https://islamansiklopedisi.org.tr/nim-evsat
On üç zamanlı olan bu usule yirmi altı zamanlı evsat usulünün zaman bakımından yarısı olduğu için “yarım evsat” anlamında nîm-evsat adı verilmiş ve evsat usulünün beş zamanlı ilk parçası ile sekiz zamanlı son iki parçasının vuruş kalıpları da aynı olmak üzere bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur. Usulün evsat gibi “düm” darbıyla bitmesi özellik arzeder. Bir nazariyeye göre küçük, diğer bir nazariyeye göre büyük bir usul olan nîm-evsat bir beş zamanla iki dört zamandan, diğer bir ifadeyle bir Türk aksağı ile iki sofyandan yapılmıştır.
13/8’lik birinci ve 13/4’lük ikinci mertebeleri bulunan usul dinî formlardan ilâhî ve tevşîhler başta olmak üzere bazı şarkı ve türkülerde kullanılmıştır. Usulün 1. darbı yarı kuvvetli, 2 ve 3. darbları zayıf, 4 ve 5. darbları kuvvetli, 6. darbı yarı kuvvetlidir. Şeyh Seyyid Efendi’nin nevruz makamında, “Kudûmün rahmet-i zevk u safâdır yâ Resûlellah” mısraıyla başlayan tevşîhi; III. Selim’in rast makamında, “Andelîb olmak dilersen ol güle”; Zekâi Dede’nin hicazkâr makamında, “Şöyle sakla sırr-ı aşkı tende cânın duymasın” mısralarıyla başlayan ilâhileri bu usulle ölçülmüş eserlerden bazılarıdır.
BİBLİYOGRAFYA
Suphi Ezgi, Nazarî-Amelî Türk Musikisi, İstanbul 1935, II, 108, 113.
Özkan, TMNU, s. 632-633.
Hüseyin Sâdeddin Arel, Türk Mûsıkîsi Nazariyatı Dersleri (haz. Onur Akdoğu), Ankara 1991, s. 113-114.
Sadettin Heper, “Türk Musikisinde Usuller”, MM, sy. 345 (1978), s. 6.