A‘ZAMÎ, Habîbürrahman - TDV İslâm Ansiklopedisi

A‘ZAMÎ, Habîbürrahman

حبيب الرحمن الأعظمى
Müellif: MEHMET ÖZŞENEL
A‘ZAMÎ, Habîbürrahman
Müellif: MEHMET ÖZŞENEL
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2020
Erişim Tarihi: 11.12.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/azami-habiburrahman
MEHMET ÖZŞENEL, "A‘ZAMÎ, Habîbürrahman", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/azami-habiburrahman (11.12.2024).
Kopyalama metni

Hindistan’ın kuzeyinde Uttar Pradeş eyaleti A‘zamgarh şehrine bağlı Meuv beldesinde doğdu. Buraya nisbetle Meuvî olarak da anılır. İlim geleneğine sahip bir aile içinde yetişti. Kur’an okumayı öğrendikten sonra Farsça, Arapça, edebiyat ve tecvidle ilgili temel bilgileri başta babası olmak üzere beldesindeki hocalardan aldı. Ardından Gorahpûr ve Benâres’te, Diyûbend okulunun kurucularından Mevlânâ Reşîd Ahmed Gengûhî’nin öğrencisi Şeyh Abdülgaffâr b. Abdullah’tan Arap dili ve edebiyatı, belâgat, mantık ve fıkıh okudu. 1918’de Benâres’ten ayrıldı. Medrese mezunları üniversite mezunu sayıldığı için 1919’da İlâhâbâd Üniversitesi’nde girdiği sınavda başarı gösterip edebiyat diploması aldı. Aynı yıl Diyûbend’e giderek Dârülulûm’a girdi, ancak hastalığı yüzünden buradan ayrılmak zorunda kaldı. 1920’de geri dönüp medresenin son sınıf hadis kitaplarının (Kütüb-i Sitte) okutulduğu programa katıldı. Bu sırada Seyyid Asgar Hüseyin, Müftî Azîzürrahman Diyûbendî ve Şebbîr Ahmed Osmânî gibi âlimlerden gördüğü dersler yanında dönemin meşhur muhaddisi Enver Şah Keşmîrî’den Sünen-i Tirmiẕî dersleri aldı. Tekrar hastalanması üzerine Meuv’a döndü. İyileştikten sonra burada pek çok hadis kitabını Kerîm Bahş Sembehlî’ye okudu, ayrıca kendisinden aklî ilimler yanında fıkıh usulü dersleri aldı.

1921’de Meuv Dârülulûm Medresesi’nde Arap edebiyatı ve fıkıh okutmaya başladı. Ertesi yıl medresenin son sınıfında hadis okuttu, 1924’te Benâres’teki Mazharü’l-ulûm Medresesi’nde başmüderris oldu. 1930’da Meuv’da kurduğu Miftâhü’l-ulûm Medresesi’nde başmüderris ve şeyhü’l-hadîs olarak ders verdi; medresenin bir İslâmî ilimler üniversitesi haline gelmesini sağladı. Burada ders vermeyi bıraktığı 1950 yılına kadar Ṣaḥîḥ-i Buḫârî ile Sünen-i Tirmiẕî okuttu. Bu tarihten itibaren kitap telifine ve hadis kitaplarının tahkik ve neşrine ağırlık verdi. 1952’de Hindistan Kongre Partisi’nin teklifiyle aday gösterildiği seçimlerde Uttar Pradeş eyaletinin meclisine üye seçildi. Beş yıl süren bu görevi sırasında Ebü’l-Hasan Nedvî’nin ısrarıyla Leknev’deki Nedvetü’l-ulemâ Üniversitesi’nde bir yıl Ṣaḥîḥ-i Buḫârî okuttu. Bu arada ilki 1950, ikincisi 1952’de olmak üzere altı defa hacca gitti. 1969’da Beyrut, Dımaşk, Sayda, Ba‘lebek, Halep ve Lazkiye gibi şehirler ile Küveyt ve Bahreyn gibi ülkelere ziyaretler gerçekleştirdi. 1970’li yıllarda Küveyt Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı’nca yürütülen el-Mevsûʿatü’l-fıḳhiyye projesine katkıda bulunmak için davet edildi. Ancak orada kısa bir süre kalarak sadece “Kitâbü’l-Cenâʾiz”in hazırlanmasında danışmanlık yaptı. 1985’te Kahire’de IV. Sîret ve Sünnet Kongresi’ne katıldı. A‘zamî bu ziyaretlerinde, tahkikiyle meşgul olduğu başta Abdürrezzâk es-San‘ânî’nin el-Muṣannef’i gibi eserlerin baskı işleriyle ilgilendiği gibi dönemin önde gelen ilim adamlarıyla görüşerek fikir alışverişinde bulundu; çeşitli kişilere hadis icâzeti verdi. Halepli muhaddis Abdülfettâh Ebû Gudde, Ezher Şeyhi Abdülhalîm Mahmûd, Abdülazîz b. Bâz, Hasan el-Meşşât, Muhammed Haseneyn Mahlûf, Hayreddin ez-Ziriklî, Mustafa Ahmed ez-Zerkā ve Lübnan müftüsü Hasan Hâlid gibi şahsiyetlerle görüştü.

A‘zamî’nin gerçekleştirdiği önemli eğitim hizmetlerinden biri de 1978’de kurduğu hadis ihtisas medresesidir. el-Ma‘hedü’l-âlî li’d-dirâsâti’l-ulyâ adıyla bilinen bu medrese Meuv’da Tons nehrinin kıyısında büyük bir cami ile birlikte inşa edildi. Medresede hadis talebeleriyle bizzat ilgilenen A‘zamî onların hadis ilimleri konusunda uzmanlaşmaları için gayret gösterdi. Aynı yerde Mirkātü’l-ulûm adlı medreseyi kurdu (Seyyid Abdülmâcid el-Gavrî, s. 140-141, 161). A‘zamî, ilmî faaliyetleri yanında sosyal faaliyetlere de katılarak Hint müslümanlarının problemlerine çözüm bulma konusunda çaba sarfetti. 1953’te Dârülulûm-i Diyûbend Medresesi İstişare Meclisi’ne üye seçildi. Ömrünün sonuna kadar devam eden bu görevinin yanı sıra aynı yıl Delhi’deki Cem‘iyyet-i Ulemâ-yı Hind’in yönetim kurulu üyesi oldu. 1972’de Dârülulûm-i Diyûbend ulemâsının öncülüğünde, Hindistan müslümanlarının şahsî hukuk sahasındaki haklarını korumak amacıyla düzenlenen toplantılara katıldı; Hindistan Müslümanları Şahsî Hukuk Cemiyeti’nin kurucuları arasında yer aldı. Ayrıca Leknev’deki Dârülulûm Nedvetü’l-ulemâ yönetim kurulundaki görevine devam etti. Hindistan hükümeti, İslâmî ilimler sahasındaki hizmetlerinden dolayı 1985’te kendisine devlet takdir ödülü verdi. Hindistan müslümanlarının dinî haklarını korumak üzere 1986’da tesis edilen İmâret-i Şer‘iyye-i Hind’in ilk başkanı oldu ve bu sebeple “Emîrü’l-Hind” diye anıldı.

Habîbürrahman el-A‘zamî 15 Mart 1992’de vefat etti. Cenazesine 100.000’den fazla kişinin katıldığı belirtilmektedir. Mütevazi bir hayat sürmüş olup zayıf yapılı, esmer, az konuşan, vakar ve mehâbet sahibi bir kişiydi. Hanefî mezhebine bağlı olan A‘zamî, Hakîmü’l-ümme diye bilinen dönemin meşhur sûfî âlimi Eşref Ali Tehânevî’den tasavvufî terbiye almıştır. Tehânevî’nin kendisine iltifatta bulunduğu ve et-Tenḳīdü’s-sedîd adlı kitabına bir takriz yazdığı kaydedilmektedir. A‘zamî’nin şairlik yönü de vardır; Pakistan müftüsü Şebbîr Ahmed Osmânî’nin vefatı dolayısıyla Burhân dergisinde bir mersiyesi yayımlanmıştır (Füyûzurrahman, I, 133). Leknev’deki Furḳān dergisinin müdürü Muhammed Manzûr Nu‘mânî, Benâres’teki Mazharü’l-ulûm Medresesi şeyhü’l-hadîsi Abdülcebbâr A‘zamî, Dârülulûm-i Diyûbend müderrisi Muhammed Hüseyin Bihârî, Leknev’deki Dârülulûm Nedvetü’l-ulemâ şeyhü’l-hadîsi Abdüssettâr, Dârülulûm Diyûbend müftü nâibi Zafîrüddin Miftâhî ve Mahfûzürrahman onun talebelerinden bazılarıdır. Çocukları arasında Reşîd Ahmed Miftâhî öğretim faaliyetlerine devam etmektedir.

Önemli hadis kaynaklarının ilmî neşrini gerçekleştirmesi A‘zamî’nin tanınmasına vesile olmuş, Ahmed Muhammed Şâkir’in Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned neşriyle ilgili tenkit ve ta‘likleri bizzat muhakkik tarafından takdirle karşılanmıştır. Ezher Şeyhi Abdülhalîm Mahmûd, “Dünyada en büyük muhaddis olarak anılmayı hak edecek biri varsa onun Mevlânâ Habîbürrahman A‘zamî olduğuna şehadet ederim” demiştir (, II, 181). M. Zâhid Kevserî ve Abdülfettâh Ebû Gudde de A‘zamî’den övgüyle söz eden âlimlerdir (İbn Kutluboğa, neşredenin girişi, s. 5-6; M. Zâhid Kevserî, neşredenin notu, s. 82). Onu takdirle ananlar arasında ayrıca Keşmîrî, Hüseyin Ahmed Medenî, Seyyid Süleyman Nedvî, Menâzır Ahsen Geylânî, Ebü’l-Hasan Nedvî ve Muhammed Hamîdullah gibi önemli kişiler bulunmaktadır.

Habîbürrahman el-A‘zamî tahkik ettiği eserlerde mezhep kaygısı gözetmemiş, telif eserlerinde ise Hanefî mezhebini esas alan görüşleri öne çıkmıştır. Hadisin hücciyetiyle ilgili Nuṣretü’l-ḥadîs̱ gibi bazı kitaplarında devrindeki hadis karşıtlarına cevap vermiştir. Dönemindeki ihtilâflı konularla ilgili olarak kaleme aldığı kitap ve risâlelerinden bazıları Resâʾil-i Aʿẓamî adıyla bir araya getirilmiş (Karaçi 2009), ayrıca Şiî gruplarının bid‘at mahiyetindeki uygulamalarına yönelik kitap ve risâleler yazmıştır. A‘zamî’nin, ilmî ve edebî dergilerde yayımlanan 130 civarında Urduca makalesiyle yirmi beş kitabın tahkiki yanında irili ufaklı elli kadar telif kitap ve risâlesinin bulunduğu kaydedilmektedir.

Eserleri. Tahkik ve Ta‘lik. A‘zamî’nin bazı eserlere yaptığı tahkik ve ta‘likleri teliflerinden daha önemlidir.

1. İbn Hacer el-Askalânî, Muḫtaṣarü’t-Terġīb ve’t-terhîb. Münzirî’ye ait eserin ihtisarının tahkikidir (Malegaon 1380/1960, 1390/1970).

2. İbn Hacer el-Askalânî, el-Meṭâlibü’l-ʿâliye. A‘zamî dipnotlarda hadislerin tahrîci ve kelime izahlarıyla neşrini zenginleştirmiştir. 4702 hadis ihtiva eden el-Meṭâlib, Küveyt Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı tarafından dört cilt halinde basılmıştır (Küveyt 1390-1393/1970-1973, 1393/1973).

3. Humeydî, el-Müsned (Haydarâbâd 1381-1382/1962-1963). A‘zamî’ye göre Humeydî’nin el-Müsned’i ilk tasnif edilen müsnedlerden biridir (Abdullah b. Zübeyr el-Humeydî, el-Müsned, neşredenin girişi, I, 2). Bu neşre Yemenli âlim Abdurrahman el-Muallimî bir takriz yazmıştır.

4. Abdullah b. Mübârek, ez-Zühd ve’r-reḳāʾiḳ. Konuya dair ilk kitaplardan olan eser Kitâbü’z-Zühd ve yelîhi er-reḳāʾiḳ adıyla neşredilmiştir (Malegaon 1385/1965; Haydarâbâd 1966; Beyrut, ts.). 2063 hadis içeren bu eser için de Ebü’l-Vefâ el-Efgānî bir takriz kaleme almıştır.

5. Saîd b. Mansûr, es-Sünen. İbn Mansûr’un kayıp olduğu zannedilen es-Sünen’inin III. cildi Muhammed Hamîdullah tarafından 1960 yılında İstanbul’daki Köprülü Kütüphanesi’nde bulunmuştur. A‘zamî kitabın miras, vasiyet, nikâh, talâk ve cihad bölümlerini içeren bu nüshasını notlar ve tahrîclerle birlikte iki cilt halinde yayımlamıştır (Malegaon 1388/1968; Bombay 1403/1982). Eserin A‘zamî ve Muhammed Hamîdullah’ın takdim yazılarını içeren bir baskısı daha mevcuttur (Beyrut 1985).

6. Muhammed Tâhir el-Fettenî, Mecmaʿu biḥâri’l-envâr fî ġarâʾibi’t-tenzîl ve leṭâʾifi’l-aḫbâr. Hindistanlı âlim Fettenî’nin Kur’an ve hadislerde geçen garîb kelimeleri açıklamak amacıyla kaleme aldığı bu hacimli eser 1963 yılında basılmıştı. A‘zamî eserin hatalı olan bu baskısını yazma nüshalarını da gözden geçirip notlar ekleyerek yeniden tahkik etmiş, başına da geniş bir mukaddime yazmıştır (I-V, Haydarâbâd 1967-1973).

7. Muhammed Tâhir el-Fettenî, Telḫîṣu Ḫavâtimi Câmiʿi’l-uṣûl. Mecdüddin İbnü’l-Esîr’in Câmiʿu’l-uṣûl li-eḥâdîs̱i’r-Resûl adlı eserinde adı geçen bazı râvi ve şahısları tesbit ettiği bölümün Fettenî tarafından yapılan muhtasarıdır (Malegaon, ts.).

8. Abdürrezzâk es-San‘ânî, el-Muṣannef (I-XI, Beyrut 1971-1975). Önsözde, A‘zamî’nin kitap ve nüshaları hakkında yazmakta olduğu ayrıntılı bir giriş bölümünün müstakil olarak neşredileceği belirtilmişse de böyle bir çalışma yayımlanmamıştır. Eserin X. cildinin 379. sayfasından XI. cildinin sonuna kadar Abdürrezzâk’ın, hocası Ma‘mer b. Râşid’den naklettiği el-Câmiʿin bir bölümü de neşirde yer almaktadır.

9. Heysemî, Keşfü’l-estâr ʿan zevâʾidi’l-Bezzâr. Bezzâr’ın el-Müsned’inde yer alan rivayetlerin Kütüb-i Sitte’ye zevâidini ihtiva eden eser A‘zamî’nin ta‘lik ve tahrîcleriyle dört cilt halinde yayımlanmıştır (Beyrut 1979-1985).

10. Ebû Bekir İbn Ebû Şeybe, el-Muṣannef. Yirmi cilt olması planlanan tahkikin ilk beş cildi neşredilebilmiştir (Mekke 1983-1984).

11. İbn Şâhin, Kitâbü’s̱-S̱iḳāt. Henüz yayımlanmamıştır. A‘zamî’nin ayrıca Şemseddin es-Sehâvî’nin Fetḥu’l-muġīs̱ bi-şerḥi Elfiyyeti’l-ḥadîs̱’ini hacimli bir cilt, İshak b. Râhûye’nin el-Müsned’ini iki cilt halinde, ayrıca Fettenî’nin Kitâbü’t-Tevessül’ünü tahkik ettiği belirtilmektedir (Habîbürrahman el-A‘zamî, el-Elbânî, neşredenin girişi, s. 6-7; Füyûzurrahman, I, 132).

Telif. Arapça. 1. el-Elbânî şüẕûẕühû ve aḫṭâʾüh. Müellifin, Muhammed Nâsırüddin el-Elbânî’nin eserlerindeki şâz ve hatalı görüşleri Erşed es-Selefî imzasıyla eleştirdiği çalışmasıdır (Küveyt 1984).

2. Cüzʾü ḫuṭabâti’n-nebî. Altı sayfalık bu risâle Hz. Peygamber’in Vedâ haccındaki hutbelerini ihtiva etmekte olup Muhammed Zekeriyyâ Kandehlevî’nin Ḥaccetü’l-vedâʿ adlı eserinin ekinde yayımlanmıştır (Beyrut 1997).

3. el-Ḥâvî li-ricâli’ṭ-Ṭaḥâvî. Tahâvî’nin kitaplarındaki râvilerin biyografilerinin alfabetik sırayla ele alındığı bu eser henüz yayımlanmamıştır.

4. el-İtḥâfâtü’s-seniyye bi-ẕikrâ muḥaddis̱i’l-Ḥanefiyye (tamamlanmamıştır).

Urduca. 1. Nuṣretü’l-ḥadîs̱. Hadislerin delil teşkil ettiğini göstermek ve hadis karşıtlarını reddetmek için yazılmıştır.

2. Taḥḳīḳu ehli’l-ḥadîs̱. Bu eser de Hint alt kıtasındaki ehl-i hadîs cemaatini ve görüşlerini eleştiren bir çalışmadır.

3. Rekeʿâtü’t-terâvîḥ. Teravih namazının yirmi rek‘at kılınması gerektiğini ispatlamak amacıyla kaleme alınmış olup buna cevap olarak yazılan Envârü’l-Meṣâbîḥ adlı reddiye ile birlikte yeniden basılmıştır.

4. Ensâb o kefâʾet ki şerʿî ḥays̱iyyet. Soy ve nesep konularıyla nikâhtaki denklik meselesinin şer‘î hükmüne dairdir.

5. el-Aʿlâmü’l-merfûʿa fî ḥükmi’ṭ-ṭalaḳāti’l-mecmûʿa. Bu beş eser Resâʾil-i Aʿẓamî genel başlığıyla kaleme alınmıştır (Karaçi 2009).

6. el-Ezhârü’l-merbûʿa fî reddi’l-Âs̱âri’l-metbûʿa. Müellifin el-Aʿlâmü’l-merfûʿa adlı kitabına reddiye şeklinde yazılan el-Âs̱ârü’l-metbûʿa’ya cevap olarak yazılmıştır.

7. el-Ḥücecü’l-ḳaviyye ʿalâ secdeteyi’t-taḥiyye.

8. Aʿyânü’l-ḥuccâc. İki ciltlik bir eserdir.

9. Aḥkâmü’n-neẕr li-evliyâʾillâh.

10. İrşâdü’s̱-s̱eḳaleyn bi-cevâbi ittiḥâdi’l-ferîḳayn. Şîa’ya reddiyedir.

11. Reddü Taḥḳīḳi’l-kelâm. Mübârekpûrî’nin Taḥḳīḳu’l-kelâm fî vücûbi’l-ḳırâʾe ḫalfe’l-imâm adlı eserine reddiye olup henüz basılmamıştır.

12. Ricâlü’l-Buḫârî.

13. Dest Kâr-ı Ehl-i Şeref. A‘zamî bu eserinde dinî hükümlere uygun kazancın ölçülerini ortaya koymaya çalışmıştır.


BİBLİYOGRAFYA

Habîbürrahman el-A‘zamî, el-Elbânî şüẕûẕühû ve aḫṭâʾüh, Küveyt 1984, s. 6-8.

a.mlf., Resâʾil (nşr. Tenvîr Ahmed), Karaçi 2009, neşredenin girişi, s. 19-20.

Abdullah b. Mübârek, Kitâbü’z-Zühd (nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî), Beyrut, ts. (Dârü’l-kütübi’l-ilmiyye), neşredenin girişi, s. 17-18, 24, 33.

Abdullah b. Zübeyr el-Humeydî, el-Müsned (nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî), Haydarâbâd 1962 ⟶ Beyrut, ts. (Âlemü’l-kütüb), neşredenin girişi, I, 2.

Saîd b. Mansûr, es-Sünen (nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî), Beyrut 1405/1985, neşredenin girişi, I, 3-9.

Heysemî, Keşfü’l-estâr (nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî), Beyrut 1399/1979, neşredenin girişi, I, 1-4.

İbn Kutluboğa, Münyetü’l-elmaʿî (nşr. M. Zâhid Kevserî), Karaçi 1412, neşredenin girişi, s. 5-6.

M. Zâhid Kevserî, Fıḳhü ehli’l-ʿIrâḳ ve ḥadîs̱ühüm (nşr. Abdülfettâh Ebû Gudde), Beyrut 1390/1970, neşredenin notu, s. 82.

Seyyid Mahbûb Rizvî, Mükemmel Târîḫ-i Dârü’l-ʿulûm-i Diyûbend, Karaçi, ts. (Mîr Muhammed Kütübhâne-i Merkez-i İlm ü Edeb), II, 124-126.

a.mlf., History of the Dar al Ulum Deoband (trc. Murtaz Husain F. Quraishi), Deoband 1980, I, 311; II, 88-90.

M. Âşık İlâhî el-Bernî, el-ʿAnâḳīdü’l-ġāliye mine’l-esânîdi’l-ʿâliye, Karaçi 1408/1988, s. 277.

Füyûzurrahman, Meşâhîr-i ʿUlemâʾ, Lahor, ts., I, 130-133.

Rûhulemîn el-Benglâdîşî, el-Kelâmü’l-müfîd fî taḥrîri’l-esânîd (hadis ihtisas tezi, 1991), Karaçi Câmiatü’l-Ulûmi’l-İslâmiyye, s. 108-109.

M. Hayr Ramazan Yûsuf, Tekmiletü Muʿcemi’l-müʾellifîn, Beyrut 1418/1997, s. 139.

a.mlf., Tetimmetü’l-Aʿlâm, Beyrut 1418/1998, I, 125-126.

Ahmed el-Alâvine, Ẕeylü’l-Aʿlâm, Cidde 1418/1998, s. 64.

Nizâr Abâza – M. Riyâz el-Mâlih, İtmâmü’l-Aʿlâm, Beyrut 1999, s. 72.

Seyyid Abdülmâcid el-Gavrî, Aʿlâmü’l-muḥaddis̱în fi’l-Hind fi’l-ḳarni’r-râbiʿ ʿaşer el-hicrî ve âs̱âruhüm fi’l-ḥadîs̱ ve ʿulûmih, Beyrut 2000, s. 134-151, 161.

Celâl Saîd el-Hifnâvî, “el-Aʿẓamî, Ebü’l-Meʾâs̱ir Ḥabîbürraḥmân b. Muḥammed Ṣâbir”, , II, 179-182.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2020 yılında Ankara’da basılan (gözden geçirilmiş 2. basım) EK-1. cildinde, 152-154 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER