ÜMMÜ KÜLSÛM bint ALİ - TDV İslâm Ansiklopedisi

ÜMMÜ KÜLSÛM bint ALİ

أمّ كلثوم بنت علي
Müellif:
ÜMMÜ KÜLSÛM bint ALİ
Müellif: HURİYE MARTI
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2012
Son Güncelleme Tarihi: 30.06.2014
Erişim Tarihi: 20.04.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/ummu-kulsum-bint-ali
HURİYE MARTI, "ÜMMÜ KÜLSÛM bint ALİ", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/ummu-kulsum-bint-ali (20.04.2024).
Kopyalama metni

6 yılının (627) başlarında dünyaya geldi. Ailenin Ümmü Külsûm adındaki iki kızından büyük olanıdır. Kaynaklarda adının Resûl-i Ekrem tarafından verildiği belirtilmektedir. Sünnî ve Şiî kaynaklarında hayatıyla ilgili en çok tartışılan konu onun Hz. Ömer’le 17 yılının Zilkade ayında (Kasım-Aralık 638) gerçekleşen evliliğidir. Hz. Ali’nin, kızını Hz. Ömer’e nikâhlamasını kendi inançları bakımından problemli sayan Şîa kaynaklarında konu hakkındaki farklı görüşler şöylece özetlenebilir: Böyle bir evlilik hiç gerçekleşmemiştir; Hz. Ömer, Ümmü Külsûm’le değil cinler üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi olan Hz. Ali’nin Necran’dan çağırdığı bir cinle evlenmiştir; Hz. Ömer’in evlendiği kız, Hz. Ali’nin Fâtıma’dan doğan Ümmü Külsûm değil sonradan evlendiği hanımı Esmâ bint Umeys’in Hz. Ebû Bekir’den olma kızı Ümmü Külsûm’dür; bu evlilik gerçekleşmiş olmakla birlikte Hz. Ali Ömer’in tehditleri karşısında buna izin vermek zorunda kalmıştır (Ali eş-Şehristânî, XIX/75-76 [1424], s. 109). Bu görüşler kendi içinde birtakım çelişkiler içermekte ve hiçbiri Sünnî kaynakları tarafından doğrulanmamaktadır.

Sünnî kaynaklarına göre ise Ümmü Külsûm, Hz. Ömer onunla evlenmek istediğinde henüz bulûğ çağına ermemişti. Hz. Ali hem bu gerekçe ile hem de kızlarını kardeşi Ca‘fer’in oğullarıyla evlendirmek istediğini söyleyerek başta bu evliliğe taraftar olmadı, ancak Hz. Ömer’in ısrarı üzerine kabul etti. Hz. Ömer’in ısrarının sebebi kendi ifadesine göre Resûl-i Ekrem’le arasındaki akrabalık ilişkisini güçlendirme arzusudur. Sonunda Hz. Ömer Ümmü Külsûm’le evlendi, bu evlilikten Zeyd ve Rukıyye adlarında iki çocukları oldu. Zeyd annesiyle aynı gün vefat etti; Rukıyye ise İbrâhim b. Nuaym b. Abdullah en-Nehhâm ile evlendi (Mus‘ab b. Abdullah ez-Zübeyrî, s. 349). Ümmü Külsûm, Hz. Ömer’in halkla kurduğu ilişkide ve hayır işlerinde onun yanında yer aldı. Öte yandan halife Ömer’in devlet malını korumadaki hassasiyeti evini daima ikinci planda düşünmesine sebep olduğundan Ümmü Külsûm’ün eşine zaman zaman sitem ettiği zikredilmiştir. Onun devlet başkanı eşi sıfatıyla Bizans kraliçesiyle hediyeleştiği ve bu hediyelerin beytülmâle aktarıldığı da bilinmektedir.

Hz. Ömer’in vefatından sonra Ümmü Külsûm, Hz. Hasan ile Hüseyin’in varlıklı biriyle evlenmesi yönündeki tavsiyelerine rağmen babasının isteğiyle amcası Ca‘fer’in oğlu Avn ile evlendi. Ca‘fer’in şehâdeti üzerine onun çocuklarına sahip çıkan Hz. Ali Avn’a da yardımda bulundu. Ümmü Külsûm, Avn’ın ölümünün ardından onun kardeşi Muhammed ile, Muhammed’in vefatından sonra ise yine Ca‘fer’in oğlu Abdullah’la evlendi, ancak bu evliliklerinden çocuğu olmadı. Bazı kaynaklarda Muhammed’den Besne adında bir kızının doğduğuna dair yer alan bilgi doğrulanmamıştır (Zehebî, III, 502). Ümmü Külsûm’ün Hz. Ömer’den sonra evlendiği kişiler Ca‘fer ile Esmâ bint Umeys’in çocukları olduğundan onun ömrünün sonlarında, “Esmâ’dan utanıyorum; iki oğlu benimle evliyken öldü, şimdi üçüncüsünün de ölmesinden korkuyorum” dediği, ancak kendisinin Abdullah’tan önce vefat ettiği nakledilmiştir (İbn Hacer, IV, 492).

Ümmü Külsûm, Muâviye’nin hilâfetinin ilk yıllarında Benî Adî’den kavga eden bazı kişileri ayırmak isterken aldığı darbe sonucu yaralanıp ölen oğlu Zeyd ile aynı gün vefat etti ve cenaze namazları birlikte kılındı. Ümmü Külsûm’ün o günlerde hasta olduğu da zikredilmiştir. Hz. Hasan ile Hüseyin’in de katıldığı cenaze namazını Zeyd’in kardeşi ve Ümmü Külsûm’ün üvey oğlu Abdullah b. Ömer dört tekbirle kıldırmıştır. Bu namazdaki tekbir sayısı ve cenazelerin sıralanış şekli de Sünnî ve Şiî kaynakları arasında ihtilâf konusudur. Cenaze namazının Medine Valisi Saîd b. Âs tarafından kıldırıldığı söylenmekle birlikte (a.g.e., a.y.) İbn Ömer’le ilgili rivayet daha meşhurdur. Ayrıca Medine Valisi Saîd b. Âs, Ümmü Külsûm’e dul kaldığı bir dönemde talip olmuş, hatta mehrini de ödemiş, ancak Hz. Hüseyin karşı çıktığı için bu evlilik gerçekleşmemiştir (, XXXV, 549).


BİBLİYOGRAFYA

, VIII, 463-465.

Mus‘ab b. Abdullah ez-Zübeyrî, Nesebü Ḳureyş (nşr. E. Lévi-Provençal), Kahire 1982, s. 348-353.

, IV, 490-491.

İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-ġābe (nşr. Halîl Me’mûn Şîhâ), Beyrut 1418/1997, V, 488-490.

, III, 500-502.

, IV, 492-493.

, IV, 255-260.

M. Hüseyin el-Hâirî, Terâcimü aʿlâmi’n-nisâʾ, Beyrut 1407/1987, I, 300-304.

Ali eş-Şehristânî, “Zevâcü Ümmi Küls̱ûm, Ḳırâʾe fî nuṣûṣi zevâci ʿÖmer min Ümmi Küls̱ûm bint ʿAlî”, Türâs̱ünâ, XIX/75-76, Kum 1424, s. 108-157; XX/77-78 (1425), s. 129-214.

Ayhan Tekineş, “Saîd b. Âs”, , XXXV, 549.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2012 yılında İstanbul’da basılan 42. cildinde, 323-324 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız. Bu madde en son 30.06.2014 tarihinde güncellenmiştir.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER