H. YUNUS APAYDIN - TDV İslâm Ansiklopedisi

H. YUNUS APAYDIN

Müellif toplam 55 madde veya madde bölümü telif etmiştir.
TDV İslâm Ansiklopedisi’ne katkıda bulunduğu ilim dalları:
    Fıkıh
Müellifin telif ettiği maddeler veya madde bölümleri
FESAD
Bir ibadetin veya hukukî işlemin, vasıf ve şartlarındaki eksiklik ve bozukluk sebebiyle hükümsüz olması anlamında fıkıh terimi.
GAFLET
Hukukî işlemlerde kolayca kandırılabilecek derecede saflık, dikkatsizlik ve ihmalkârlığı ifade eden İslâm hukuku terimi.
GALAT
Kasıt unsuru olmaksızın maksatla irade beyanı arasında ortaya çıkan uyuşmazlık anlamında İslâm hukuku terimi.
HABER-i VÂHİD / 3. Bölüm: FIKIH
Mütevâtir derecesine ulaşmayan haber.
HACİR
Hakları kullanma ehliyetinin yokluğu, kaldırılması veya kısıtlanması anlamında İslâm hukuku terimi.
HATA
Mükellefiyeti tamamen veya kısmen kaldıran ehliyet arızalarından biri, kastın karşıtı olarak kullanılan fıkıh terimi.
HEZL
Sözün anlamını ve hükmünü kastetmemekle gerçekleşen ve iç irade ile beyan arasında kasıtlı uygunsuzluk durumunu doğuran ciddiyetsizlik anlamında İslâm hukuku terimi.
HUMUS / 1. Bölüm
Ganimetlerden devlet bütçesine ayrılan beşte birlik pay.
İBN BERHÂN
Şâfiî fakihi.
İBN EBÛ ZEYD
Mezhep fıkhına dair yazdığı er-Risâle adlı temel metinle tanınan Mâlikî âlimi.
İBN HAZM / 1. Bölüm
Zâhirî mezhebinin en büyük temsilcisi, usulcü, fakih, muhaddis, tarihçi, edip ve şair.
İBN KAYYİM el-CEVZİYYE / 1. Bölüm
İslâm bilimlerinin birçok alanında eser vermiş Hanbelî âlimi.
İBN RÜŞD / 2. Bölüm: Fıkhî Görüşleri
Meşşâî okulunun son temsilcisi, filozof, fakih ve hekim.
İBRÂ
Bir kimsenin diğer bir kimsede olan alacak hakkından feragat etmesi anlamında fıkıh terimi.
İCÂZET
Bir hukukî işlemin işlerlik ya da bağlayıcılık kazanabilmesi için hak sahibinin onay vermesi anlamında terim.
İCTİHAD
Nassın lafız ve mânasından hareketle, nassın bulunmadığında da çeşitli istinbat metotları kullanılarak şer‘î hüküm hakkında zannî bilgiye ulaşma çabasının genel adı.
el-İHKÂM
İbn Hazm’ın (ö. 456/1064) fıkıh usulüne dair eseri.
İHTİYAR
Rızâ ile birlikte iradenin iki farklı yönünü yansıtan ve hukukî işlemin sebebine yönelik irade şeklinde özel bir anlam yüklenen fıkıh terimi.
İHTİYAT
Şüpheli konularda hata ve günaha düşmemek için en güvenli usulü ve çözümü benimsemeyi ifade eden fıkıh terimi.
İ‘LÂMÜ’l-MUVAKKIÎN
İbn Kayyim el-Cevziyye’nin (ö. 751/1350) İslâm hukuk düşüncesini Selefî bir yaklaşımla ele aldığı eseri.
ÎNE
Vadeli satılan bir malın peşin para karşılığında daha düşük bir bedelle geri satın alınmasını ifade eden terim.
İN‘İKAD
Akdin kuruluşunu ve hukukî varlık kazanmasını ifade eden İslâm hukuku terimi.
İRADE / 2. Bölüm: FIKIH
Bir davranışı tercih edip gerçekleştirme gücü anlamında terim.
İRADE BEYANI
Bir hukukî işlemi gerçekleştirmeye ilişkin iradenin dışa yansıtılması.
KABZ
Bir hukukî işleme dayalı olarak işlemin konusu olan malın hak sahibi tarafından teslim alınmasını ifade eden fıkıh terimi.
KARÂFÎ, Şehâbeddin
Mâlikî fakihi ve usûl-i fıkıh âlimi.
KARZ
Tüketim ödüncü anlamında fıkıh terimi.
KEFALET
Bir hakkın güvenceye bağlanması amacıyla bir kimsenin asıl borçlunun alacaklı karşısındaki sorumluluğuna katılması veya birinin teslimini üstlenmesi anlamında fıkıh terimi.
KERHÎ
Hanefî mezhebinin sistemleştirilmesinde önemli katkıları bulunan, Irak Hanefîliği çizgisinin önde gelen temsilcisi, usulcü, fakih.
KIYAS / 2. Bölüm: FIKIH
Bilinenden hareketle bilinmeyene ulaşmayı ifade eden mantık, fıkıh ve dil bilimi terimi.
KUR‘A / 2. Bölüm: FIKIH
Bir topluluk içinden birini seçip belirlemek, mal ve eşya taksim etmek veya şans çekmek için başvurulan yöntem.
LÜZUM
Akdin bağlayıcılığı, taraflardan birinin tek taraflı iradesiyle feshedilemeyecek nitelikte olması anlamında fıkıh terimi.
MEŞHUR
Bir sahâbî veya tevâtür sayısının altındaki birkaç sahâbî tarafından rivayet edilip daha sonra özellikle tâbiîn ve tebeu’t-tâbiîn dönemlerinde yaygın kabul gören haber.
MEVKUF
Yetki eksikliği veya üçüncü şahısların haklarının bulunması sebebiyle hükümlerini meydana getirmesi askıya alınmış akid.
el-MUHALLÂ
İbn Hazm’ın (ö. 456/1064) Zâhirî bakış açısına göre kaleme aldığı fıkıh kitabı.
MUHAYYERLİK
Özellikle satım sözleşmesinde taraflardan birinin veya her ikisinin akdi onama yahut feshetme hakkına sahip olması, dolayısıyla ilgili taraf açısından akdin bağlayıcı olmaktan çıkması anlamında fıkıh terimi.
el-MÜSTASFÂ
Gazzâlî’nin (ö. 505/1111) fıkıh usulüne dair eseri.
MÜTEVÂTİR
Konusunun doğruluğu bilgisini bizzat kendisi veren haber anlamında kelâm ve fıkıh usulü terimi.
NAS
Genelde, hüküm kaynağı olması yönüyle Kitap ve Sünnet’in ifadeleri anlamında, fıkıh usulünde lafzın açıklık düzeyini belirtmek üzere kullanılan bir terim.
NEHİY
Bir işten kaçınılmasının istendiğini ifade eden söz anlamında fıkıh usulü terimi.
RE’Y
Görüş, düşünce, kıyas, nasla düzenlenmemiş şer‘î-amelî bir meselede ortaya konan kanaat anlamlarında bir terim.
SAHÂBÎ KAVLİ
Sahâbînin fıkhî konularla ilgili görüşü.
SIHHAT
İbadet veya hukukî işlemin geçerli olması anlamında fıkıh usulü terimi.
SİYÂSET-i ŞER‘İYYE
Kamu otoritesinin özellikle kamu hukuku alanında dinin genel ilkelerine ters düşmeyecek düzenlemeler ve bu çerçevede uygulamalar yapma yetkisi.
TA‘LÎL
Bir eylemin veya hükmün illete bağlanması anlamında kelâm ve fıkıh usulü terimi.
TESETTÜR / 1. Bölüm
İnsanın fıtrî, tabii, örfî veya dinî bir gerekçeyle vücudunun belli yerlerini örtmesi anlamında terim.
TE’VİL / 2. Bölüm: FIKIH
Naslarda yer alan bir lafza taşıdığı muhtemel mânalardan birini tercih edip yükleme anlamında terim.
VELÂYET
Hukukî yetki anlamında fıkıh terimi.
ZÂHİRİYYE
Dâvûd b. Ali ez-Zâhirî (ö. 270/884) tarafından kurulan fıkıh mezhebi.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER