https://islamansiklopedisi.org.tr/baybars-ii
Sultan Kalavun’un Çerkez asıllı memlüklerindendir. Kalavun’un oğlu Muhammed’in ilk saltanatı sırasında kendini gösterdi. Ketboğa’nın tahtı ele geçirmesinden sonra nüfüzunu daha da arttırdı ve Burcî Memlükleri’nin kuvvetli emîrleri arasına girdi. Sultan Lâçin’in katlinden (1299) sonra, Mısır Memlük tahtına ikinci defa geçirilen Muhammed tarafından üstâdüddârlığa getirildi (9 Şubat 1299). Nâibüssaltana Emîr Seyfeddin Sâlâr ile birlikte Sultan Muhammed’in küçük yaşta olmasından faydalanarak devlet işlerini eline geçirdi. Hatta sultan üzerinde onun en basit ihtiyaçlarına dahi müdahale edecek kadar ağır bir baskı kurdu. Birbiriyle iş birliği halinde bulunan Sâlâr ile Baybars arasında gizli bir nüfuz mücadelesi de vardı. Ancak bu mücadele fiiliyata dökülmemiş, bunlar kendilerini zorlayan şartlar altında daima birbirlerine destek vermek mecburiyetinde kalmışlardır.
Sultan Muhammed onların baskısı karşısında 5 Nisan 1309’da saltanattan çekildiğini bildirdi. Bunun üzerine ümerâ tahtı Emîr Sâlâr’a teklif ettiyse de Sâlâr, Ketboğa ve Lâçin’in âkıbetine bizzat şahit olduğundan bu teklife yanaşmadı ve sultanlığa Baybars’ın daha lâyık olduğunu söyledi. Böylece kendisi nâib-i saltanat görevinde kalırken Baybars el-Muzaffer unvanıyla sultan ilân edildi (5 Nisan 1309). Baybars’ın sultan olur olmaz halletmek zorunda kaldığı ilk mesele, büyük itibarı olan eski sultan Muhammed idi. Nitekim Suriye bölgesindeki bir kısım ümerâ onun sultanlığını kabul etmiyorlar, Muhammed’e bağlılıklarını sürdürüyorlardı. Bu sırada Kerek’e gönderilen ve başlangıçta yeni sultana bağlı kaldığını bildiren Muhammed, nihayet Suriye’deki emîrlerin desteğini sağlayarak Baybars’a karşı harekete geçmek üzere hazırlıklara başladı. Baybars ise tahtı korumak için son çare olarak Mısır’daki Abbâsî halifesi el-Müstekfî-Billâh’tan kendisine olan biatı yenilemesini istedi. Bu isteğin yerine getirilmesine rağmen ümerânın çoğu Baybars’ı terkederek Muhammed’in yanına gitti. Yalnız kalan Baybars Muhammed’in Dımaşklılar tarafından sevgiyle karşılanıp onun adına hutbe okunduğunu işitince tahttan feragat ettiğini bildirdi (17 Şubat 1310), ayrıca Muhammed’e haber göndererek ondan af diledi. Ancak bu arada hazineden büyük miktarda para alarak Kahire’den kaçtı. Fakat Gazze yakınlarında yakalandı ve üçüncü defa tahta geçen Muhammed’in huzuruna çıkarıldı; onun ağır hakaretlerine mâruz kaldıktan sonra öldürüldü (16 Nisan 1310).
Saltanatı çok kısa süren Baybars, Burcî Memlükleri’ne mensup ilk Çerkez sultanı kabul edilmektedir. Ayrıca onun sûfîlerin etkisi altında kaldığı, onların teşvikiyle gayri müslim unsurlara karşı sert davrandığı, Mısır halkının kendisinden nefret ettiği belirtilmekte; bunun yanı sıra Kahire’nin merkezinde hankah, ribât, türbe gibi çeşitli birimleri ihtiva eden bir külliye inşa ettirip (1309), bir vakfiye düzenlettiği bilinmektedir.
BİBLİYOGRAFYA
Makrîzî, es-Sülûk, II, 33-35, 45, 59, 80-81.
İbn Tağrîberdî, en-Nücûmü’z-zâhire, VIII, 179-181, 238-242, 260-265, 270-271.
İbn İyâs, Bedâʾiʿu’z-zühûr, I, 151, 152.
R. Irwin, The Middle East in the Middle Ages: The Early Mamluk Sultanate 1250-1382, Kent 1986, s. 85-86, 88, 92, 95, 98, 105, 109.
Kâzım Yaşar Kopraman, “Mısır Memlûkleri (1205-1517), Mısır’da Memlûk Devleti’nin Kuruluşu”, Doğuştan Günümüze Büyük İslâm Tarihi, İstanbul 1987, VI, 481-489.
Leonor Fernandes, “The Foundation of Baybars al-Jashankir: Its Waqf, History and Architecture”, Muqarnas, IV, Leiden 1990, s. 21-42.
R. Hartmann, “Baybars II”, İA, II, 363.
G. Wiet, “Baybars II”, EI2 (İng.), I, 1126.