârât şiʿriyye (Mecâmî‘, nr. 71, vr. 31-39); el-Eḥâdîs̱ü’l-müs̱els̱elât (Mecâmî‘, nr. 10, vr. 1-9); Aḫbâr ve eşʿâr (Mecâmî‘, nr. 110, vr. 196-203); Muvâfaḳātü Hişâm b. ʿAmmâr (Mecâmî‘, nr. 103, vr. 33-60); Eḥâdîs̱ü Ebî ʿOs̱mân ʿAffân b. Müslim eṣ-Ṣaffâr (Mecâmî‘, nr. 124, vr. 103-120); el-Eḥâdîs̱ ve’l-ḥikâyât (Mecâmî‘, nr. 15, vr. 29-40; Mecâmî‘, nr. 20, vr. 204-212; Mecâmî‘, nr. 111, vr. 144-155, 176-178); el-Ḥikâyâtü’l-mens̱ûre (Mecâmî‘, nr. 98, vr. 109-117, 143-152); Münteḳā mine’l-eḥâdîs̱i’ṣ-ṣıḥâḥ ve’l-ḥisân (Mecâmî‘, nr. 92, vr. 272-290); Eḥâdîs̱ ʿan cemâʿatin min meşâyiḫi Baġdâd (Mecâmî‘, nr. 46, vr. 157-168); Erbaʿûne ḥadîs̱en ve ḥadîs̱ münteḳāten min müsnedi’ṣ-ṣaḥâbiyyât (Mecâmî‘, nr. 46, vr. 124-142); Cüzʾ fîhi ḫamsûne ḥadîs̱en bi-ġayri isnâd (Mecâmî‘, nr. 52, vr. 129-144); el-Münteḳā min ḥadîs̱i Mekkî (b. ʿAbdân en-Nîsâbûrî) ve ġayrih (Mecâmî‘, nr. 42, vr. 129-143); el-Münteḳā min ḥadîs̱i Ebî ʿAlî el-Ḥasen b. Aḥmed el-İveḳī (Mecâmî‘, nr. 76, vr. 194-198); el-Münteḳā min el-Erbaʿîn fî şuʿabi’d-dîn li’ṣ-Ṣaffâr (Mecâmî‘, nr. 70, vr. 44-51); el-Münteḳā min Muʿcemi meşâyiḫi Aḥmed b. Ḥamza es-Sülemî (Mecâmî‘, nr. 110, vr. 213-224); Cüzʾ münteḳā (Mecâmî‘, nr. 41, vr. 179-189); Cüzʾ ṭuruḳi ḥadîs̱i’n-nebiyyi ṣallallâhü ʿaleyhi ve sellem ḥîne kâne fi’l-ḥâʾiṭ (Mecâmî‘, nr. 82, vr. 191-197); Cüzʾ münteḳā mimmâ semiʿnâhü bi-Merv (Mecâmî‘, nr. 344, vr. 1-142); Cüzʾ fi’l-ḥadîs̱ (Mecâmî‘, nr. 101, vr. 318-325); Eḥâdîs̱ münteḳāt ʿalâ baʿżı meşâyiḫih (Mecâmî‘, nr. 17, vr. 25-30). Müellifin günümüze ulaşıp ulaşmadığı bilinmeyen başka eserleri de vardır (es-Sünen ve’l-aḥkâm, neşredenin girişi, I, 71-117; Hasnâ Bekrî Ahmed Neccâr, s. 380-389).

Ziyâeddin el-Makdisî hakkında Muhammed Mutî‘ el-Hâfız, et-Tenvîh ve’t-tebyîn fî sîreti muḥaddis̱i’ş-Şâm el-ḥâfıẓ Żiyâʾeddîn adıyla bir eser kaleme almış (Beyrut 1999), Hasnâ Bekrî Ahmed Neccâr onun hadis alanındaki faaliyetlerini eż-Żiyâ el-Maḳdisî ve cühûdühû fî ʿilmi’l-ḥadîs̱ adlı doktora tezinde incelemiştir (1419/1999, Ümmülkurâ Üniversitesi). Halûd Muhammed el-Hisbân, el-Eḥâdîs̱ü’l-muḫtâre’yi değerlendirdiği doktora tezine er-Râvi’l-maḳbûl ʿinde İbn Ḥacer ve merviyyâtihî fi’l-Eḥâdîs̱i’l-muḫtâre li’ż-Żiyâ el-Maḳdisî adını vermiştir (1426/2005, İrbid, Yermük Üniversitesi). Sâlih Ahmed eş-Şâmî de müellifin el-Eḥâdîs̱ü’l-muḫtâre’siyle ilgi olarak Zevâʾidü’l-Eḥâdîs̱i’l-muḫtâre ʿale’l-Kütübi’t-tisʿa adıyla bir eser kaleme almıştır (Dımaşk-Beyrut, ts. [el-Mektebetü’l-İslâmî]).


BİBLİYOGRAFYA

Ziyâeddin el-Makdisî, el-Eḥâdîs̱ü’l-muḫtâre (nşr. Abdülmelik b. Abdullah b. Dehîş), Beyrut 1420/2000, neşredenin girişi, I, 9-62.

a.mlf., es-Sünen ve’l-aḥkâm (nşr. Ebû Abdullah Hüseyin b. Ukkâşe), Cidde 1425/2004, neşredenin girişi, I, 37-169.

, s. 177.

, IV, 188-189.

, XXI, 271; XXII, 391; XXIII, 126-130.

a.mlf., : sene 641-650, s. 208-214.

a.mlf., , IV, 1405-1406.

İbn Receb, eẕ-Ẕeyl ʿalâ Ṭabaḳāti’l-Ḥanâbile (nşr. Abdurrahman b. Süleyman el-Useymîn), Riyad 1425/2005, III, 514-521.

Takıyyüddin el-Fâsî, Ẕeylü’t-Taḳyîd fî ruvâti’s-sünen ve’l-mesânîd (nşr. Kemâl Yûsuf el-Hût), Beyrut 1410/1990, I, 170.

Burhâneddin İbn Müflih, el-Maḳṣadü’l-erşed (nşr. Abdurrahman b. Süleyman el-Useymîn), Riyad 1410/1990, II, 450-451.

, s. 497-498.

Nuaymî, ed-Dâris fî târîḫi’l-medâris, Beyrut 1410/1990, II, 71-76.

Ebü’l-Yümn el-Uleymî, ed-Dürrü’l-münaḍḍad fî ẕikri aṣḥâbi’l-İmâm Aḥmed (nşr. Abdurrahman b. Süleyman el-Useymîn), Kahire 1412/1992, I, 384-385.

a.mlf., el-Menhecü’l-aḥmed (nşr. Abdülkādir el-Arnaût – İbrâhim Sâlih), Beyrut 1970, IV, 252-254.

Şemseddin İbn Tolun, el-Ḳalâʾidü’l-cevheriyye fî târîḫi’ṣ-Ṣâliḥiyye (nşr. M. Ahmed Dehmân), Dımaşk 1401/1980, I, 76-79, 135, 158.

, I, 54.

, VII, 387-391.

İbnü’l-Gazzî, Dîvânü’l-İslâm (nşr. Seyyid Kesrevî Hasan), Beyrut 1411/1990, III, 217-218.

, II, 1004.

, IV, 96-97.

, VI, 255.

el-Fihrisü’ş-şâmil: el-Ḥadîs̱ (nşr. el-Mecmau’l-melekî), Amman 1411/1991, I, 63, 182.

Hasnâ Bekrî Ahmed Neccâr, eż-Żiyâʾ el-Maḳdisî ve cühûdühû fî ʿilmi’l-ḥadîs̱ (doktora tezi, 1419/1999), Câmiatü Ümmi’l-kurâ, s. 79-412.

Abdullah b. Muhammed b. Ahmed et-Tarîkī, Muʿcemü muṣannefâti’l-Ḥanâbile, Riyad 1422/2001, III, 146-165.

Abdullah Muhammed el-Habeşî, Câmiʿu’ş-şürûḥ ve’l-ḥavâşî, Ebûzabî 1425/2004, I, 400; III, 1677.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2013 yılında İstanbul’da basılan 44. cildinde, 491-495 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER