MÜTEŞÂBİH
Mâna yönünden birden fazla ihtimal taşıdığı için anlaşılmasında güçlük bulunan lafız veya ifade.
DELÂLET
Zihnin bir şey hakkındaki bilgiden başka bir şeyin bilgisine ulaşması anlamına gelen mantık ve fıkıh terimi.
LAFIZ
Anlamların ses türünden remiz ve şekillerini ifade eden terim.
TE’VİL
Naslarda yer alan bir lafza taşıdığı muhtemel mânalardan birini tercih edip yükleme anlamında terim.
NESİH
Şer‘î bir hükmün daha sonra gelen şer‘î bir delille kaldırılması.
MÜTEVÂTİR
Konusunun doğruluğu bilgisini bizzat kendisi veren haber anlamında kelâm ve fıkıh usulü terimi.
NAS
Genelde, hüküm kaynağı olması yönüyle Kitap ve Sünnet’in ifadeleri anlamında, fıkıh usulünde lafzın açıklık düzeyini belirtmek üzere kullanılan bir terim.
MÜFESSER
Hükme açık biçimde delâlet eden, te’vil ve tahsis ihtimali taşımayan lafız anlamında usûl-i fıkıh terimi.
ZÂHİR
Açık lafızların en alt derecesini belirten fıkıh usulü terimi; bâtının zıddı, varlık ve olayların görünen yüzü, nasların literal anlamı için kullanılan genel bir kavram.