https://islamansiklopedisi.org.tr/cevzeher
Kelimenin etimolojisi hakkında farklı görüşler ileri sürülmüştür. Farsça gevzeher kelimesinin Arapçalaşmış şekli olan Cevzeherin aslı Hârizmî’ye göre Farsça kûz (aslı kûj) ile çihrden oluşan ve “ceviz şeklinde” (yuvarlak, kavisli, kambur) anlamına gelen kûzçihr (gavzçihr) kelimesidir. Hârizmî, kelimenin aslının “küre şeklinde” anlamına gelen gûyçihr olduğu görüşünü zayıf bulmaktadır (Mefâtîḥu’l-ʿulûm, s. 128). Cevzeherin Zend dilinde (eski Farsça) “boğa tohumu” anlamını taşıyan gao-cithradan (Pehlevîce’de goçihr, bugünkü Farsça’da gevzeher) gelmiş olduğu daha kuvvetli bir ihtimal olarak kabul edilmektedir; nitekim bu terim Avesta’da ayın bir sıfatı olarak geçmektedir (EI2 [İng.], I, 502).
İslâm astronomi ve astroloji literatüründe cevzeher, ayın yörüngesiyle tutulma düzlemi (dâiretü’l-husûf) ara kesitini ifade eden teknik bir terimdir. Ay dünya çevresindeki yörüngede dolanırken tutulma düzlemini kestiği çap karşıtı iki noktaya “iki düğüm” (el-ukdeteyn) denir. Ayın tutulma düzlemine çıktığı noktaya “çıkma düğümü” veya “baş” (re’sü’l-cevzeher = yılanın başı), tutulma düzleminin altına geçtiği noktaya “inme düğümü” veya “kuyruk” (zenebü’l-cevzeher = yılanın kuyruğu) ve her ikisine birden de “el-cevzehrânî” denilmektedir. Ayrıca İslâm astronomi literatüründe yukarıda tarif edilen noktalara, cevzeher yerine “ejderha” anlamına gelen et-tinnîn terimi kullanılarak “re’sü’t-tinnîn” (ejderhanın başı) ve “zenebü’t-tinnîn” (ejderhanın kuyruğu) adları da verilmiştir.
Güneş ve yer tutulma düzlemini tamamladıkları için ay ve güneş tutulmaları, ayın çıkma ve inme düğüm noktaları yakınında bulunduğu zaman gerçekleşir. Çünkü bu durumlarda her üç gök cismi aynı doğrultuda sıralanırlar.
BİBLİYOGRAFYA
Tehânevî, Keşşâf, I, 202, 510.
Muhammed b. Ahmed el-Hârizmî, Mefâtîḥu’l-ʿulûm, Kahire 1342, s. 128.
W. Hartner, “The Pseudoplanetary Nodes of the Moon’s Orbit in Hindu and Islamic Iconographies”, AI, sy. 5 (1938), s. 113-154.
a.mlf., “D̲j̲awzahar”, EI2 (İng.), II, 501-502.
E. Kühnel, “Drachenportable”, Zeitschrift für Kunstwissenschaft, IV/1-2, Berlin 1950.
TA, X, 275.
H. Suter, “Cevzeher”, İA, III, 127-128.
Dihhudâ, Luġatnâme, X, 153.