https://islamansiklopedisi.org.tr/kudame-ailesi
Aslen Filistin’in Nablus yakınlarındaki Cemmâîl köyünden olan Kudâme ailesi (Âl-i Kudâme, Benî Kudâme) VI. (XII.) yüzyılın ortalarında Dımaşk’a göç etmiş ve yaklaşık üç buçuk asır boyunca İslâm düşünce ve kültür tarihinde, özellikle Hanbelî mezhebi tarihinde büyük rol oynamıştır. Aileye ismini veren Kudâme b. Mikdâm el-Makdisî’nin soyu Hz. Ömer’e dayanır.
492 (1099) yılında Haçlılar tarafından Kudüs Krallığı’nın kurulmasının ardından bölge halkına uygulanan ağır vergiler ve çeşitli baskılar sebebiyle Dımaşk’a göç eden Kudâme ailesi mensupları önce şehrin doğusunda bulunan Ebû Sâlih Mescidi’ne indiler (551/1156); daha sonra, üzerinde bugünkü Câmiu’l-Hanâbile’nin (Câmiu’l-Muzafferî) bulunduğu Kāsiyûn tepesinin eteklerinde yeni kurulan bir mahalleye yerleştiler. Kudâmeliler zamanla, önceden ikamet ettikleri Ebû Sâlih Mescidi’ne nisbetle Sâlihiye adını verdikleri bu mahalle ile özdeşleşmişlerdir; haklarındaki en geniş bilgiler de bu mahalleyle ilgili kitaplarda bulunmaktadır (bk. bibl.).
Ailenin VI. (XII.) yüzyıldaki liderlerinden Ebû Ömer Muhammed b. Ahmed ilim ve takvâsı ile meşhur bir zattı. 583’te (1187) Kudüs’ün Haçlılar’dan kurtarılması sırasında kardeşi Muvaffakuddin İbn Kudâme ile birlikte Selâhaddîn-i Eyyûbî’nin ordusunda savaştı (Zehebî, XXII, 171). Onun yaptırdığı el-Medresetü’l-Ömeriyye ile Câmiu’l-Hanâbile ailenin alt yapısını oluşturan en önemli kurumları teşkil eder. Benî Kudâme, özellikle Filistin kökenli bazı ünlü ailelerle kurduğu akrabalık bağları sayesinde gittikçe gelişti; VII. (XIII.) yüzyılın başlarında yetiştirdiği ilim adamları sadece Dımaşk’ta değil Bağdat, Kahire ve Horasan gibi İslâm dünyasının büyük ilim merkezlerinde de tanınıyordu. Sâlihiye mahallesi dönemin ilim ve kültür hayatında çok etkili bir role sahipti ve burada yalnız Zengîler döneminde yapılan medreselerin sayısı yirmiyi buluyordu. Kudâme ailesi fertleri, önemli kısmı Memlükler dönemi içinde kalan VI. (XII.) yüzyılın ikinci yarısı ile VII ve VIII. (XIII ve XIV.) yüzyıllarda başta Dımaşk olmak üzere Suriye, Filistin, Mısır ve Irak’ın önemli merkezlerinde imamlık, müderrislik, müftülük, kadılık gibi görevler üstlenerek toplumun dinî ve ilmî hayatını etkilemiş, geride bıraktıkları yüzlerce eserle Hanbelî fıkhının gelişmesine önemli katkılar sağlamışlardır. Bunlar arasında Cemmâîlî ve Şemseddin İbn Abdülhâdî gibi elli, yetmiş, İbnü’l-Mibred gibi 400 civarında kitap yazanlar da bulunmaktadır.
Kudâme ailesi mensuplarının özellikle Allah’ın sıfatları, halku’l-Kur’ân, bid‘at ve hurâfe gibi konularda katı bir Selefî çizgisi takip ettikleri ve bu sebeple zaman zaman diğer mezheplere mensup ilim adamlarının ve halkın tepkisine yol açtıkları görülür. Bu katı tavırlarıyla şahsî hayatlarında zühd ile, içtimaî hayatlarında ise sert mücadelelerle dolu bir geleneğin en önemli temsilcisi olmuşlardır. Ancak ilmî tartışmalardaki bu sert tavırlarına rağmen idarecilerle ve bu çerçevede Zengî, Eyyûbî, Memlük hükümdarlarıyla daima iyi ilişkiler içerisinde bulunmuş, onlardan büyük saygı görmüş, özellikle Eyyûbî ve Memlük dönemlerinde üst düzey dinî ve idarî bürokratlar haline gelmişlerdir. Bu aileden yetişen Ebü’l-Ferec İbn Kudâme (ö. 682/1283), Şemseddin Ahmed b. Abdurrahman (ö. 689/1290), Şerefeddin Hasan b. Abdullah b. Ebû Ömer (ö. 695/1296), Şehâbeddin Ahmed b. Hasan b. Abdullah b. Abdülganî (ö. 710/1310), Takıyyüddin Süleyman b. Hamza b. Ahmed b. Ömer (ö. 715/1315), İzzeddin Muhammed (ö. 731/1331), Yûsuf b. Muhammed el-Merdâvî (ö. 769/1368) ve Muhammed b. Ali b. Abdurrahman b. Muhammed (ö. 820/1417) gibi birçok kişinin Dımaşk ve Mısır’da kādılkudâtlık ve şeyhülislâmlık yaptığı görülür. Ancak ailenin etkinliğinde özellikle VIII. (XIV.) yüzyıldan itibaren gerileme başlamıştır (Nuaymî, II, 77; İbn Tolun, I, 171, 179; II, 361-362).
Kudâme ailesine mensup, sayısı 115’i geçen ilim adamı (Şâkir Mustafa, III/15 [1402/1982], s. 90) kıraat, tefsir, hadis, fıkıh, Arap dili ve edebiyatı, nesep, cerh ve ta‘dîl gibi birçok alanda eser vermiştir. Ebû Ömer Muhammed b. Ahmed, kardeşi Muvaffakuddin İbn Kudâme, teyzesinin oğlu Cemmâîlî ve kız kardeşinin oğlu Ziyâeddin el-Makdisî’den oluşan ilk büyük dört imamdan başka aileye mensup meşhur ilim adamı, imam ve kadılardan yukarıda adı geçenler dışındaki bazıları şunlardır: Şemseddin Muhammed b. İbrâhim (ö. 676/1277), Şerefeddin Ahmed b. Ahmed b. Ubeydullah (ö. 687/1288), Fahreddin Ali b. Ahmed b. Abdülvâhid (ö. 690/1291), Âişe bint Mecdüddin Îsâ b. Muvaffak (ö. 697/1298), Muhibbüddin Ebû Muhammed Abdullah b. Ahmed (ö. 737/1337), Şemseddin İbn Abdülhâdî (ö. 744/1343), İbn Kādı’l-Cebel (ö. 771/1370), Selâhaddin Muhammed b. Ahmed b. İbrâhim (ö. 780/1378), Şemseddin Muhammed b. Abdullah b. Ahmed (ö. 789/1387), Şemseddin Muhammed b. Abdurrahman b. Muhammed (ö. 794/1392), Nâsırüddin Muhammed b. Muhammed b. Dâvûd (ö. 796/1394), Şehâbeddin Ahmed b. Ebû Bekir b. Ahmed (ö. 798/1396), Ömer b. Muhammed b. Ahmed (ö. 803/1401), Şehâbeddin Ahmed b. Muhammed b. Ahmed (ö. 841/1437), Cemâleddin İbn Abdülhâdî (ö. 909/1503), Abdülcelîl b. Muhammed b. Abdülhâdî (ö. 1087/1676) ve Osmanlılar döneminde Kudâme ailesinin yeniden uyanışını temsil eden, ilim ve irfan sahasında pek çok eser veren Abdülganî b. İsmâil en-Nablusî (ö. 1143/1731).
BİBLİYOGRAFYA
Muvaffakuddin İbn Kudâme, Taḥrîmü’n-naẓar fî kütübi ehli’l-kelâm: Ibn Qudāma’s Censure of Speculative Theology (nşr. ve trc. G. Makdisi), London 1962, tür.yer.; ayrıca bk. neşredenin girişi, s. IX-XXVI.
a.mlf., el-Muġnî (nşr. Abdullah b. Abdülmuhsin et-Türkî – Abdülfettâh M. el-Hulv), Kahire 1412/1992, neşredenlerin girişi, I, 5-56.
Ebû Şâme, eẕ-Ẕeyl ʿale’r-Ravżateyn, s. 139-142.
Zehebî, Aʿlâmü’n-nübelâʾ, XXII, 165-173.
İbn Receb, eẕ-Ẕeyl ʿalâ Ṭabaḳāti’l-Ḥanâbile, Beyrut, ts. (Dârü’l-ma‘rife), II, 5-34, 52, 133-149, 263, 294-295, 318, 460, 465.
İbnü’l-Mibred, ed-Dürrü’n-naḳī fî şerḥi elfâẓi’l-Ḫırakī (nşr. Rıdvân Muhtâr b. Garbiyye), Cidde 1411/1991, neşredenin girişi, I, 13-83, 135-184.
Nuaymî, ed-Dâris fî târîḫi’l-medâris (nşr. Ca‘fer el-Hasenî), Dımaşk 1370/1951, II, 64, 77, 91-112, 343.
Ebü’l-Yümn el-Uleymî, ed-Dürrü’l-münaḍḍad fî ẕikri aṣḥâbi’l-İmâm Aḥmed (nşr. Abdurrahman b. Süleyman el-Useymîn), Kahire 1412/1992, I, 346-348.
Şemseddin İbn Tolun, el-Ḳalâʾidü’l-cevheriyye fî târîḫi’ṣ-Ṣâliḥiyye (nşr. M. Ahmed Dehmân), Dımaşk 1401/1980-81, I-II, tür.yer.
H. Laoust, Le Précis de droit d’Ibn Qudāma, Beirut 1950, s. XI-XII.
G. Makdisi, “L’isnād initiatique soufi de Muwaffaq ad-Dīn Ibn Qudāma”, Louis Massignon, Paris 1970, s. 88-96.
a.mlf., “Ibn Ḳudāma al-Maḳdisī”, EI2 (İng.), III, 842-843.
Mustafa Murâd ed-Debbâğ, Bilâdünâ Filisṭîn, Amman 1983, II, 468-472.
Şâkir Mustafa, “Âlü Ḳudâmeti’ṣ-Ṣâliḥiyye”, Ḥavliyyâtü Külliyyeti’l-âdâb, III/15, Küveyt 1402/1982, s. 7-97.
Ahmed Fâyiz el-Hımsî, “Mebâni’ṣ-Ṣâliḥiyyeti’l-ûlâ”, el-Ḥavliyyâtü’l-es̱eriyyetü’l-ʿArabiyyetü’s-Sûriyye, XXXV, Dımaşk 1985, s. 245.
J. Drory, “Hanbalīs of the Nablus Region in the Eleventh and Twelfth Centuries”, AAS, XXII (1988), s. 93-112.
Kâzım Berkenîsî, “Âl-i Ḳudâme”, DMBİ, II, 77-96.
Ferhat Koca, “Hanbelî Mezhebi”, DİA, XV, 529.