MÉLIKOFF, Irène - TDV İslâm Ansiklopedisi

MÉLIKOFF, Irène

Müellif: AHMET YAŞAR OCAK
MÉLIKOFF, Irène
Müellif: AHMET YAŞAR OCAK
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2019
Erişim Tarihi: 23.11.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/melikoff-irene
AHMET YAŞAR OCAK, "MÉLIKOFF, Irène", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/melikoff-irene (23.11.2024).
Kopyalama metni

7 Kasım 1917’de Petrograd’da (Saint Petersburg) doğdu. Babası Bakülü zengin bir Âzerî olan İskender Mélikoff, annesi Rus balerini Eugenie Mokchanoff’tur. Bolşevik İhtilâli sırasında mal varlığına el konulan ailesi önce Finlandiya’ya sığınmış, daha sonra İngiltere’ye, oradan da 1919’da Fransa’ya geçerek Paris’e yerleşmiştir. Rusça konuşulan entelektüel bir aile ortamı içinde yetişen Mélikoff babasından Türkçe’yi, İngiliz mürebbiyelerden İngilizce’yi öğrendi. Üniversite öncesi okul hayatında Fransızca konuşarak büyüdü. Babasının zengin kütüphanesi ve evlerine gelen entelektüel Âzerî dostları sayesinde Doğu klasikleriyle tanışma fırsatı buldu. Bir yandan Sorbonne Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne devam ederken aynı zamanda Yaşayan Doğu Dilleri Millî Mektebi’ne kaydoldu. Burada, ileride her biri kendisi gibi dünya çapında bir âlim olacak olan Avusturya’dan Andreas Tietze, Fransa’dan Louis Bazin ve İngiltere’den Bernard Lewis ile birlikte okudu. Türkolog Jean Deny ve Abdülhak Adnan Adıvar’ın derslerine devam etti. İranolog Henri Massé’den Fars dili ve edebiyatı dersleri aldı ve Farsça’sını geliştirdi. Sorbonne’da öğrencisi olduğu Louis Massignon ve Claude Cahen gibi şarkiyatçılar onun meslek çizgisinin belirlenmesinde en başta gelen kişiler oldu, daha sonra bunlara Türkiye’den Fuad Köprülü de eklendi.

Mélikoff, Sorbonne’da öğrenci olduğu yıllarda matematikçi Sâlih Zeki’nin oğlu Faruk Sayar’la tanıştı. Bu tanışıklık bir süre sonra evlilikle neticelendi, bu evlilikten halen ikisi akademisyen üç kız çocuğu dünyaya geldi. Fransa’nın 1940 yılında Almanlar tarafından işgali üzerine Türkiye’ye giden aile bir süre İstanbul, Ankara ve İzmir’de, ardından Mersin’de yaşadı. Mélikoff burada, o sıralar Marko Paşa adıyla bir dergi çıkarmakta olan Sabahattin Ali ile tanıştı. Bir süre sonra eşi Faruk Sayar’dan boşandı ve 1948’de kızlarını yanına alıp Fransa’ya döndü. Paris’e yerleşerek Yaşayan Doğu Dilleri Millî Mektebi’nde yarım kalan Farsça eğitimini tamamladı ve kendini bütünüyle Türkoloji araştırmalarına verdi. Türkiye’deki sekiz yıllık ikameti ona bu alanda çok şey öğretti.

Türkoloji’ye dair ilk çalışması Le Destān d’Umūr Pacha, Mélikoff’a Centre National de la Recherche Scientifique’te (CNRS) araştırmacı olarak çalışma imkânı sağladı. Burada Dânişmendnâme’yi konu alan doktora tezini yaklaşık sekiz yıllık bir çalışma sonunda 1957’de tamamladı. Destanî Türk edebiyatı alanında yaptığı bu çalışmalar Mélikoff’un adını Türkoloji âleminde duyurmaya başladı. Fakat onu 1970’lerden sonra bütün akademik hayatını vakfedeceği Alevîlik ve Bektaşîlik araştırmalarına çeken Ebûmüslimnâme oldu. 750 yılındaki Abbâsî ihtilâlinin meşhur lideri Ebû Müslim-i Horasânî’nin hayatını, ahî loncaları ve heterodoks derviş grupları çevresi içinde destansı biçimde anlatan Ebûmüslimnâme, onun dikkatini bu destan kahramanının canlı bir şekilde hâlâ takdis edildiği Alevî ve Bektaşî topluluklarına çekti. Bundan sonra Alevîliğin ve Bektaşîliğin tarihini, inançlarını, geleneklerini ve edebiyatını araştırmaya koyuldu. Her yıl Türkiye’ye giderek çeşitli bölgelerdeki Alevî ve Bektaşî toplulukları arasında gerçekleştirdiği alan araştırmalarıyla desteklediği yayınları, Batı dünyasındaki Türkologlar’ın dikkatini bu alana çektiği gibi kendisine dünya çapında büyük bir ün sağladı. Ayrıca çoğu Türkiye dışındaki dergilerde yayımlanan Fransızca, İngilizce, Almanca, Türkçe, Farsça pek çok bilimsel makalesi vardır. Mélikoff bu çalışmalarında sosyolojik, antropolojik ve teolojik verileri dikkatli bir analiz yeteneğiyle kullanmayı bilmiştir. Son yıllarda ise Köprülü’nün de etkisiyle Anadolu halk İslâm anlayışının köklerini Orta Asya faktörü ve Şamanizm ilişkileri çerçevesinde temellendirmeye çalıştı. Bu teoriye göre Hz. Ali eski Türkler’deki güneş kültünün İslâmlaşmış biçimidir ve Alevîlik’te bu sebeple eski Türk inançlarında güneşin simgesi olan turna kuşu kutsaldır. Turna aynı zamanda Hz. Ali’nin simgesidir.

Mélikoff, 1968 yılında hocası Claude Cahen’in tekrar Sorbonne’a dönmesi üzerine boşalan Strasbourg Üniversitesi’ndeki (bugünkü Université Marc Bloch) Institut d’Etudes Turques ve Institut Henri Massé’nin (Institut d’Etudes iraniennes) başkanlığına tayin edildi, 1986’da emekli oluncaya kadar bu görevlerini sürdürdü. 1969’da Turcica dergisini yayımladı, yıllarca derginin kurucu başkanı olarak görev yaptı. Turcica, Türkoloji dünyasının Batı’daki ilk bağımsız bilimsel yayın organı olarak büyük itibar kazandı. Bugün de yayın hayatını başarıyla sürdürmektedir. Strasbourg Üniversitesi’nde bir yandan araştırmalarına devam eden Mélikoff, bir yandan da Türk tarihi, Türk kültürü ve edebiyatı üzerine dersler verdi, yüksek lisans ve doktora tezleri yönetti. Çeşitli milletlerden öğrencileri arasında Türkler ve İranlılar da bulunuyordu. Bu arada 1972-1988 yıllarında milletlerarası dâimî bir Türkoloji kongresi olan Comité International d’Etudes Pré-ottomanes et Ottomanes’ın genel sekreterliğini yürüttü. Aynı zamanda 1952 yılından beri Paris’teki Société Asiatique ve Société Linguistique de Paris üyesiydi. 1966’dan itibaren bir dinler tarihi araştırma kurumu olan Société Ernest Renan üyeliğini de sürdürdü. Mélikoff 8 Ocak 2009 tarihinde Strasbourg’da öldü ve 14 Ocak’ta Paris Rus Ortodoks Kilisesi’ndeki aile mezarlığına gömüldü. Fransa’dan aldığı akademik şeref pâyelerinin yanında Türkiye, İran ve Azerbaycan üniversitelerinden şeref doktoraları almış, Türk Tarih Kurumu’na şeref üyesi seçilmiştir. Mélikoff’un vurgulanması gereken en önemli özelliği, Bektaşîlik ve Alevîlik alanındaki araştırmaları ideolojik yaklaşımlardan ve spekülasyonlardan kurtararak bilimsel bir çerçeveye oturtması, böylece Türkoloji alanına yeni bir araştırma disiplini kazandırmış olmasıdır.

Eserleri. 1. Le Destān d’Umūr Pacha. 1928’de Mükrimin Halil Yinanç’ın eski harfli ve Latin harflerine çevrilmiş metnini birlikte yayımladığı Düstûrnâme-i Enverî’yi yeniden ele alıp Bizans ve Batı kaynaklarını da kullanarak bir giriş bölümü yazan Mélikoff metni Latin harflerine aktarmış ve Fransızca’ya çevirip yayımlamıştır (Paris 1954).

2. La Geste de Melik Dānişmend: Étude critique du Dānişmendnāme. Doktora tezinin neşredilmiş şeklidir (I-II, Paris 1960). I. cilt giriş ve Fransızca çeviriyi, II. cilt Türkçe transkripsiyonlu metni ihtiva eder.

3. Abū Muslim, Le “Porte-Hache” du Khorassan, dans la tradition épique turco-iranienne (Paris 1962). Abbâsî ihtilâlinin en önemli siması Horasanlı Ebû Müslim’in hayatının anlatıldığı eser Türk İran Epik Geleneği İçinde Horasan Teberdarı Ebu Müslim adıyla Türkçe’ye çevrilmiştir (trc. Münevver Can Yaşar, İstanbul 2012).

4. Sur les traces du soufisme turc: Recherches sur l’Islam populaire en Anatolie (İstanbul 1992). Alevîlik hakkındaki makalelerinden oluşan eser Mélikoff’un bu alanda yayımlanmış ilk kitabıdır (Uyur İdik Uyardılar: Alevîlik-Bektaşîlik Araştırmaları, trc. Turan Alptekin, İstanbul 1993).

5. De l’épopée au mythe. Itinéraire turcologique (İstanbul 1995). Mélikoff’un makalelerinden derlenmiştir (trc. Turan Alptekin, Destan’dan Masal’a: Türkoloji Yolculuklarım, İstanbul 2008).

6. Hadji Bektach: Un mythe et ses avatars: Genèse et évolution du soufisme populaire en Turquie (Leiden 1998). Mélikoff’un Alevîlik ve Bektaşîlik hakkındaki bütün araştırmalarında ele aldığı konuların, vardığı sonuçların bir özeti durumunda olan son monografisidir (Hacı Bektaş: Efsaneden Gerçeğe, trc. Turan Alptekin, İstanbul 1998). Farsça’ya da çevrilen bu kitabında Mélikoff, Bektaşîliğin ve Alevîliğin inanç ve ritüellerinin tarihsel perspektif ışığında kökenlerini ilk defa ortaya çıkarmaya ve işlevlerini açıklamaya çalışmış, ilginç nazariyeler ortaya atarak dikkate değer tesbit ve yorumlar yapmıştır. Daha önceki yayınlarında olduğu gibi bu kitabında da genellikle Mehmed Fuad Köprülü’nün perspektifinin pek dışına çıkmamış, Anadolu halk İslâm anlayışının köklerini ağırlıklı olarak Orta Asya ve Şamanizm çerçevesinde aramıştır.

7. Au Banquet des quarante: Exploration au cœur du Bektachisme-Alevisme (İstanbul 2001). Alevîlik ve Bektaşîlik üzerine kaleme aldığı bazı önemli makalelerinden oluşur (trc. Turan Alptekin, Kırklar’ın Ceminde, İstanbul 2007).

Mélikoff ayrıca İtalyan Türkologu Alessio Bombaci’nin Türk edebiyatı tarihine dair eserini Histoire de la littérature turque adıyla Fransızca’ya çevirmiştir (Paris 1968, Louis Bazin’in önsözüyle).


BİBLİYOGRAFYA

W. Behn, Concise Biographical Companion to Index Islamicus: An International Who’s Who in Islamic Studies from its Beginnings Down to the Twentieth Century: Bio-bibliographical Supplement to Index Islamicus, 1665-1980, Leiden 2006, II, 563.

Turan Alptekin, Prof. Irène Mélikoff’un Ardından, İstanbul 2009, s. 9-32.

“Yaşayan Türkologlar-I: Irène Mélikoff”, , III (1985), s. 15-16.

Server Tanilli, “Irène Mélikoff”, Turcica, XXI-XXII, Paris 1991, s. 9-19 (burada müellifin o zamana kadarki yayınlarının tam bir listesi de vardır).

Mesut Çetintaş, “Türkoloji Dünyasının Tanınmış İsimlerinden Prof. Dr. Irène Mélikoff’u Yitirdik”, , sy. 686 (2009), s. 181-184.

Ahmet Yaşar Ocak, “Irène Mélikoff (1917-2009): The Great Master of Turkology and Alevi-Bektashi Studies”, Journal of Turkish Literature, sy. 6, Ankara 2009, s. 148-153.

a.mlf., “Türkoloji ve Alevilik Bektaşilik Araştırmalarının Büyük Ustası: Irène Mélikoff”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi, sy. 52, Ankara 2009 s. 3-7.

E. Csáki, “Irène Mélikoff (7 Kasım 1917 - 8 Ocak 2009)”, a.e., s. 9-11.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2019 yılında Ankara’da basılan (gözden geçirilmiş 3. basım) EK-2. cildinde, 247-248 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER