BEŞ KÜLLÎ Cins, nevi, fasıl, hassa ve araz-ı âm diye adlandırılan tümel kavramları ve bunlar arasındaki ilişkiyi ifade eden mantık terimi.
ATTAR العطار Eskiden bir nevi eczacılık yapan, güzel kokular satan, bugün ise baharat, şifalı otlar ve kurutulmuş çeşitli gıda maddeleri ticareti yapan kimselere verilen ad.
Osmanlı saray teşkilâtında Enderun’da acemilere eğitim veren, daha sonra bir nevi ilim ve sanat mektebi haline gelen yedi kademeden biri.bk. ENDERUN اندرون
ARPALIK Osmanlılar’da devlet memurlarına hizmette bulundukları sürece maaşlarına ilâveten, görevden ayrıldıktan sonra ise bir nevi emekli maaşı olarak tahsis edilen gelir için kullanılan terim.
Sivil mimaride, özellikle eski ahşap İstanbul evlerinde çoğunlukla çatı arasına yerleştirilmiş, manzaraya hâkim, cephesi veya etrafı camekânla çevrili bir nevi balkonlu oda veya taraça.bk. EV
Sivil mimaride dışarıdan görülmeden sokağa bakabilmek maksadıyla kullanılan kafesli pencere veya binaların cephelerindeki çıkmaların üzerine yapılan üstü örtülü, üç tarafı pencereli bir nevi kapalı balkon, meşrebiye.bk. EV
ARAZİ الاراضي Nevilerine göre kendisine çeşitli hükümler bağlanan yer, toprak.
HEFT HÂN هفت خوان Nev‘îzâde Atâî’nin (ö. 1045/1635) dönemin İstanbul hayatından izler taşıyan mesnevisi.