https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-asakir-ebu-muhammed
15 Cemâziyelevvel 527’de (24 Mart 1133) Dımaşk’ta doğdu. Babası gibi İbn Asâkir diye meşhur oldu. İlk eğitimini babası, amcası ve dedelerinden aldı. Babası kendi hocalarından onun da ders almasını sağlamış, Hibetullah b. Sehl el-Bistâmî gibi Bağdatlı, ayrıca Horasanlı birçok muhaddisten onun adına icâzet almıştır. Hocaları arasında Cemâlülislâm Ebü’l-Hasan Ali b. Müsellem es-Sülemî, Ebû Sa‘d b. Semmân ve Nasrullah b. Muhammed el-Mıssîsî gibi âlimler de vardır. Olgunluk çağına kadar babası hayatta olduğu için ondan çok faydalandı ve eserlerinin telifine yardım etti. Nitekim babasının Târîḫu medîneti Dımaşḳ’ını iki defa temize çekti. Zehebî, babasından çok hadis rivayet eden âlimler arasında onun gibi birini duymadığını söylemektedir. Kendisinden de oğlu Ali b. Kāsım ile İzzeddin İbn Abdüsselâm, Ruhâvî ve İbnü’l-Enmâtî diye bilinen İsmâil b. Abdullah gibi şahsiyetler ders aldı. Şam, Kudüs, Hicaz ve Mısır’a ilmî amaçlarla kısa süreli seyahatler yaptı. Rivayet ve semâının çokluğu, dinî hayatının mükemmelliği bakımından Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî’den daha üstün sayılmakla birlikte İbnü’l-Cevzî’nin hem ricâl ve hadis metinlerine hem de diğer ilimlere vukufu bakımından ondan ileride olduğu kabul edilmektedir.
Hadis hâfızı ve tarihçi olarak bilinen Ebû Muhammed İbn Asâkir, İbn Nukta tarafından sika olarak değerlendirilmiştir. Çeşitli eserler kaleme almasına, pek çok bilgi toplamasına karşılık yazısının kötü olduğu belirtilmektedir. Bunun sebebi muhtemelen çok hızlı yazmasıdır. Babasının ölümünden sonra Şam’da Emeviyye Camii’nde hadis okutmaya başlayan İbn Asâkir, Nûreddin Mahmûd Zengî’nin yaptırdığı Dârü’l-hadîsi’n-Nûriyye’ye müderris olmuş, ölünceye kadar bu görevde kalmıştır.
İbn Asâkir amelde Şâfiî, itikadda koyu bir Eş‘arî idi. Maḳālâtü’l-İslâmiyyîn’i çok okuduğu rivayet edilir. Ayrıca dindarlığı, fazileti, sünneti müdafaa edip bid‘atlara karşı çıkması ile tanınmıştır. Zarif, şakacı ve nüktedan bir kişiliğe sahip olan İbn Asâkir’in dârülhadis müderrisliği görevini fahrî olarak sürdürdüğü, medresenin suyundan içmediği gibi oradan abdest bile almayacak derecede takvâ sahibi olduğu, hadis tahsili için gelen öğrencilere bütün imkânlarıyla yardımda bulunduğu rivayet edilir. 9 Safer 600’de (18 Ekim 1203) Dımaşk’ta vefat eden İbn Asâkir Bâbüssagīr Kabristanı’nda babasının yanına defnedildi.
Eserleri. 1. el-Câmiʿu’l-müstaḳṣâ fî feżâʾili’l-Mescidi’l-aḳṣâ. Feżâʾilü’l-Ḳuds, Feżâʾilü Beyti’l-maḳdis ve Feżâʾilü’l-Mescidi’l-aḳṣâ gibi isimlerle de anılan eserin (Keşfü’ẓ-ẓunûn, I, 574) bir nüshası Bağdat’ta (Hizânetü’l-evkāfi’l-âmme, nr. 783), aslından seçmeler ihtiva eden bir nüshası da British Museum’da (nr. 1250) bulunmaktadır. İbn Asâkir’in Fażlü ziyâreti’l-Ḫalîl ʿaleyhi’s-selâm ve mevḍıʿi ḳabrihî ve ḳubûri ebnâʾihi’l-kirâm adlı eserinin de bu kitabın bazı kısımlarından ibaret olduğu belirtilmektedir.
2. Münteḫabât min Târîḫi Dımaşḳ. Babasının Târîḫu medîneti Dımaşḳ’ından seçmeler yaparak telif ettiği bu eserin bazı kısımları Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyye’dedir (M. Nâsırüddin el-Elbânî, s. 84).
3. Cüzʾ fî aḫbâri’l-Ḥâfıẓ İbn ʿAsâkir. Babasının hayatı ve eserlerine dair olup Yâkūt ve Zehebî’nin görüp faydalandığı, ancak daha sonra kaybolduğu zannedilen eser (EI2 [İng.], III, 714) Selâhaddin el-Müneccid tarafından bulunarak yayımlanmıştır (Beyrut 1980).
4. Kitâbü’l-Cihâd (Fażlü’l-cihâd). Müellif, halkı Haçlılar’a karşı savaşmaya teşvik etmek amacıyla kaleme aldığı bu eserini 576 (1180) yılında Selâhaddîn-i Eyyûbî’ye takdim etmiştir. Eserinin başında ve sonunda Kudüs’ün geri alınması için Allah’a dua ettiğini, duasının kabul edildiğini ve 583’te (1187) gerçekleşen fethe kendisinin de katıldığını söylemektedir. İki ciltten meydana gelen eserdeki rivayetlerin isnadı çok uzun tutulduğundan hacmi oldukça kabarmıştır. Bu sebeple kitap, yine müellifi tarafından el-Münteḳā min Kitâbi Fażli’l-cihâd ve mâ eʿaddallāhü li’l-ʿibâd adıyla ihtisar edilmiş olup bunun bir nüshası Beyazıt Devlet Kütüphanesi’ndedir (nr. 1044).
5. Ẕeyl ʿalâ Târîḫi Dımaşḳ. Babasının eserine yaptığı bir zeyil olup tamamlanmamıştır (Keşfü’ẓ-ẓunûn, I, 294).
6. Taʿziyetü’l-müslim ʿan aḫîhi (Kitâbü Taʿziyeti’l-müslim). Mecdî Fethî es-Seyyid tarafından yayımlanan eser (bk. bibl.) iç kapakta yanlışlıkla müellifin babasına nisbet edilmiştir.
7. el-Ebdâlü’l-ʿâliye. Genellikle babasının eserlerinden yaptığı seçmelerden ibarettir. Müellifin Kitâbü’l-Ebdâli’l-muḫrace mine’ṣ-ṣıḥâḥ ve’l-ḥisân ve’l-ʿavâlî (Rûdânî, s. 137) adıyla anılan eseri de muhtemelen bu kitaptır.
İbn Asâkir’in ayrıca Feżâʾilü’l-Medîne (el-Enbâʾü’l-mübîne fî fażli’l-Medîne, Fażlü’l-Medîne), Kitâbü’l-Menâsik, el-Muvâfaḳāt, el-Emâlî (Mecâlis), es-Sübâʿiyyât, Fażlü (Feżâʾilü)’l-Ḥarem, Kitâb fî men ḥaddes̱e bi-medâʾini’ş-Şâm ve ḳurâhâ adlı eserleri kaynaklarda zikredilmektedir.
BİBLİYOGRAFYA
İbn Asâkir, el-Münteḳā min Kitâbi Fażli’l-cihâd ve mâ eʿaddallāhü li’l-ʿibâd, Beyazıt Devlet Ktp., nr. 1044, vr. 1a-39b.
a.mlf., Taʿziyetü’l-müslim ʿan aḫîhi (nşr. Mecdî Fethî es-Seyyid İbrâhim), Cidde 1411/1991, neşredenin girişi, s. 7-11.
Münzirî, et-Tekmile, II, 8-9.
Ebû Şâme, eẕ-Ẕeyl ʿale’r-Ravżateyn, s. 47.
İbn Hallikân, Vefeyât, III, 331.
İbn Abdülhâdî, ʿUlemâʾü’l-ḥadîs̱, IV, 142-144.
Zehebî, Aʿlâmü’n-nübelâʾ, XXI, 405-411.
a.mlf., Teẕkiretü’l-ḥuffâẓ, IV, 1367-1369.
a.mlf., Düvelü’l-İslâm, Beyrut 1405/1985, s. 319.
Sübkî, Ṭabaḳāt (Tanâhî), VIII, 209, 296, 352-353.
İsnevî, Ṭabaḳātü’ş-Şâfiʿiyye, II, 218-219.
İbn Kesîr, el-Bidâye, XIII, 38.
Fâsî, Ẕeylü’t-Taḳyîd fî ruvâti’s-sünen ve’l-mesânîd (nşr. Kemâl Yûsuf el-Hût), Beyrut 1410/1990, II, 268.
İbn Tağrîberdî, en-Nücûmü’z-zâhire, VI, 186.
Sehâvî, el-İʿlân bi’t-tevbîḫ, s. 263, 274.
Süyûtî, Ṭabaḳātü’l-ḥuffâẓ (Lecne), s. 484-485.
Nuaymî, ed-Dâris fî târîḫi’l-medâris (nşr. Ca‘fer el-Hasenî), Kahire 1988, I, 101-103.
Keşfü’ẓ-ẓunûn, I, 294, 574; II, 1275, 1278.
İbnü’l-İmâd, Şeẕerât, IV, 347.
Rûdânî, Ṣılatü’l-ḫalef bi-mevṣûli’s-selef (nşr. Muhammed Hacî), Beyrut 1988, s. 83-87, 137, 453.
Hediyyetü’l-ʿârifîn, I, 828.
Îżâḥu’l-meknûn, I, 358.
Kettânî, er-Risâletü’l-müstetrafe (Özbek), s. 49.
Brockelmann, GAL, I, 331; Suppl., I, 567-568.
a.mlf., “İbn Asâkir”, İA, V/2, s. 701-702.
Kehhâle, Muʿcemü’l-müʾellifîn, VIII, 106.
a.mlf., el-Müstedrek, Beyrut 1408/1988, s. 553.
Elbânî, Maḫṭûṭât, s. 84.
Selâhaddin el-Müneccid, Muʿcemü’l-müʾerriḫîne’d-Dımaşḳıyyîn, Beyrut 1398/1978, s. 170-171.
a.mlf., “el-Müʾerriḫûne’d-Dımaşḳıyyûn ve âs̱âruhümü’l-maḫṭûṭa”, MMMA (Kahire), II/1 (1376/1956), s. 88.
Yâsin Muhammed es-Sevvâs, Fihrisü maḫṭûṭâti Dâri’l-kütübi’ẓ-Ẓâhiriyye: et-Târîḫ ve mülḥaḳātüh, Dımaşk 1403/1983, s. 129-130; a.e.: el-Mecâmîʿ, Dımaşk 1403/1983, s. 232.
Muhammed Kürd Ali, Künûzü’l-ecdâd, Dımaşk 1404/1984, s. 299.
Ziriklî, el-Aʿlâm (Fethullah), V, 178.
Bessâm Abdülvehhâb el-Câbî, Muʿcemü’l-Aʿlâm, Limasol 1407/1987, s. 603.
N. Elisséeff, “Ibn ʿAsākir”, EI2 (İng.), III, 713-715.
Nûrullah Kisâî, “İbn Asâkir”, DMBİ, IV, 294-296.