https://islamansiklopedisi.org.tr/sebii-isa-b-yunus
Kûfe’de doğdu. Süfyân b. Uyeyne’nin kendisine “fakih oğlu, fakih oğlu fakih” diye iltifat etmesi onun ve ailesinin ilim çevrelerindeki itibarını göstermektedir. Babası ile ağabeyi İsrâil’den hadis öğrenerek tahsiline başladı. Dedesi Ebû İshak es-Sebîî hayattayken küçük olduğu için ondan faydalanamadı. Süleyman b. Tarhân, Yahyâ b. Saîd el-Ensârî, Hişâm b. Urve, A‘meş, İbn Ebû Leylâ Muhammed b. Abdurrahman, Ma‘mer b. Râşid, Mis‘ar b. Kidâm, Şu‘be b. Haccâc ve Süfyân es-Sevrî gibi muhaddislerden hadis rivayet etti. Tahsil için uzun seyahatler yaptı ve geniş bilgisiyle tanınan ünlü bir âlim oldu. Rivayetleri Kütüb-i Sitte’de yer alan Sebîî’den Velîd b. Müslim, İsmâil b. Ayyâş, Bakıyye b. Velîd, İbn Vehb, Vekî‘ b. Cerrâh, Süfyân b. Uyeyne, Asbağ b. Ferec, Nuaym b. Hammâd, Bişr el-Hâfî, Müsedded b. Müserhed, Yahyâ b. Maîn, İbn Râhûye, Ebû Bekir b. Ebû Şeybe, Ali b. Hucr gibi muhaddisler rivayette bulundu. Kendisinden babası, oğlu Amr, hocası Hammâd b. Seleme, ayrıca Feth el-Mevsılî es-Sagīr de hadis rivayet etti.
Vekî‘ b. Cerrâh’ın “hadis ilmini avucunun içine almış adam” dediği Îsâ b. Yûnus’un rivayetleri Ali b. Medînî’ye sorulduğunda, “Çok mükemmel biridir, sikadır, me’mûndur” demiş, Ahmed b. Hanbel’e oğlu Abdullah, Îsâ b. Yûnus’un ne derece güvenilir olduğunu sorunca da, “Onun gibi biri nasıl diye hiç sorulur mu?” cevabını almıştır. Ebû Hâtim er-Râzî ve Nesâî gibi hadis münekkitleri de onu güvenilir kabul etmiştir. İbn Hanbel, Sebîî’nin rivayetlerinin babasının rivayetlerinden daha sahih olduğunu, kardeşi İsrâil ile de birbirine yakın seviyede bulunduklarını belirtmiştir. Zehebî ise onun ağabeyinden daha mütkın, daha âlim ve âbid sayıldığını ifade etmiştir (Aʿlâmü’n-nübelâʾ, VII, 359).
Îsâ b. Yûnus, Kûfe’den Suriye’deki Hades Kalesi’ne gidip oraya yerleşti ve Bizanslılar’la yapılan birçok savaşa katıldı. Onun kırk beş savaşta bulunduğu, bir yıl cihada, ertesi yıl hacca gittiği belirtilmekte, Yahyâ b. Maîn de kendisini asker kıyafetinde gördüğünü söylemektedir. Halife Me’mûn’un, dünya malına önem vermediği belirtilen Îsâ b. Yûnus’un bir dersini dinledikten sonra kendisine 10.000 dirhem/dinar vermek istediği, fakat onun bunu kabul etmediği belirtilmekte, bu olayın onun Bağdat’a gittiği ve orada hadis rivayet ettiği sırada meydana geldiği tahmin edilmektedir. Hocası A‘meş’in yanına gittiğinde hem A‘meş’in hem yanındakilerin kendisine hayranlıkla baktıkları, muhaddislerin onu talebelerine örnek gösterdikleri bildirilmektedir. Îsâ b. Yûnus 15 Şâban 187’de (8 Ağustos 803) Hades’te vefat etti. Bu tarih 181 (797), 188 ve 191 (807) olarak da zikredilmiş, ölümünden sonra çocukları Hades’te yaşamaya devam etmiştir.
BİBLİYOGRAFYA
İbn Sa‘d, eṭ-Ṭabaḳāt, VII, 488.
Buhârî, et-Târîḫu’l-kebîr, VI, 406.
İbn Ebû Hâtim, el-Cerḥ ve’t-taʿdîl, VI, 291.
Hatîb, Târîḫu Baġdâd, XI, 152-156.
İbnü’l-Adîm, Buġyetü’ṭ-ṭaleb (Zekkâr), I, 239.
Mizzî, Tehẕîbü’l-Kemâl, XXIII, 62-76.
Zehebî, Aʿlâmü’n-nübelâʾ, VII, 359; VIII, 489-494.
a.mlf., Teẕkiretü’l-ḥuffâẓ, I, 279-282.
İbn Hacer, Tehẕîbü’t-Tehẕîb, VIII, 237-240.