https://islamansiklopedisi.org.tr/esrarut-tevhid
Ebû Saîd-i Ebü’l-Hayr’ın dördüncü kuşaktan torunu olan Muhammed b. Münevver, tam adı Esrârü’t-tevḥîd fî maḳāmâti’ş-Şeyḫ Ebî Saʿîd olan eserinin önsözünde atası Ebû Saîd hakkında çocukluğundan beri bilgi toplamaya meraklı olduğunu, daha önce amcasının oğlu Cemâleddin Ebû Ravh Lutfullah b. Ebû Sa‘d’in bu konuda Ḥâlât ü Süḫanân-ı Şeyḫ Ebû Saʿîd adlı bir kitap yazdığını, kendisinin ise buradaki bilgilere Oğuz istilâsı ile (548/1153) kaybolmaya yüz tutan şifahî bilgileri de ekleyerek yeni bir eser kaleme aldığını, insan hayatının çocukluk, gençlik, yaşlılık dönemlerine ayrıldığı gibi bu kitabı da üç bölüm halinde telif ettiğini ve Ebû Ravh’ın eserindeki beş bölümü üçe indirdiğini söyler. Ḥâlât-ı Süḫanân’ın yaklaşık altı katı hacminde olan Esrârü’t-tevḥîd’in ilk bölümünde Ebû Saîd’in çocukluğundan itibaren kırk yaşına kadarki hayatı, ikinci bölümünde orta yaşlılık, son bölümünde ise ihtiyarlık dönemleri ele alınmıştır. Birinci bölümde Ebû Saîd’in öğrenimi, riyâzet ve mücâhedeleri, pîrleri, şeyhleri ve tarikat şeceresi, ikinci bölümde orta yaşlılığındaki kerametleri, başka şeyhlerle ilgili hikâyeler, üçüncü bölümde de son yılları, vasiyetleri ve ölümünden sonraki kerametleri anlatılmaktadır. Eseri ilk defa yayımlayan Rus müsteşriki Jukovsky telif tarihi olarak 553-599 (1158-1202), en eski nüshalarına dayanarak yeniden yayıma hazırlayan Zebîhullah Safâ 570 (1174-75), G. Lazard 574 (1178-79), Ebû Saîd hakkında en ayrıntılı eseri yazmış olan F. Meier ise 574-588 (1178-1192) yıllarını vermektedir. Herat’ta Farsça olarak kaleme alınan eser, Gurlular’dan Ebü’l-Feth Gıyâseddin Muhammed’e ithaf edilmiştir.
Esrârü’t-tevḥîd, Ebû Saîd’in hal tercümesi bakımından olduğu kadar Horasan tasavvufuna dair bilgi vermesi açısından da önemlidir. Eser dönemin dinî inançları, bölgenin beşerî coğrafyası, birtakım tarihî olaylar hakkında da önemli bilgiler içerir. Sipehsâlâr’ın Mevlânâ ve etrafındakilerle ilgili eseri Risâle-i Sipehsâlâr’ın iç tertip bakımından ona benzemesinden Esrârü’t-tevḥîd’in bir süre sonra Anadolu’da da tanındığı anlaşılmaktadır.
İlk olarak Rus müsteşriki Jukovsky tarafından yayımlanan (Petersburg 1899) Esrarü’t-tevḥîd’in bu neşri A. Behmenyâr tarafından tekrar basılmıştır (Tahran 1314 hş./1935). Behmenyâr ayrıca eserden bazı seçmeleri bir giriş yazısıyla birlikte neşretmiştir (Tahran 1320 hş./1941). Zebîhullah Safâ Esrârü’t-tevḥîd’i İstanbul (Hacı Selim Ağa Ktp., Hüdâî Efendi, nr. 488), Kopenhag ve Leningrad nüshalarına dayanarak yeniden yayımlamıştır (Tahran 1332, 1348, 1354 hş.). Dil bakımından önemli özellikler taşıyan Millet Kütüphanesi nüshası ile (Reşid Efendi, nr. 1164, istinsah tarihi 670/1271) Süleymaniye Kütüphanesi nüshasından (Şehid Ali Paşa, nr. 1416) faydalanılmamış olması bu neşir için büyük eksikliktir. Eser İs‘âd Abdülhâdî Kındîl tarafından Arapça’ya (Kahire 1966), M. Achena tarafından da Les étapes mystiques du Shaykh Abū Saʿīd adıyla Fransızca’ya (Paris 1974) çevrilmiştir. Esrârü’t-tevḥîd’i son olarak Şefî‘ Kedkenî inceleme ve notlarla birlikte yayımlamıştır (I-II, Tahran 1987).
BİBLİYOGRAFYA
Muhammed b. Münevver, Esrârü’t-tevḥîd (nşr. V. Jukovsky), Petersburg 1899, nâşirin önsözü, s. 5.
Lutfullah b. Ebû Saîd, Ḥâlât ü Süḫanân-ı Şeyḫ Ebû Saʿîd (nşr. Îrec Efşâr), Tahran 1331 hş.
Safâ, Edebiyyât, II, 981.
G. Lazard, La Langue des plus anciens monuments de la prose persane, Paris 1963, s. 120.
Gulâm Hüseyin Yûsufî, “ʿÂrifî ez Ḫorâsân”, Dîdârî bâ Ehl-i Ḳalem, Meşhed 1357 hş.
F. Meier, Abū Saʿīd-i Abū’l-Ḫayr, Tahran-Liege 1976, s. 522.
H. Algar, “Asrār al-Tawḥīd”, EIr., II, 800-801.