https://islamansiklopedisi.org.tr/ali-ibrahim-han
1126’da (1714) Patna’da doğdu. Çocukluk ve gençlik yıllarını Şeyhpura’da geçirdi. 1748 yılında Azîmâbâd’a gitti. Bölgenin hâkimi Ali Verdî Han tarafından özellikle İran asıllı pek çok şairin toplandığı Mürşidâbâd’daki sarayına davet edildi. Burada üstün edebî kabiliyetiyle herkesin takdirini kazandı. Şiirlerinde Halil veya Halîl-i Azîmâbâdî mahlasını kullandı. “Nevvâb”, “emînü’d-devle”, “azîzü’l-mülk”, “bahâdır”, “nasîr-i ceng” unvanlarını aldı. 1760’ta Bengal, Bihâr ve Orissa nevvâblığına tayin edilen Mîr Kāsım Han’ın ordu mütevelliliğine getirildi. Daha sonra Mîr Kāsım’ın en güvenilir müşaviri oldu. Ancak Mîr Kāsım’ın birkaç mağlûbiyetten sonra başkalarına sığınması üzerine ondan ayrıldı. 1770’te Bengal valiliğine getirilen Mübâreküddevle’nin nâibliğine tayin edildi. Kabiliyetinin farkına varan İngilizler ve onların Hintli iş birlikçilerince sivil idarede görevlendirildi. 1781’de Benâres’teki Yüksek Adalet Divanı başkanlığına ve geçici olarak aynı bölgedeki İngiliz umumi vâliliğinin en yetkili müşavirliğine tayin edildi. 1208 (1793-94) yılında aynı şehirde öldü.
Eserleri. 1. Gülzâr-ı İbrâhîm. 1770’te yazmaya başlayıp 1784’te tamamladığı eser bir Urdu şairleri tezkiresidir. 1798’de Gülşen-i Hind adıyla Farsça’dan Urduca’ya tercüme edilmiş ve bu tercüme 1934’te Aligarh’da basılmıştır (Farsça yazmaları için bk. Storey, I/2, s. 877).
2. Ḫulâṣatü’l-kelâm. 1784’te yazdığı bu eserde yetmiş sekiz Farsça mesnevi şairi hakkında bilgi vermiş ve eserlerinden iktibaslar yapmıştır (yazmaları için bk. Storey, I/2, s. 877).
3. Ṣuḥuf-i İbrâhîm. 1790’da Benâres’te tamamlanan eser, o tarihe kadar yazılmış en geniş Farsça şuarâ tezkiresi olup 3278 şairin biyografisini ihtiva eder. Eserin tek yazma nüshası Berlin Staatsbibliothek’tedir (bk. Pertsch, s. 627 [nr. 663]).
4. Aḥvâl-i Ceng-i Marhaṭṭa. Târîḫ-i İbrâhîm Ḫân veya Veḳāyiʿ-i Ceng-i Marhaṭṭa adlarıyla da anılan bu eser, çökmekte olan Hint-Türk İmparatorluğu’na hükmetmek isteyen Marhattalar’ın 1757-1784 yılları arasındaki mücadelelerini anlatır. 1787’de Benâres’te yazılan eser, 1795’te Tevârîḫ-i Marhaṭṭa ve Aḥmed Şâh Abdâlî adıyla Urduca’ya tercüme edilmiş, bu tercüme aynı yıl basılmıştır.
BİBLİYOGRAFYA
W. Pertsch, Verzeichniss der Persischen Handschriften der Königlichen Bibliothek zu Berlin, Berlin 1888, s. 627 (nr. 663).
Abdülhay el-Hasenî, Nüzhetü’l-ḫavâṭır, VII, 326.
Storey, Persian Literature, I/1, s. 700-702, 761, 762; I/2, s. 877.
Muhammed Bâkır, “ʿAlî İbrâhim Ḫân Ḫalîl”, UDMİ, XIV/2, s. 113-114.
F. Lehmann, “ʿAlī Ebrāhīm Khan”, EIr., I, 860-861.