https://islamansiklopedisi.org.tr/tercuman-abdullah
Asıl adı Anselmo Turmeda’dır. Akdeniz’de Balear takımadalarının en büyüğü olan Mayurka’da (Majorka) doğdu. Hayatıyla ilgili en eski belgeye göre 1376 yılında vaftiz babası Silvestre, “küçük kardeşler tarikatından (Fransiskenler) vaftiz oğlum Frare Anselmo Turmeda’ya benim için dua etmesi arzusuyla” diyerek bir miktar para vasiyet etmiştir (M. de Epalza, IBLA, XXVIII/111 [1965], s. 262). Bu belgeden Anselmo Turmeda’nın o tarihte Fransisken tarikatına girdiği, fakat henüz papaz olmadığı anlaşılmaktadır. Buna dayanarak 1350-1355 yılları arasında doğduğu söylenebilir (a.g.e., s. 262). Kendi hayatını da anlattığı Tuḥfetü’l-erîb adlı eserinde verdiği bilgiye göre ailesinin tek çocuğu olan Anselmo Turmeda altı yaşında bilgili bir papazdan İncil okumaya başladı ve iki yıl içinde İncil’in yarısından çoğunu ezberledi. Daha sonra İncil’in dilini (Latince) ve mantık ilmini öğrendi. On dört yaşında, Aragon Krallığı’nın tek üniversitesinin bulunduğu Katalan topraklarındaki Lérida (Lâride) şehrine giderek altı yıl aritmetik, geometri, müzik, astronomi ve astroloji okudu, ardından dört yıl daha İncil ve İncil’in dili üzerinde çalıştı. Bu arada Yunanca ve İbrânîce öğrendi. Yirmi dört yaşında iken papaz Nicolas Martel’den teoloji tahsil etmek için Lombardia’daki Bologna Üniversitesi’ne gitti. Nicolas Martel’in (Nicola da Moimacco ?) İncil’de Hz. Îsâ tarafından geleceği vaad edilen Paraklit’in (Faraklit) Hz. Muhammed olduğunu söylemesi ve kendisine Müslümanlığı tavsiye etmesi üzerine İslâm’ı benimsemeye karar verdi. On yıl kaldığı Lombardia’dan Mayurka’ya döndü; altı ay sonra Sicilya’ya, oradan tahminen 1388’de Tunus’a gitti. Buradaki hıristiyanlar tarafından dört ay misafir edilen Turmeda, Hafsî sultanının özel doktoru Yûsuf et-Tabîb vasıtasıyla Sultan Ebü’l-Abbas Ahmed el-Müstansır’ın huzuruna çıkıp Müslümanlığı kabul etmek istediğini, ancak din değiştirenler hakkında dedikodu yapılabileceğini, bu sebeple oradaki hıristiyan ileri gelenlerinin de katılacağı bir toplantı düzenlenmesini ve onlara kendisiyle ilgili düşüncelerinin sorulmasını rica etti. Tunus’taki bazı hıristiyan tüccarlar ve diğer ileri gelenler çağrılarak onlara Anselmo Turmeda’nın kişiliği hakkında sorular soruldu; onlar da Anselmo Turmeda’nın büyük bir hıristiyan âlimi kabul edildiğini söylediler. Sultan bu defa onun müslüman olması durumunda ne diyebileceklerini sorduğunda onun kesinlikle böyle bir şey yapmayacağını belirttiler. Fakat Turmeda ortaya çıkıp Müslümanlığını ilân edince, “Bu adam evlenme arzusuyla müslüman olmuştur, çünkü bizde papazlar evlenemez” diyerek oradan ayrıldılar. Anselmo Turmeda Abdullah adını aldı. “Tercüman” lakabı ise sultana yabancı ülkelerden gelen mektupları tercüme etmesinden dolayı verildi. Tuḥfetü’l-erîb’in bazı yazma nüshalarında adı Abdullah b. Abdullah et-Tercümân şeklinde geçer.
İhtida ettiğinde otuz beş yaşında olan Abdullah et-Tercümân sultan tarafından günlük çeyrek dinar maaşla tekel idaresine yerleştirildi. Tunus’un ileri gelenlerinden el-Hâc Muhammed es-Saffâr’ın kızıyla evlendi ve Muhammed adını verdiği bir oğlu doğdu. Beş ay sonra Müstansır tarafından gümrük idaresinde görevlendirildi. Bir yılda Arapça’yı öğrendi. 1390’da Fransız ve Ceneviz donanmasının Mehdiye şehrine saldırısı esnasında tercüman sıfatıyla görev yaptı. Kābis ve Kafsa muhasaralarında sultanın yanında bulundu. Hem askerî levazım görevlisi hem mütercim olarak hükümdarın bütün seferlerine katıldı. Müstansır’ın 1394 yılında vefatıyla yerine geçen oğlu Ebû Fâris Abdülazîz babasının ona tanıdığı imkânları tanıdığı gibi tekelin idaresini de kendisine verdi.
1402’de Mayurka kral nâibi Roger de Montcada, Abdullah et-Tercümân’a ülkesine dönebilmesi için dinî makamlara karşı korunacağını bildiren bir belge gönderdi, fakat bir sonuç alamadı. Sicilya kralının danışmanı eski arkadaşı papaz Francis, Abdullah et-Tercümân’ı Hıristiyanlığa çevirmek için Tunus’a geldi, fakat o da bir netice elde edemedi. Papa XIII. Bénoit tarafından tövbe edip eski dinine dönmesi halinde kendisinin affedileceğine dair 1414’te çıkarılan karar da sonuçsuz kaldı. Abdullah et-Tercümân 1420’de Tuḥfetü’l-erîb adlı kitabını yazdı. Bir yıl sonra Aragon Kralı Alphonse le Magnanime, hem mahkûmların serbest bırakılmasında gösterdiği çabalar sebebiyle Tunus hükümdarının oğluna hem de konuyla ilgili yardımları için Abdullah et-Türkî’ye teşekkür etti; ayrıca Abdullah’a kendi ülkesinde serbestçe dolaşması için 23 Eylül 1423 tarihinde bir belge gönderdi, ancak Abdullah bunu da kabul etmedi. Abdullah et-Tercümân Tunus’ta vefat etti. Kabri Sûkusserrâcîn’in dışında Bâbüminâre semtindedir. Müslüman olduktan sonra da kendi ana dili olan Katalanca eserler yazmaya devam eden Abdullah’ın bu eserlerinde biyografisiyle ilgili bazı bilgiler mevcuttur.
Eserleri. 1. Tuḥfetü’l-erîb fi’r-red ʿalâ ehli’ṣ-ṣalîb. Hıristiyanlığa karşı yazılan önemli reddiyelerden biri olup müellif eserin birinci bölümünde İspanya’daki yaşamını, İslâmiyet’i benimsemesini, ikinci bölümde Tunus’ta geçen hayatını ve Hafsî sultanının dönemini anlatmakta, üçüncü bölümde Hıristiyanlığı eleştirmektedir. Eser birçok defa basılmış (Tunus 1290; Kahire 1295; Roma 1971; nşr. Ömer Vefîk ed-Dâûk, Beyrut 1408/1988), Osmanlı Türkçesi’ne ve Farsça, Fransızca, İspanyolca, Katalanca, Almanca gibi dillere tercüme edilmiştir.
2. Libre de bons amonestaments. Ahlâkî öğütler içeren bu manzum eser 1396’da yazılmıştır. Katalonya’da meşhur olan eserin 1635-1842 yılları arasında kırktan fazla baskısı yapılmış, XIX. yüzyıla kadar Katalonya’daki mekteplerde okutulmuştur.
3. Cobles de la divisio del règne de mallorques. Katalan dilinde ve manzum olan eser, Frare Anselmo Turmeda ile (Abdullah et-Tercümân) doğduğu adayı sembolize eden güzel bir Katalonyalı kız arasında cereyan eden konuşmalar şeklinde yazılmıştır. Eser, Abdullah et-Tercümân’ın Tunus’ta iken Mayurka’daki olayları yakından takip ettiğini göstermektedir (Barcelone 1927).
4. Profecies. 1405-1407 yılları arasında kaleme alınmış, anlaşılması oldukça güç şiirlerden meydana gelmektedir.
5. Disputa de l’ase contra Frare Anselm Turmeda sobre la natura e noblesa dels animals. 1417-1418’de yazılan bu mensur eserde insanın hayvanlar karşısındaki değeri ve saygınlığı konu edilmekte, hıristiyan rahiplerine yöneltilen eleştirilerde onların ahlâkî bozuklukları dile getirilmektedir. Katalan edebiyatının bir şaheseri sayılan eser 1509’da Katalan dilinde neşredilmiş, 1544-1911 yılları arasında Fransızca’ya beş ayrı tercümesi yapılmış, İspanyolca ve Almanca’ya da çevrilmiştir. Eser, ruhban sınıfına yönelttiği tenkitler sebebiyle 1583’te İspanyol engizisyonu tarafından yasak kitaplar listesine alınmıştır.
BİBLİYOGRAFYA
Abdullah b. Abdullah et-Tercümân, Tuḥfetü’l-erîb (nşr. Ömer Vefîk ed-Dâûk), Beyrut 1408/1988, neşredenin girişi, s. 13-45.
el-Ḥulelü’s-sündüsiyye, II, 185-187.
Mahfûz, Terâcimü’l-müʾellifîn, I, 225-231.
Brockelmann, GAL Suppl., II, 352.
R. Brunschvig, Târîḫu İfrîḳıyye fi’l-ʿahdi’l-Ḥafṣî (trc. Hammâdî es-Sâhilî), Beyrut 1988, I, 233, 497-500; II, 372-373, 395-396, 455.
Muhammed b. el-Hoca, Ṣafaḥât min târîḫi Tûnis (nşr. Hammâdî es-Sâhilî – Cîlânî b. Yahyâ), Beyrut 1986, s. 360.
Hasan Hüsnî Abdülvehhâb, Kitâbü’l-ʿÖmr fi’l-muṣannefât ve’l-müʾellifîne’t-Tûnisiyyîn (nşr. Muhammed el-Arûsî el-Matvî – Beşîr el-Bekkûş), Beyrut 1990, I, 407-411.
L. Massignon, Examen du présent de l’homme lettré par Abdallah Ibn Al-Torjoman, Roma 1992.
M. de Epalza, “Arabisch-spanisch Symbiose: Der Schriftsteller Anselm Turméda/Abdallah At-Tardjuman und seine Wirkung”, Die Dialogische Kraft des Mystischen (ed. R. Kirste), Balve 1998, s. 280-292.
a.mlf., “L’auteur de la ‘tuhfa al-arib’ Anselm Turmeda Abdallah Al-Tarjuman”, IBLA, XXVIII/111 (1965), s. 261-290.
Mehmed Aydın, Müslümanların Hristiyanlara Karşı Yazdığı Reddiyeler ve Tartışma Konuları, Ankara 1998, s. 69-71.
A. Berbrugger, “Abd Allah Teurdjman, Renégat de Tunis en 1388”, RAfr., V (1861), s. 261-275.
J. Spiro, “Autobiographie d’Abdallah ben Abdallah, le Drogman”, RT, XIII (1906), s. 89-103.
R. Boase, “Autobiography of a Muslim Convert: Anselm Turmeda (c.1353-c.1430)”, al-Masāq, IX/1, Leeds 1996-97, s. 45-98.
Abdülkayyûm M. Şefî‘ el-Bestevî, “ʿAbdullah et-Tercümân el-Endelüsî”, Mecelletü’l-buḥûs̱i’l-İslâmiyye, sy. 23, Riyad 1988, s. 369-377.
Ahmed el-Hamrûnî, “et-Tercümân, ʿAbdullah”, Mv.AU, IV, 435-437.