SALİM ÖĞÜT - TDV İslâm Ansiklopedisi

SALİM ÖĞÜT

1956-2012
Müellif toplam 67 madde veya madde bölümü telif etmiştir.
TDV İslâm Ansiklopedisi’ne katkıda bulunduğu ilim dalları:
    Fıkıh, Hadis
Müellifin telif ettiği maddeler veya madde bölümleri
BUHÂRÎ, Muhammed b. İsmâil / 3. Bölüm: Fıkıh İlmindeki Yeri
Kur’ân-ı Kerîm’den sonra en güvenilir kitap kabul edilen el-Câmiʿu’ṣ-ṣaḥîḥ adlı eseriyle tanınmış büyük muhaddis.
CÂİZE / 2. Bölüm: FIKIH
Sanat, edebiyat ve Osmanlı idarî teşkilâtında mükâfat, hediye anlamında kullanılan bir terim.
CEBELİRAHME
Arafat vadisinde bulunan, eteğinde Hz. Peygamber’in vakfe yaptığı küçük dağ.
CELSE
Namazda iki secde arasındaki oturuş anlamında kullanılan terim.
CENÂBET
Bazı temel ibadetlerin yerine getirilmesine engel olan mânevî kirlilik hali, cünüplük.
CİMÂ
Kadın ve erkek arasında cinsî münasebeti ifade eden fıkıh terimi.
CUMHUR
İslâmî literatürde bir ilim dalındaki âlimlerin çoğunluğunu ifade etmek üzere kullanılan terim.
EBTAH
Mekke ile Mina arasında bir yer.
EBÛ YÛSUF
Ebû Hanîfe’nin önde gelen talebesi, müctehid hukukçu ve ilk kādılkudât.
EDEBÜ’l-KĀDÎ
İslâm muhakeme hukukunun ve bu alanda yazılan eserlerin genel adı.
EF‘ÂL-i MÜKELLEFÎN
Dinen yükümlü sayılan insanların davranışları ve bunlarla ilgili hükümler anlamında fıkıh terimi.
EHL-i HADÎS / 2. Bölüm: FIKIH
Hadisçiler ve hadis taraftarları anlamında terim.
EİMME-i ERBAA
Dört Sünnî mezhebin kurucularını ifade eden bir tabir.
EMİR
Bir işin yapılmasının istendiğini ifade eden söz anlamında fıkıh usulü terimi.
EVZÂÎ
Evzâiyye mezhebinin kurucusu, fıkıh ve hadis âlimi.
FÂTIMA bint ESVED
Hz. Peygamber zamanında hırsızlık yaptığı için cezalandırılan kadın sahâbî.
FÂTİHA SÛRESİ / 2. Bölüm: FIKIH
Kur’ân-ı Kerîm’in ilk sûresi.
FERVE b. MÜSEYK
Sahâbî.
FETÂVÂ-yı FEYZİYYE
Şeyhülislâm Seyyid Feyzullah Efendi’nin (ö. 1115/1703) fetvalarını bir araya getiren eser.
FEYYÛMÎ, Abdülkādir b. Muhammed
Şâfiî fakihi, matematik ve astronomi âlimi.
FİDYE
Esaretten kurtulmak için veya yerine getirilmeyen yahut kusurlu olarak eda edilen bazı ibadetlerin telâfisi amacıyla ödenen bedel.
FİRÂSET / 2. Bölüm: FIKIH
İnsanların, diğer varlık ve olayların iç yüzünü keşfetme, gelecek hakkında doğru tahminlerde bulunma melekesi anlamında bir terim ve bu konuyu ele alan ilim dalı.
FÜLLÂNÎ
Mâlikî fakihi ve muhaddis.
HAC / 3. Bölüm: Hacla İlgili Fıkhî Hükümler
Kutsal kabul edilen mekânları dinî maksatla ziyaret etme, İslâm’ın beş şartından biri.
HACCÂVÎ
Hanbelî fakihi.
HACERÜLESVED
Kâbe’nin güneydoğu köşesine tavafın başlangıç noktasını belirlemek amacıyla yerleştirilen taş.
HAFÎ
Mânaya delâleti açık olmakla birlikte hâricî bir sebepten dolayı kapsamındaki fertlerin bir kısmına delâletinde kapalılık bulunan lafız anlamında usûl-i fıkıh terimi.
HAREM
Mekke ve Medine şehirleriyle çevrelerindeki belirli bölgeler için kullanılan terim.
HARİM
İhya edilen arazinin ve kamu mallarının hak sahipleri lehine hukukî koruma altına alınan çevresi anlamında İslâm hukuku terimi.
HEDY
Hac ve umre yapan kimselerin Harem sınırları içinde kestikleri kurban.
HİL
Mekke ve Medine haremlerinin dışında kalan bölge için kullanılan fıkıh terimi.
IZTIB‘
İhramlı iken sağ omuzun açık bırakılması anlamında bir fıkıh terimi.
İBN SULTÂN
Hanefî fakihi ve tarihçi.
el-İHKÂM
Seyfeddin el-Âmidî’nin (ö. 631/1233) fıkıh usulüne dair eseri.
İHRAM
Hac veya umre yapan kimseye normal durumlarda helâl olan bazı davranışların haram kılınması anlamında fıkıh terimi.
İHSÂR
Hac veya umre için ihrama girdikten sonra bunların tamamlanmasını engelleyen bir durumun ortaya çıkması anlamında fıkıh terimi.
İMAM / 4. Bölüm: FIKIH
Önder, lider; cemaate namaz kıldıran kişi; devlet başkanı.
İMÂMEYN
Hanefî mezhebinin kurucusu Ebû Hanîfe’nin iki talebesi için kullanılan bir tabir.
İSTİBRÂ ve İSTİNCÂ
Abdest bozduktan sonra yapılması gerekli temizliği ifade eden iki terim.
İSTİHÂRE
Yapılması düşünülen bir işin Allah katında hayırlı olan şekliyle gerçekleşmesini isteme.
İSTİHÂZE
Hayız ve nifas halleri dışında kadınların döl yolundan kan gelmesini ifade eden fıkıh terimi.
İSTİMNÂ
Cinsel ilişki dışında bir yolla tatmin olmayı ifade eden terim.
KILÂDE
Bir hayvanın hedy kurbanı olduğunu göstermek için boynuna takılan nişan, alâmet.
KUZAH
Müzdelife’de vakfe yapılması müstehap olan bir tepe.
MAHREM
Birbiriyle evlenmesi dinen yasaklanmış akraba anlamında fıkıh terimi.
MAKĀMÂT-ı ERBAA
Mescid-i Harâm’da dört büyük Sünnî mezhebin mensuplarına ayrı cemaatler halinde namaz kıldıran imamlara ait yerleri ifade eden tâbir.
MEŞ‘AR-i HARÂM
Hac menâsikinin ifa edildiği yerlerden biri.
Mİ‘CEN
Eskiden Kâbe kapısı ile Rüknülırâkī arasında bulunan çukur.
MÎKĀT
İhrama girilecek zaman ve yer anlamında fıkıh terimi.
SAF
Namazda cemaatin yan yana düzgün biçimde sıralanmasını ifade eden fıkıh terimi.
SA‘Y
Hac ve umre ibadetlerinde Safâ ile Merve tepeleri arasında yedi defa gidip gelmeyi ifade eden fıkıh terimi.
SEHİV SECDESİ
Namazdaki bazı kusurları telâfi etmek için yapılan secde.
SELÂM
Namazdan çıkmak için başı sağa-sola çevirerek okunan dua cümlesi.
SİHÂK
Kadınlar arasındaki eşcinsel ilişki.
TAHÂRET
Temizlik anlamında fıkıh terimi.
TAVAF
Kâbe’nin etrafında usulüne uygun biçimde dönmek anlamında fıkıh terimi.
TELBİYE
İhrama girenlerin lebbeyk şeklinde başlayan zikir cümlelerini söylemesi.
TEN‘ÎM
Mekke’nin kuzeybatısında Kâbe’ye en yakın Harem sınırı.
TERVİYE
Haccın rükünlerinden Arafat vakfesine çıkışın başlangıç vakti olan zilhicce ayının sekizinci günü.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER